Bizim Bildiğimiz Paralelci Sizsiniz; Siz Hiç Hain Olabilir misiniz?
Yıl 2003-2004; Türkiye'nin gelişiminin önündeki en büyük engel Avrupa Birliği karşıtlığı ve AB'ye giremeyişimiz. Tarih 17 Aralık 2004; Avrupa Birliği anayasasına, üstelik Haçlı seferlerini başlatan Papa'nın sözde Türk'ün başını ayağının altına aldığı temsili heykelin önünde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve Başbakan Erdoğan imzaladı. E Tabi biz bekliyoruz ki her şey şimdiden sonra güllük gülistanlık olacak, kavga bitecek. Havai fişekler, kutlamalar sonuç yine yok.
Yıl 2005-2006; bu kez düşman Genel Kurmay Başkanımız Yaşar Büyükanıt ve İsrail'in ağlama duvarında ağlaması ile ünlenen paşamız, dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı İlker Başbuğ; kavga yaklaşık üç yıl sürdü ve nihayet 27 Nisan 2007 Genel Kurmay internet sitesinde ne idüğü hala tam tanımlanamayan bir e-muhtıra ve hemen ardından 4 Mayıs 2007 tarihli içeriği hala açıklanmayan ama Genel Kurmay Başkanımızın eşinin seks shoplardan ettiği alışverişin bile gündem edildiği iddiaları kulislerde konuşulan sır görüşme derken Genel Kurmay nakavt. Hah diyoruz şimdi düzelecek ülke. Artık ülkenin kalkınmasının önündeki tek engel olan askeriyenin işi bitti. Artık demokrasimiz doğru işleyecek, asker haşa haddini bilecek ve ülke yönetimine karışmayacak. Birde bakıyoruz ki bu sancılarda yalanmış, kuru gebelikmiş yaşadığımız. Zira bu kez ülkemizin kalkınmasındaki en büyük engel Cumhurbaşkanı Necdet Sezer.
Tarih 28 Ağustos 2007; Ülkemiz Ahmet Necdet Sezer'den kurtuldu ve Recep Tayyip Erdoğan'ın "kardeşim" diye takdim buyurduğu Abdullah Gül Cumhurbaşkanı oldu. Hah dedik şimdi oldu; asker-hükümet-Cumhurbaşkanı elele, ülke uçacak ve artık kavgadan uzak bir politik hayat izeyeceğiz. Bir de ne görelim yeni düşman Anayasa Mahkemesi, HSYK, Yargıtay, Danıştay! Her neyse bahsi geçen ve geçmeyen kurumlar da üstüste yapılan operasyonlar sonucu düşmanlardan ayıklandı ve hükümete yakın adamlar yerleştirildi. Ohhh artık olduk, Ak Parti devleti ne güzel bakın şimdi nasıl uçuyor ülkemiz, bekliyoruz.
Yıl 2011; iktidara geleli 9 yıl olan hükümetimiz sürekli içimizdeki düşmanlarla savaşıyor ve maharet üretmesi beklenirken bu kabiliyetini sürekli mazaret üretme hususunda kullanıyor. Bu kez Avrupa Birliği "tamam; BOP'a eşbaşkanlık eder de BOP'u hayata geçirirsek Diyarbakır'da yıldızı olursa bu iş tamam" diyorlar.
Yıl 2014; BOP'un Ortadoğuyu ne hale getirdiğini görmek istersek caddeye çıkmamız yeter. Zira caddede Ortadoğu'da görmeyeceğimiz sayıda Ortadoğu'lu, Iraklı, Suriyeli v.s. görmemiz mümkün hale geldi. Eh herhalde bu adamlar keyfi terkedip gelmedi vatanlarını, BOP'un geldiği yerden çıkmak zorunda bırakıldılar. Zira o topraklara batı ve biz demokrasiyi, insan haklarını götürdük. Sanırım, İnsan olamayanları ise bizim topraklara sığındı. Her neyse BOP'ta b.ka battık, nasılsa bu İsrail-ABD ortak projesi değil miydi?
Batsın varsın. E bizim eşbaşkanlık? Canım dur şimdi onu hatırlatma, kapat o konuyu. Peki ya Avrupa Birliği projesine ne oldu? Hani havai fişek atmıştık, giriyorduk bir kaç yıla; her yer yeşeriyordu, biz büyüyorduk; asgari ücret 3000 lira oluyor, işsizlik bitiyordu. Hiç değilse biz Avrupa'ya gidip iş buluyorduk. Vazgeçtik gitmekten, siz bu anlaşmayı imzalayalı gurbetçilerimizin bile huzuru kaçtı.
