İlk bakışta; "Çavuşoğlu, ne var bunda sen abartıyorsun, insani değerler adına nezaketen aramış olamaz mı?" diyebilirsiniz elbette. Kaldı ki zaten Kanal 7'den beri yakınen tanıdığımız Ahmet Hakan da aynı bakış açısıyla bakmış güya ve öyle methedivermiş Sayın Kılıçdaroğlu'nu. Elbette ki ölüm üzücüdür ve ölümün ardından sevinç çığlıkları atacak halimiz yok. Elbette ki ölümün ardından yakınları aranır ve taziye iletilir. Şayet taziye için aradığınız adres ya da ölümüne üzüldüğünüzü beyan ettiğiniz şahıs; Her 10 Kasım'da özellikle bizim gücümüze gidecek tarzda aşağılık manşetleri gazetesine taşımış biri olmasa idi. Yani mesela bir 10 Kasım sabahı "Zulüm 1938'de Son Buldu" Başka bir 10 Kasım'da da, "Olmasaydın da Olurdu" gibi ilanları çarşaf çarşaf yayınlamış olmasaydı. Aradığınız kurum Her 10 Kasımda adeta bayram edercesine Atatürk'ümüzün ölümünü kutlayan kişilerden oluşmasaydı ya da ölen kişi, Umre esnasında aşırı Viagra kullandığı için kalp krizi geçirerek öldüğüne iftira ise bile insanların çoğunluğunun inandığı (ki hala resmi bir yalanlama da olmadı) bir sözde Gazeteci-Yazar olmasaydı. Ben zaten bu başlığı atmadığım gibi Kılıçdaroğlu'nun bu jestini hiç önemsemezdim. Sıradan bir altyazı haberi olmanın ötesine de geçemezdi bu taziye.
Kaldı ki bu taziye, şayet biz CHP'lilerin ya da Atatürkçü'lerin yüreklerine bir kor gibi düşecek olmasaydı zaten Ahmet Hakan da böyle bir hazmettirme operasyonu gerçekleştirmeyi kendine bir misyon edinmez, sıradan bir taziyeyi bu kadar övmezdi. Demem o ki; Yazarlarından bir kısmının ciddi psikolojik sorunlarının olduğunu, hatta psikolojik tedavi ya da desteğe ihtiyaç duyduğunu bildiğimiz, Hüseyin Üzmez gibi hem annesine hem kızına iş atan küçük yaşta çocuğa cinsel istisamarla suçlanan yazarları, bağrında barındırdığını ve ekmek verdiğini bildiğimiz AKİT Gazetesi, Atatürk'ü sevenlere tam tabiriyle az "it'lik" etmedi. Belkide ilk defa bir yazımda hakaret sayılabilecek bir kavrama yer verdim herkesten özür dilerim. Ancak ben AKİT Gazetesi'nin yaptığı itlikleri ya da yaptıklarının itlik olduğunu, mahkeme huzurunda bile ispat edebileceğime eminim. Dava açsalar beni yargılayacak Hakim, Cumhuriyet'in kendisine tanıdığı bir hak olan Hakimlik vazifesini icra ettiği makamda o Cumhuriyet'in kurucu Cumhurbaşkanı'na ağza alınmayacak hakaretleri gazetelerinden eden insanlara "itlik ettiler" dedim diye bana ceza mı verecekmiş? Versin. Vallahi razıyım, ama sanmıyorum. Bizim Hakimlerimiz bunlar gibi değildir. Ekmek yediği Devletin kurucusuna hakaret etti diye kendisine it denilen bir gazeteye hak vermez.
