CHP, MHP ve İyi Partiye aynı anda operasyon çeken ve yalan haberlerle Uşak siyasetini dizayna kalkışan meczuplara atfen.

Bildiğiniz üzere geçtiğimiz yıl 500 kişi ile partiye üye olup şehrin üst aklını bir araya getirip şehre hizmet etmek adına zaman ayırmaya onları sevdirerek mecbur etmek ve şehrimizi Ege'nin gerçekten incisi olduğunu Türkiye'ye ilan etmek üzerine yaptığımız planını devreye koymak üzere siyasete girme kararı verdikten sonra İyi Parti içerisindeki fetö etkisindeki klikin Genel Merkeze şahsım ve ekibim ile ilgili oluşturduğu yanlış algı ve yönlendirmenin neticesinde bir çok istenmeyen olay yaşadık. İşi siyasi itibar suikastine hatta kumpasla tuzağa düşürüp yürek yemiş gibi davranıp tahrik ederek bizi hapse düşürme hayallerine kadar vardırdılar. Biz İyi Partide iyi insanlar da olduğuna inanarak Genel Merkez ve Uşak yönetiminin anlamsız tavrına rağmen partiye zarar verecek bir sürece alet olmadık. Hatta Genel Merkezde sadece bu planlara geçit verdiği ve Fetönün belediye imkanlarını dibine kadar semirmesine izin veren şehirdeki en özel aparatı olduğunu Bahçeli'nin ismini dahi meclisinde konuşturmadığını bile bile Ali Erdoğan'ı şımartan Koray Aydın beyi eleştirdik ve kurumsal yapıya da mevcut yönetimin işleyişine de zarar verici eleştiriler de getirmedik asla. Çünkü Türk siyasetinin sağdan çıkardığı bir Cumhuriyet Kadını olarak Meral Akşener'e ihtiyacı vardı.

Vitrinimizde çok güzel duruyordu ve zaten Devlet tecrübesi de vardı aile terbiyesi de ve geniş bir ailesi de. Kendisi yanlış yapıyor diye vaz geçmeyi uygun görmedik Meral hanımın keza Meral hanımın hatırı yoksa AKP'den kurtulmak için iyi partiye oy veren çaresiz ama iyi insanların hatırı var idi. Mevcut düzen ve sisteme uyup kötüleşmeyi reddeden samimiyetini ve doğallığını hepten kaybetmeye yanaşmayan ve İyi Parti sayesinde umudunu yaşatan aydın insanların hatırı vardı biz sabrı seçtik. Nihayetinde Genel Merkez anladı hatasını ve görevden aldı onları finalde de yeni yönetim aynı bizim iddia ettiğimiz suçlamalar ile AKP’li gibi davrandıklarını tespit ettiği ve kooperatif üzerinden rant elde etme çabası içinde olduklarını defterleri inceleyince tespit ettikleri için disipline sevk etti partiden de ihraç etti ve bize de kapıları ardına kadar açtıklarını duyurdular sağ olsunlar henüz hakkımızı kamuoyu önünde teslim edebilmiş olmasalar da niyetlendiler ve niyetlerinin bu olduğundan bizi İyi Partinin mevcut yönetimini üstlenen arkadaşlar da Genel Merkez de emin kıldı. Tabii ki seyir sürüyor ve İyi Partide siyaset yapmam icap ediyorsa ben yine onurla siyaset yaparım o partide Genel Merkezin ve Genel Başkanımızın emrinde ve siyaset ilminin ışığında.

