Geçtiğimiz gün Muhterem Kuruçay üniversiteye bir ziyaret gerçekleştirmiş. Ne Rektör, ne yardımcıları ya da üniversite yönetiminden herhangi bir kişinin yanına uğramadığı gibi bir öğretim görevlisi bile ziyaret etmemiş ya da kendisini öğrencilerden başka kimse karşılamamış. Üstelik yanında 4 kişi var ziyarete giderken, bu ziyaretini Nurullah Cahan'a yakınlığı ile bilinen ve Cahan'dan habersiz haber girmedikleri söylenen bazı haber portallarında "Meydan Boş Değil" manşetiyle haber yaptırmış. Tam da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Belediye Başkanı'nın baştan beri anlaşılmaz bir tavır ile siyasi çekişme içine girdiği Rektör'e omuz verdiği anlamına gelecek “Üniversitelerin Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşması” projesinde teşvik verilecek 5 üniversite arasında Uşak Üniversitesi'ni ilan ettiği aşama da üniversiteyi ziyaret edip Cahan'a yakın olduğu bilinen sitelerden meydan boş değil demiş olması ve Rektörle görüşmeyişini de saptırarak haber yapmalarına göz yumması hayli manidar aslında. Ama neyse komplo teorisyeni derler, zorlama bir çıkarım yapmışsın Vedat derler, asla Cahan'a yarasın diye bir siyasi çıkış yaptıklarını kabul etmezler. Konumuza dönersek şöyle seslenebilirim kendisine; bir kere meydan dediğin, on binlerle dolar Muhterem bey sen meydan dolu demişsin ama meydanda on kişi var, birisi de bütün MHP camiasının şaibeyle baktığı üniversite de ne kadar tanıdığı varsa hepsiyle problemli, üniversiteden her an atılabileceği konuşulan Sezai Daşdemir. Gerçekten çok enteresan MHP'nin geldiği ya da getirildiği nokta. MHP camiasının bile inanamadığı manşeti atan portallar da Cahan'a yakınlığı ile bilinen ve abartmasıyla meşhur haber portalları.
Kendisinden ülkenin sürüklendiği kaos ortamına dikkat çekmesi iktidarı ve icraatlerini eleştirmesini beklediğimiz MHP Genel Başkanı Bahçeli; CHP ile PKK'yı bir göstermeye çalışıyor, sanki ülkenin bütün sorunu CHP ve Başkanlık Sistemi, sanırsın iktidarda CHP var ve bu yaşananların tek mümessili CHP; dikkat edin Kılıçdaroğlu da değil Bahçeli'nin hedefindeki direkt olarak CHP'nin kurumsal kimliği. Bahçeli açtı mı ağzını CHP'yi eleştiriyor. Bir kere şunu söyleyeyim Başkanlık Sistemi asla insanımızın gündeminde bile değil insanımız ülkenin bir uçuruma geldiğinin farkında, çünkü artık bunu bizzat sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan itiraf etmiş, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli bu gerçeklerini üzerini örtmek için türlü atraksiyon çevirse de; halk her şeyin farkında, çünkü tütmeyen baca halkın, kaynamayan tencere halkın, çünkü oğlu gelini damadı işsiz olan ya da asgari ücretle boğulan halk. Torununa harçlık veremeyen Bağkur'unu ödeyemediği için hastaneye eşini çocuğunu götüremeyen halk, fabrikasının bacası tütmeyen halk. Kurbanda kesecek hayvan bulmakta zorlanan halk. Eskiden damında buzağı eksik olmadığı halde şimdi yerine göre şehirden süt almak zorunda kalan köylü halk. Yani sizin yönettiginiz ülkenin kaderinin zor tarafini çeken zaten halkın bizzatihi kendisi. Size göre ne var ki ekmek elden su gölden, Genel Başkan Yardımcılarının partinin kasasından maaş aldığı bilinen bir parti olmuş MHP, üstelik pek çok Genel Başkan Yardımcısı ülke bu noktaya sürüklenirken, afedersiniz kendi uçkurlarının keyfine düşmüşte paralelcilerin tuzağına düşmüş. Oysa taşradaki gönüllüleri bırakınız maaşı ya da partinin üzerinden tek kuruşluk menfaat aparmayı parti binasının kirasını; çoluğunun çocuğunun rızkından kestiği parayla zorlanarak ödüyor. Hiç kimse paralel konusunda şaibeleri olan Ekmeleddin İhsanoglu, Semih Yalçın, Durmuş Yılmaz gibi isimlerin milletvekili olmasını sağlayan Bahçeli'nin paralelle mücadele verdiği konusundaki samimiyetine de inanmıyor.
nasılsa mhp, akp oldu. bence 4 memur da akp li olmuştur zaten :)