"Canım ne var bunda Avrupa zaten Haçlı Birliği değil mi? Almazlarsa almasınlar zaten kendileri battı, birlikleri de dağıldı. Biz bu arada AB'ye uyum adı altında ülkemize demokrasi getirdik, insan hakları getirdik." Hani bu uyum yasalarından kim istifade ediyor, bir kişi izah etsin yüzüme tüküreceğim.
"Ya uzatma işte zamanla anlayacaksınız bunun nimetlerini." İyi bakalım şimdiki gelişmemiz ve ilerlememizin önündeki engel kim?
"Ya işte kör müsün Paralelciler. Baksana adamlar körlere bile kumpas kurmuşlar, devleti ele geçirmeye kalkmışlar." Pardon ya; paralelciler kim Fetullahçılar, hani şu sizin işin başından bu yana beraber olduğunuz arkadaşlar mı? Hatta sizler Fethullahçı değil miydiniz? Türkçe Olimpiyatları'nda hepnizin öve öve bitiremediği Muhterem Fetullah Gülen'i kastediyorsunuz değil mi?
"Evet ya sorma hain çıktı." Şimdi bu kadarı da fazla arkadaş. Genel Kurmay hain dediniz yedik, Cumhurbaşkanı hain dediniz yedik, Amerika-İsrail hain dediniz yedik, AB hain dediniz yedik, HSYK hain dediniz yedik, YSK ve Anayasa Mahkemesi hain dediniz yedik. Şimdi siz tutturmuşsunuz bir paralel de paralel diye. Paralel derken aslında kendinizi tarif ediyor, kendinizi hain ilan ediyorsunuz biz bunu yemeyiz.
Binlerce koruma ve kamera eşliğinde namaz kılan, taziye ziyaretinde kamera karşısında Kuran okuyan, fakir fukaranın garip gurebanın edebiyatını dilinden düşürmeyen, her kurbanda Fetullah efendinin yurtlarına onlarca kurban bağışlayan insanlarsınız siz, hiç hain olabilir misiniz?
eski iş aş haydar başçı şimdiki köşe yazarı olmuş ne günlere kaldık yaaaa
sen önce kendi evinin önünü süpürde sonra gel başkasına.hz.ömer e olmadık lafları söyleyin,sonra mustafa yı hafız yapın..neredeyse utanmasanız peygamber diyeceksiniz.ondan sonra atın tutun.boş lafları geç...millet oyuyla kararını vermiş.sen kim oluyorsun...aldığınız oylar belli.akıllanın artık.fetonun borusunuda öttürmeye başlamışsınız bakıyorumda
sayin erkan bey üzel yorumunuz icin tesekurederim keske yazar cizer eli kalem tutan kardeslerimizde tayif beye saldirildigi zaman kimlerin sahip ciktigina baksalar tayipbeye bosna filistin misir ve diger muslumanlar sahip cikiyor ülkemizde fitne cikaranlarada israil abd ve avrupa sahip cikiyor bunu iyi düsünebilseler bu cok seyler anlatiyor sayhi ve selamlar düsünen beyinlere
gazeteci olmak tarafsız olmak demektir her yazılarda ve yorumlarda tek taraflı bazılarını kötülemek demek degildir hadi yanlış yapılıyor bazı olaylar ve şeyler allah i̇çi̇n hi̇ç mi̇ 1 tana i̇yi̇ bi̇rşey yapilmadi bunlarida yaza bi̇lseni̇z erdemli̇k göstermi̇ş olursunuz kusuruma bakmayin di̇yorum si̇zi̇ taniyor ve allah i̇çi̇n sevi̇yorum yazilariniz ve yorumlarinizdan dolayi yildizim asla si̇zi̇nle uyuşmuyor haydar beyi̇mi̇ geti̇reli̇m ? i̇yi̇ olan şeyleri̇ görmemezli̇kten gelmeyi̇n başinizi önünüzden kaldirip gözleri̇ni̇zi̇ açin bi̇raz
paralelciler biter meridyenciler çıkar o biter enlem ve boylamcılar çıkar çıkarda çıkar yeterki ayakkabı kutuları ortaya saçılmasın saçarsan yanarsın bi taraf olmassan bertaraf olursun dokunma yanarsın cünkü adam cumhurbaşbakanşah vezirazam davutoğlu bilal zaten oğlu sen türkiye iyi uyu
uşak üniversitesinde rektör yardımcısı alattin aktaş gitti paralel mevzusundan değişen olmadı aynı gömlekten biri atandı ve rektör yardımcılarından hasan tosunun önümüzdeki günlerde istifa edeceği ayrılacağı söyleniyor üniversiteden uzak kalıyorsunuz galiba
sen ve senin gibiler sevmesin vatanı daha iyi, severken canına okudunuz sevmeseniz mazallah neler olacak..
o eski dediğin adam türkiyede örnek egede fark yaratan uşağı kasıp kavuran birincilikte rekor kıran uhm sitesinin editörüdür...pardon sizler nerede kaldınız?