"MHP lideri Bahçeli: Rus ruletini Putin kazandı"Başlıklı MHP genel başkanı bahçelinin açıklamalarına dair haberi de paylaşan Gazeteci Erkan Çuhadar o paylaşımın üzerine bu köşe yazısına dönüşen makaleyi yazdı.
Hayli zamandır siyasetçilerden akla mantığa uygun açıklamalar duymuyor idik Bahçeli bu yarı yarıya mantıklı diyebileceğimiz açıklaması ile siyasetten aklı selim sözler duyma özlemimizi bir nebze olsun dindirmiş. Özetle diyor ki Biz Putin'e siyasi süikast düzenlemek için kendi siyasetimizi riske ettik ama ruleti o kazandı. O halde şimdi yapılması gereken bu gerçeğimizle yüzleşip, hiç vakit kaybetmeden işimize bakmak ve ülkeyi yerel seçim havasına sokmak. Doğrudur Putin hem millet desteğini seçimsiz tazeledi hem de aslında Ukrayna halkına olan tesirini de artırdı. Bence de dünyanın barışa olan ihtiyacı da gözetlenerek artık Ukrayna Devlet Başkanının daha fazla şımartılmasının bir anlamı ve mantığı da yok.
Rusya'ya göre Ukrayna Devleti ve halkı batının kirli emellerine terkedilemezdi ve batının Ukrayna'da uyguladığı kültürel ve sosyal erozyona ve ayrıca siyasi operasyonlara daha fazla izin verilmemeli idi. Batının kirli emellerine alet edilen ve uyuşturularak algıları oynanıp mutlu rolü yaptırılarak savrulan bir Ukrayna halkı orta ve uzun vade de insanlık için de çok zararlı bir hale dönüştürülebilirdi kaderine terkedilirse. Artık Rusya'nın Ukrayna üzerindeki siyasi ve kültürel etkisi artmak zorunda idi Rusya siyaseti ve Devletine göre.. Ukrayna halkı Batının kirli emellerine terkedilip insanlıktan koparılmamalı idi. Tabi Ukrayna'daki doğal kaynakların ve insan gücünün emperyal çetelerce sömürülmesine de göz yumamaz idi Rusya ve Ukrayna aracılığı ile Batı Ordularının Rusya sınırlarında olası yığınaklar yapmasına da göz yumamazdı Rusya'ya göre.
Haklı buluruz bulmayadabiliriz ama Rusya'nın savları bunlar ve bunun için Ukrayna'nın geçici olarak da olsa sınırları değişmek zorunda ise bu da yapılmalı idi Rusya'ya göre ki Rus Ordusu bu harita değişikliklerini fiilen gerçekleştirdi biraz cebren de olsa. Keza siyaseten de baktığında çok etkin oldu Rusya, hali hazırda Ukrayna Devletinden kopardıkları topraklarda yaşayanlar Rusya'nın hakimiyetine itiraz etmediği gibi referandumlarda vb kamuoyu yoklamaların da Rusya'ya bağlı ve Rus etki ve yönetiminde yaşamaktan yana tercihlerini açıkça ortaya da koyuyorlar. Yani PUTİN kazanıyor. Doğru ya da yanlış? Elbette tartışılabilir ve elbette iyi olmadı bu da diyebilirsiniz ama mevcut durum bu ve bu gerçekliğimiz ile acilen yüzleşmeliyiz evvela.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın Ukrayna'daki gerçekler ile pek de bağdaşmayan açıklamalar yapıverip Ukrayna'nın toprak bütünlüğünden dem vurup Ukrayna'nın yanındayız deyivermesi gerçekleri değiştirmiyor ki. Zaten fiilen gerçekleşmiş bir durum var Ukrayna'da ve görmezden gelsek de Türk medyası ve siyaseti olarak Zelenski dünyanın da Ukrayna halkının da gözünden tamamen düştü ve hayalperest bir emperyalizm aparatı olarak dünya siyasi tarihine geçecek anlaşıldı ve anlaşıldı Putin bir dünya devi olan Rusya'nın daha uzun yıllar başında kalacak ve de Ukrayna'da da istediğinin tamamını değilse de çoğunu almış durumda.
Dünya ekonomisinin liderliğini Amerika'dan devralmaya hazırlanan Çin bildiğimiz üzere artık dolarizasyonu istemiyor, Rusya ve Hindistan'da keza uluslar arası alışverişin dolar üzerinden yapılmasının ve ABD Merkez Bankasının bastığı karşılığı olmayan dolarların, bu kadar değerli bir geçer akçe kalmasının ve emek ve üretimi satın alabilmesinin yanlış olduğunun ve emek ve üretimini dolarla değişen herkesin aslında Amerika'ya çalıştığının farkında ve milli paralar ile ticaret ya da takas gibi yöntemlerin çaresi aranıyor uzun zamandır. Yani dünya ekonomisini Amerika'nın tek başına yönettiği günlerin artık çok geride olduğu görünüyor gözlemleniyor.