Zaten taban da kabul görmüştük biliyorsunuz tabanın bizim İyi Partiye 500 Kişi ile üye olma isteğimizi memnuniyetle karşıladığını biliyoruz. Ayrıca o dönemin sözde parti yönetiminin bütün kışkırtmalarına rağmen bize uygulanan siyasi suikast ve linç girişimlerine alet olmadı İyi Parti tabanı. Sağ olsun onlar da sağduyulu ve vakur davranmayı seçti. Keza o süreç de bir sürü İyi Partili dost edindik eskiden beri dostluğuna emin olduğumuz dostlarla da çok şükür dostluğu pekiştirdik. Daha bir emin oldum Ayşegül Obalı'dan bu süreçte Soykan Karahan'dan Muammer Özdemir abim den veya merkez ilçe başkanlığını devralan Murat Taşkın kardeşimden ki hepsini de çok eski yıllara dayalı tanır ve sever sayarız birbirimizi. Bu durumu özetleyen en bariz örnek de belediye meclisi oldu. Avukat Yasin Yavuz mesela ekipçe çok eski tanıdığımız bir kardeşimiz idi Necmi Dursun u ise yeni tanıdım sayılır ikisi de dostum olduğunu hep ispat etti sağolsunlar malum süreçte. Bizleri bizzat ziyaret edip dinleyerek yazılarımızı okuyarak veya kafalarına takılanı sorarak ön yargıdan kurtulan bir çok iyi partili dostum var  bu süreçte tanıyıp sevdiğim. Keza sırf bize reva görülen haksızlıklara isyan ettiği için siyasetten ve partiden soğuyan veya sırf bizimle aynı inancı paylaşıp belediyeye iyi parti bayrağı dikme hayali kurduğu için ve dönemin iyi parti yönetiminin ranta dayalı planlarına alet olmadığı için veya bizimle göründüğü için dışlanan dostlarımız da var hala dostlarımızdırlar. İsmini saydıklarım ve sayamadıklarımın iyiliğine de samimiyetine de şahsi dostluğuna da emin olduk diyebilirim ki mesela Servet Koşar da daha eskiden samimiyetine emin olduğunuz bir kardeşimizdir herkes bilir. İyi oldu bu sınanma binevi dostlarım ve dost bildiklerim ile yüzleştim ki biliyorsunuz o dönemin il ilçe başkanına da az iyiliğimiz yoktur geçmişte. Ama büyük çoğunluğu vefalı çıktı iyi partili eski ve yeni dostlarımın. Emin olduğumuz karşılıklı çok dost oldu onlar kendini bilirler ve üzerlerine alınırlar isimcek geçemesek de yazı maksadını aşmasın ve çok da uzamasın diye. Soykan Karahan'ın oyun salonun da oturup sohbet ettiğimiz dostlar İyi Parti vesilesi ile partide tanışıp süreci beraber yürüttüğümüz dostlar ofisimize ziyarete gelen veya ziyaretine gittiğim dostlar bilir halimi de niyetimi de. Keşke tanımasaydım dediklerim de vardı tabi fetö etkisi ile ama çoğu ihraç edildi varsa bir kaç Onları da zaten İyi Partiler çoktan dışlamıştır yüzsüzlüğü ile gelen belki vardır.

 Yüzsüzlük demişken en yüzsüz İyi Partili Muhammet Gür çıktı. Adam Dikilitaşta pastaneye gelmiş ve sağdıcı Ali Erdoğan'ı İyi Partinin adayı diye takdim etmiş. Hatta Genel Başkanın kendisini aradığını ve fakat adaylık teklifini kabul etmeyip Ali beyi önerdiğini söylemiş. Tabi aynı anda İyi Partili arkadaşlarımıza kesinlikle Ali Erdoğan ile bir ilişki içinde olmadığını söylediği için inanılır gibi olmayınca İyi Parti il başkanı ve başkan yardımcısı kardeşim mahallemizin gençliğinin Aydın hocası Aydın Yalabık arıyorlar arkadaşı ve külliyen inkar ediyor ben tatildeydim siyasetle de işim kalmadı diyor. Yani bizim için kafamızda uydurduğumuz hayalleri haberleştirdiğimizi iddia etmiş oluyor. Bu yaşanmışlığın üzerine bizim gibi yalanı hiç duyulmamış gazetecileri yalanlamak akıl karı mı? Bana İl Başkanının huzurunda bizzat söz verdi kazanamaz ise siyaseti bırakacağına dair. Tamam siyaseti bırakma çık yap sevdir üyeye yönetime kendini ol aday sevidir halka kendini ol başkan Ali Erdoğan'ı sanki bir matah gibi meydana sürmek de nedir? Ben 5 Ali Erdoğan'ı bir Muhammet Gür'e değişmezdim oysa. Bunların beşiyle hiç baş olmaz bunların her biri bir dine bile girer ki Ali Erdoğan'ın dini makyevelizmdir net bilgi. Muhammet Gür kendisine verilen değerin kıymetini bilmemiş bu fetö artığını kendi yerine tercih ederek sahaya sürmeye kalkışmış. Üstüne üstük yüzsüzlükte zirve yapıp yalanlamış bizi. Emin olmasak ispat edemeyecek olsak yazar söyler miyiz? Aydın Pastahanesi Dikilitaş'ta, köşe yazarımız ve Uşak Haber Merkezi ekibinin hala en önemli aktörlerinden birisi olan ve halen Maraş Sütçü İmam Üniversitesinde Öğretim üyesi de olanHarita Mühendisi Ömet Acar kardeşimin kayın pederi imiş ve bizim Ömer'in de aynen ifadesiyle hiç yalan konuşmaz imiş. Geçen İyi Parti de halen il başkan yardımcısı olan ve partinin en önemli ve etkin isimlerinden olan Soykan Karahan ile beraber de aramışlar zaten Ömer Hocayı ve doğruluğu ile yüzleşmişler yaşananın. Keza isteyen gidip sorabilir hem sonra adam neden böyle bir yalan uydurup söylesin Muhammet Gür'ün düşmanı da değil babasının da arkadaşı kendisinin de merhaba dediği birisi.