Bir numaralı AKP savunucusu hatta yardakçısı olarak da halk arasında tanınan AKit gazetesini arayarak taziye belirten Kılıçdaroğlu şunu bilmeliydi. Atatürk'le ilgili her haberden sorumlu olduğu yetmezmiş gibi köşe yazarı sıfatıyla da sık sık Atatürk devrimlerine dil uzatan bu gericiyi, gazeteci yada yazar kabul etmemiz mümkün olmadığı gibi, Genel Yayın Yönetmeni olduğu ve fitne üretim merkezi gibi çalıştığı halkın malumu olan, AKP'liler arasında bile itibarları çok az olan AKit Gazetesini de bir gazete olarak kabul etmemiz de asla ve kata mümkün değildir. Saydığım ve sayamadığım daha bir çok gerekçeden dolayı, hiç değilse, Deniz Baykal'a ait olduğu iddia edilen müstehcen görüntüleri yayınladığı için, CHP'liyim diyen, Atatürkçü'yüm diyen, hatta Türk'üm diyen hiç kimsenin, bu gazeteyi gazeteden sayıp okuması ya da yazarını yazardan sayması beklenemez, beklenmemelidir. Ölünün arkasından konuşulmaz fasaryasını sakın üflemeyin. Bu müslümanın ölçüsüdür ve müslüman için geçerlidir. Siz insanların özel hayatına ait görüntü elde etmeyi İslama ve müslümanlığa sığdırıyorsunuz, hırsızlığı, yalancılığı savunmayı İslama sığdırıyorsunuz, İslamlığınızı Türklüğünüzü borçlu olduğunuz insana yani Atatürk'e, öldükten yıllar sonra bile hakaret etmeyi hatta iftirayı İslama sığdırıyorusunuz. Siz Dinlerarası Diyalog faaliyetlerini İslama sığdırıyorsunuz, Bismillah çekerek kilise açmayı İslama sığdırıyorsunuz, Misyonerlerin reklamlarını yayınlamayı, bedava incil dağıtılmasına göz yummayı İslama sığdırıyorsunuz da, benim gibi ağzından hiç kimseye iftira çıkmamış, hiç bir yazı ya da haberi sebebi ile yalanlanmamış, doğruyu politik geleceği söz konusu olsa söylemekten çekinmemiş, ciddi zararlar görebilme hatta öldürülebilme ihtimaline rağmen yolsuzlukların üzerine gitmekten geri durmamış, Atatürk sevgisi ve CHP'liği tüm Uşak'ın malumu olmuş bu insanın ölünün arkasından konuşmasını mı islama sığdıramıyorsunuz? Sığmazsa da sığmasın, varsın Allah bana bu ölünün ardından neden konuştun? diye hesap sorsun, veremezsem bedelini öderim. Zaten Ahmet Hakan'ın saçma sapan yazısına cevap veremezsem gözüm açık giderim.
Kılıçdaroğlu'nun AKit'i arayıp, ölen Genel Yayın yönetmeni Hasan Karakaya'nın ölümüne çok üzüldüğünü belirtmesi ve taziyede bulunmasından aşırı memnun olduğu, yazısının her satırından taşan sözde İslamcı Yazar ya da olan biteni İslam kılıfına uyduran yazar da diyebiliriz, Ahmet Hakan; Kılıçdaroğlu'na tepki verenlere şöyle seslenmesini salık vermiş: "Benim gibi düşünenler için taziye telefonu açmak kolaydır, mesele benim gibi düşünemeyenler için taziye telefonu açmaktır". Kılıçdaroğlu'na güya kendisini savunması için akıl veren Ahmet Hakan, sen kendini nasıl savunacağını düşünsen iyi olur. Zira görünen o ki; oyunda son perde ve görünen o ki, sizin ekip bu kez yenilecek. Yenilen mutlaka yargılanır, 1) Halk vicdanında, 2) Mahkeme huzurunda. (Tabi mahkemede görülecek suça iştirak edenler için) Sen şimdi oturda ben AKP İle bu kadar yol aldım hala birlikte tiyatrrodan kavga etmekteyim. Ya millet uyanırsa, ya bizim tiyatrocudan ibaret kişiler olduğumuz anlaşılırsa, nasıl insan içine çıkarım, O'nu hesap et. Deniz Feneri vb. olaylarla ilintimin ortaya çıkması durumunda nasıl hesap verebilirim, bunlara kafa yor. CHP Genel Başkanı'nın neyi yapıp, neyi yapmayacağına ancak Cumhuriyet Halk Partililer karar verir. Gelelim ölüm bile hıncınızı durdurmayacak mı? Soruna vereceğim cevaba, samimi konuşuyorum; Atatürk'ü hain ilan edip katline ferman veren, İngiliz askerini Allah'ın askeri ilan eden Nakşi Şeyhleri, ya da İskilipli'yi bin kez diriltip ibreti alem için bin kez assam şahsen benim hıncım geçmez. Biz aydınlanmanın önündeki her engelden nefret ediyoruz Atatürk'çüler olarak, sevmenin sevilmenin, bir olmanın kardeş olmanın, önündeki her engelden nefret ediyoruz Atatürk'çüler olarak. Şayet Kılıçdaroğlu aramasa ve sen bunu kamuoyuna bu şekilde bir matahmış gibi duyurmasaydın, samimi konuşuyorum Hasan Karakaya'nın ölümünün ardından arkasından yazı yazacakta değildim. Ama birlikte beni mecbur ettiniz. Yazıyı içine sindiremeyen taraflar olursa onlara tavsiyem, MARMARA Gemisi olayına rağmen, İsrail ile anlaşma yapılmasını ve İsrail'e açıkça mecburuz diye ilan edilmesini içine sindirirken ki hoşgörü ve müsamahalarını kullanmalarıdır. Yine de hazmedemiyoruz diyorlarsa sade maden suyu da tavsiye edebilirim...
CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu'na da seslenmek istiyorum; Cemaatçi, Atatürk düşmanına bizzat rozet taktığınızda söylemek istediğim ancak söyleyemediğim bu sözü mü lütfen bir dua olarak kabul edin. Hani bir müsibet bin nasihatten evladır derler ya, işte o düşünceyle belki elinizin kırılması uyanmanıza vesile olur, hatanızı anlarsınız diye bu duayı size ettim. Zira anlaşılan o ki, sizin hiç kimseden nasihat dinlediğiniz yok. Zira nasihat dinleseydiniz şayet, bu kadar çok cemaat ya da benzeri Atatürk düşmanı kurum ya da kişilerle beraber anılmanıza müsade etmezdiniz. Haberiniz olsun ki, bu yaptıklarınız hata, gaflet ya da dalalet deyip geçiştirebileceğimiz boyutun çok ötesine geçmektedir. Zira bilmem farkında mısınız? Ama bindiğiniz dalı kesmektesiniz...
Bu taziye telefonu Atatürkçüleri çok yaralar Sayın Kılıçdaroğlu bilesin. Atatürk düşmanı öldü diye Atatürk düşmanı gazeteyi arayıp üzüntü belirtmekte neyin nesi?
kemalist 9 Yıl Önce
çok haklısınız nurullah bey koca partiyi getirdikleri noktaya bak chpye ve atatürke küfür eden hakaret eden adamları arayıpta taziye iletmekte ne oluyor yazıklar olsun sana kılıçdaroğlu chpnin tarihine ve siyaset tarihine adın altın harflerle kara bir leke olarak yazılacak emin ol ne bu millet ne de chpliler seni asla affetmeyecek
akİT 9 Yıl Önce
şimdi kılıçtaroğlunun chp genel başkanlığa gelmesinde eski genel başkana kurulan tezgahın planlayıcı ve yayınlayıcısı olan münafık toplulugunun bir temsilcisi olan cenazelerin arkasından ağır manşetler atan ve her türlü hakareti eden hasan karakaya ateşin bol olsun inşAllah..... kılıçtaroğluna gelincede bişey demicem Allah en kısa zamanda onun belasını verir hiç endişem yok bu kadar hain olurmu insan yazıklar olsun sana
DERSİM ERMENİSİ YEMUŞ HANIMIN... 9 Yıl Önce
chp ye yaptıkları ihaneti Allahım burunlarından fitil fitil getirsin inşAllahh
ismet 9 Yıl Önce
yazı onu numara kalemine sağlık yüreğine sağlık sayın çavuşoğlu.
osman 9 Yıl Önce
şu saatten sonra bu kemal ne chpnin genel başkanıdır nede siyasi bir vasfı vardır rezillik diz boyu nasıl bir genişliktir bu ki partinin ve ülkenin kurucusuna dil uzatan adamlara arayıpta taziye dileği iletirsin sen bu chp mi ülkeyi yeniden kurtaracak şimdi chpliler partili bir kardeşiniz olarak size sormak istiyorum onca çabanıza parti için ülke için mücadelenize rağmen bu rezilliği yapanlara sessiz mi kalacağız şimdi nasıl olurda hala biz kılıçdaroğluna genel başkanımız diyebiliriz çok yazık gerçekten