Ayrıca BOP'un artık rafa kalktığı ile ve Arap Ülkelerinin Arap Birliğine yeniden kabul ettiği ve bütün dünya Devletlerinin anlaşmak için adeta sıraya girdiği Suriye Devlet Başkanı Esad ile anlaşma cihetinde gereği yapılmalı ve hem dünya siyasetinde ve ekonomisindeki olan ve olası değişikliklere bir an önce ayak uydurmalıyız hem de dünyaya barış gelmesine katkı sunmalı öncü olmalıyız. Kavgadan ne öğrendik? Esad'ı yıkıp Şam'da emevi camiinde cuma kılma planları yaparken milyarlarca dolar zarar ettik milyarlarca dolar gelirden olduk, yüzlerce şehit verdik ve nihayet milyonlarca mağdur sığınmacı sorunu ile karşı karşıyayız. Bahçeli'nin yıkılsın Şam yıkılsın kahrolsun Esed dediği günleri de unutmadık. Ama olan oldu artık barış isteyen savaş baltaları ile beraber geçmişte yapılan hataları da gömebilmeli ki siyasi olgunluk da budur.
Artık hepimiz gizli aşikar Ukrayna ve Batı tarafını tutsak da artık bir anlamı yok. Artık Putin''in kazandığı gerçeği ile yüzleşmek gerek. Şu hali ile Ukrayna'nın neresini ele geçirse oranın halkı Rusya'dan yana tavır alacak besbelli ve besbelli savaştıkça büyüteceğiz Putin ve Rusya'yı. Savaştıkça daha çok yüzleşeceğiz Emperyal çete planları ile yaratılan şımartılmış liderlerin aslında halkta karşılığı olmuyor ve ortaya koydukları yönetim biçimi halkı mutlu etmeye yetmiyor. Halk algılarının yönetilerek kahraman bir krala dönüştürülmeye çalışılan liderlerin bir soytarıdan ibaret olduğu gerçeği ile çok geçmeden yüzleşiyor. Türk'mü ki ülkesinin başındakiler satsa da vatan toprağına canı pahasına sahip çıksın. Ya çekip gidiyor ya gelene hoş geldin ne iyi ettin de geldin diyor hayatına devam ediyor.
Yazı uzadı ama sık yazmıyoruz nasıl olsa, gelelim Bahçeli'nin açıklamalarının mantığa ve gerçeklere pek de uymayan bölümüne. Ülkede istikrardan söz etmiş, hangi istikrar? Dolar istikrarlı olarak hak ettiğinin çok üzerinde değerlere kavuşuyor ve hayat da istikrarlı bir biçimde hem pahalanıyor hem de zorlaşıyor. İstikrarlı olarak muhalefet dağıtılıp parçalanıp yok edilme noktasına taşınıyor yani istikrarlı olarak demokrasimiz baltalanıyor tıpkı Hukukumuzun istikrarlı olarak yavaşlatıldığı acizleştirildiği ve istikrarlı olarak örselendiği gibi. İstikarlı olarak her sahada batıyoruz ve evet aslında uçurumdan yuvarlanır vaziyetteyiz belki de tamamen kontrolden çıktı ülke yönetiminde her alanda. Kurumlar çökertildi veya anlamını yitirdi hatta değiştirdi bile. Ekonomiden sorumlu olan ekonomiyi batırıyor eğitimden sorumlu olan kurum eğitimi bitiriyor. Kopkof bir nesil geliyor her ne kadar Atatürk sevgisiyle doğmuş olsalar da ne Devlet ne aile terbiye ve eğitimi görmeden yapayalnız yaşayarak geliyorlar ve eğitim en öncelikli iş olmalı esasen. Keza adaleti de bizzat Adalet makamları verdikleri insanlara katlettiriyorlar.
Bahsettiği istikrar nedir Sayın Bahçeli'nin? Bilemiyorum elbette ama demokrasiyi daha da geliştirmeliyiz kongreler yapıp yeni siyasi kadrolar var etmeliyiz şeklinde yaptığı açıklamaya da hiç bir itirazım yok. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kendisinden nefret ettiği bilinen Bahçeli'nin bu açıklamalarına kulak vermeli bence ve CHP'de gerekli hamleleri yaparak yeni örgüt ve lider kadrolarına şans tanımalı. Aslında o kadar kolay ki Kemal bey açısından tam da şu aşamada bunu yapmak. Nasıl olsa herkes kabul ediyor bu ülkeyi yönetmenin veya hatta ülkeyi yönetebileceğine devleti ve milleti inandırabilmenin bu örgüt yapıları ve bu lider kadroları ile olmadığını ve sittin sene (60 sene) geçse olmayacağını. Nasıl olsa herkes değişimden yana. Lağv et örgütleri hatta üyeleri bile ve sıfırdan bir üye kampanyası organize et evvela 3 ay sonra da kongre takvimi açıkla yeni üyeler yeni örgütler kursun ve üyeden destek istesin kimin kurduğu örgüt kabul görürse o il başkanı ilçe başkanı olsun partide ve nihayet bütün üyenin oy verebileceği bir büyük kurultay düzenle bir hafta süren ve yepyeni kadrolar çıksın CHP adına halkın huzuruna 1923 Kuruluş ayarlarına döndürmek üzere bir kuvvai milliye seferberliği başlatacağı vaadi ile bakın herşey nasıl değişiyor ve nasıl güzelleşiyor? Sayın Bahçeli'yi samimi olarak kutluyorum bu mantığa akla ve barışa ve tabi hukuk ve demokrasiye davet eden açıklamaları için vesselam...