Neyse konumuza dönelim biz İyi Parti seyrinde dursun biz gazeteci olarak takipte kalıp takipçimize gözlemimizi sunmaya devam edelim lütfedip okurlar ise ki okuyor hemen hepsi sağolsunlar tüm yazdıklarımızı parti yönetimlerine de belki bakış açısı sunarak katkı sağlayalım sürece çok müdahil de olmadan istiyorum doğrusu. Ama kendini bir matah gibi yerel medyanın fetö aparatları soy ismi sesli diye de bilinen sözde gazetecileri üzerinden algılarla şehre dayatmaya kalkmak da fetö taktiği değilse biz siyasetin hangi hamlesine fetö taktiği diyeceğiz demeden de bu konuyu kapatmamış olayım. İyi Parti Genel Merkezinin son hamleleri bence de yerinde ve kendi elini güçlendirir şekilde ama parti pek çok şehirde dağılıyor algısında her şehir Uşak kadar diri değil ki Uşak'ta da eski diriliğin olmadığını söyleyebiliriz rahatlıkla çünkü taban yoruldu ve yenilecek kadrolarla veya adaylarla sahaya inmek istemiyor. Dolayısıyla siyasetin genelinde halk desteğinde ciddi bir eksilme var ve acilen gereken siyasete halk desteği emin olabilirsiniz. Siyasetin acilen yeni yüzler ile halk dahli ve desteği aparması gerekiyor. Milyonluk mitingler yıllardır yok zaten 2018'den bu yana milyonu bir arada görmedi hiç bir siyasetçi de sayı inanın yüz bine kadar düştü. Hiç bir siyasetçi bırakın miting alanını ekran başındakileri de dahil etsin yüz binleri göremiyor veya yüz binlere kendini dinletemiyor. 

İyi Parti de yeni siyasi yüzler için iyi bir alternatif olabilir pekala iddia sahibi olabilirse ama mesela Eskişehir'de iddialı olmaya bence gerek yoktu. Bence Yılmaz Büyükerşen gibi büyük bir değerimize nezaketen orada aday çıkarmayabilir idi İyi Parti keza Ankara'da da bana göre Mansur Yavaş'ın karşısına aday çıkarmaya gerek yok. Nasıl olsa Büyükerşen'de Mansur Yavaş'da seçimleri banko kazanır. İyi Partiyi dinlemez nasıl olsa bu şehirler de İyi Parti tabanı. Yerel seçimler daha çok aktöre dayalı ki genel seçimde de bence böyle olmalı ve tercihli sistem oylama yapılmalı bu da ayrı konu ama yerel halk Büyükerşen den vazgeçmez Mansur Başkandan da keza. İzmir hadi tamam Tunç Soyer'e de bir tepki var CHP tabanında bile ve Hoca'da iyi aday Soyer'i kültürde de birikimde de çarpabilir Sayın Ümit Özlale ki akademik ünvan edinmiş olması da bana göre bir artıdır netice de önemli bir artı. Bu iş artık adı belli şehir şehir ilçe ilçe ilmek ilmek dokunmalı diye düşünüyorum İyi Parti açısından. Mesela Eskişehir adayı gösterilen arkadaş da çok iyi bir aktör olabilir inanın incelemedim bile ama Büyükerşen gibi bir büyük değer ve şehir yönetimi anlamında deha ise rakibi ve İyi Partililer ile de iyi geçinen bir siyaseti varsa halihazırda yani İyi Partilinin de içine sine sine oy verebileceği biriyse mevcut başkan ne gerek var?

Git sun projeni parti olarak ver aktörünü başına uygulasın Büyükerşen başkanlık ve nezaretinde şehre hizmet değil mi netice de maksat? İstanbul'da zaten CHP'de adayını değiştirecek gibi görünüyor ama şayet tekrar aday olmayı başarabilirse İmamoğlu o zaman mutlaka iyi bir aktör ile sahaya alternatif sürmeli İyi Parti bana sorarsanız. Çünkü İmamoğlu'na da çok tepki var ne İyi Partiler içine sindirebilecek ona bu saatten sonra oy vermeyi ki Cumhurbaşkanı adayı olmayarak kendi kafasına sıkmış oldu iyi partideki sevenlerinin gözünde ne de CHP'deki ezici bir kitle içinden gelerek oy vermeye gidecek sandığa inanın. Keza İstanbul çalkalanıyor belediyedeki yolsuzluk iddiaları ile de bu da ayrı bir gerekçe İmamoğlu'na karşı aday çıkarmak için. Hatta zorunluluk sebebi sayılmalı dedikodu bile olsa bir kurumda örgütlü yolsuzluğa dair dedikodu çok çıkıyorsa o kurumun başındakilere alternatifi koyabilmeli siyaset camiası ve bu görev İstanbul'da iyi bir ivme yakalayan İyi Partiye düşer bence de AKP'ye kalmaması açısından. Mesela diyelim Ali Koç neden İyi Partinin adayı olmasın? Keşke kabul edip zaman ayırsa belediyeye keşke. Sizce ne katar İstanbul'a İyi Parti belediye başkanı olması halinde Ali Koç? Doğru kamuoyu oluşturulur ise mecbur edildikten sonra teklif götürülebilir. Tabi Ali Erdoğan taktikleri ile değil de peşinen doğru sunarak kendi tabanına ve hakkını teslim edip sevdirerek yürüttüğün bir süreç. de neden olmasın.

Sayın Koç geçenler de göz de kırptı esasen siyasi hizmete ama siyaset görmezden geliyor, sanırım çalımı benden fazla olur diye korkuyor Sayın Kılıçdaroğlu'ki belki de Genel Başkanlığa oynamasından korkuyor. Keza 5 Senedir Ali Koç belediye başkanı olsaydı İstanbul'a şimdi CHP Genel Başkanı olabilirdi tartışmasız. neyse vardır her şeyde bir hayır Ali Koç sponsor oldu sanılacak akla ilk gelen örnek diye verdim yanlış anlaşılmasın. Ben zaten İmamoğlu'nun CHP aday yapmak istese bile Devlet tarafından önlenebileceğini düşünüyorum adaylığının ki bu utancı yaşamayız inşallah CHP adına. Ali Koç belediye başkanı olsaydı 5 senedir hiç değilse AKP ile anılmazdı. Siyaset yapmadığı halde dik duruşu malumu bütün Türkiye'nin Cumhuriyetin kurucu değerlerinden asla taviz vermiyor sağolsun. E değer bilmek gerekmez mi? Meral Hamımın da değerini bilmedik mi Büyükerşen keza hanginiz diyebilirsiniz ki bu insanlar bizim değerimiz değil?

Dün Ülkü Ocaklarının eski başkanlarından ve MHP'nin en sevilen isimlerinden olup Ülkücülüğüne herkesin emin olduğu ender arkadaşlarımızdan olan bizim de keza çok sevip saydığımız ve değer verdiğimiz bir arkadaş ve öteye kardeşimiz olan Serkan Arıcan'ın oğlu Göktuğ Han'a Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu kardeşim şöyle bir tarif yaptı. Türk'ün büyüğü Türk'e çok faydası olandır. Eser bırakan çığır açan Türk'ü ve Türklüğü çoğaltan ve sevdirendir. En büyük Türk Atatürk'tür çünkü Türklüğe hizmeti herkesten fazladır ama tabi Ahmet Yesevi'de Hacı Bektaşi Veli'de Türk'e ve Türklüğe çok büyük hizmetleri dokunmuş kimselerdir. Türk'ün rol modeli de muhakkak başa bağlı bir millet olarak Türklüğe faydası en çok dokunmuş Türk büyükleri olmalıdır ki hepsi de zaten aynı zamanda Türk Milliyetçisidir. Bu arada Göktuğ Han Arıcan'ın Türklük bahse konu olunca ki ilgisi ve tüylerinin ayağa gelişini gizleyemeyişi de edebi ve bilgisi de Türk Gençliği adına umut verici idi. Kendini çok iyi yetiştirmişti Serkan başkan anlaşılan oğlunu da çok iyi yetiştirmiş maşallah. Demem o ki bize düşen büyüğe büyük değeri vermek, haklıya hakkını teslim etmekti biz de fırsat ve imkan buldukça yapıyoruz vesselam ve saygılar...