Bilindiği üzere Rektörlük seçimleri, seçimlerin yapıldığı Üniversite'de görev yapan akademisyenlerin oy vermesi ile gerçekleşmekte. Oy verme işleminin ardından ortaya çıkan sıralama önce YÖK tarafından oluşturulan bir komisyonda değerlendirmeye alınıyor. YÖK'ün değerlendirmesinin ardından sıralama ya akademisyenlerin oylarına göre belirlediği şekilde ya da değiştirilerek Cumhurbaşkanlığı makamına gönderiliyor. Cumhurbaşkanı da akademisyenlerin verdiği oyların yanı sıra başka bazı kıstasları da göz önünde bulundurarak atamayı gerçekleştiriyor. Yani aslında burada yapılan Rektörlük seçimlerinin sonucu ne olursa olsun, Cumhurbaşkanı seçime katılanlardan dilediğini Rektör olarak görevlendirebiliyor. Bu atama biçiminin, ne kadar demokratik olup olmadığının tartışılması başka bir makalenin konusu olabilir. Ancak biz bu gün Uşak Üniversitesi'nde, üç gün sonra gerçekleşecek olan seçimlere ilişkin öngörülerimizi ve kulisleri sizlerle paylaşmak istedik.
Rektörlük Seçimlerinin, kamuoyunun en çok dikkatini çeken ve bir çoğunu Uşak Haber Merkezi olarak kamuoyu ile paylaşmaktan dahi imtina ettiğimiz en öne çıkan gelişmesi, özellikle mevcut Rektör ile ilgili Uşak kamuoyunun, akademisyenlerce dillendirildiğine inanmak dahi istemeyeceği dedikodu ve iftiraların belli merkezlerce dillendirilmiş olması. Asıl düşündürücü olanı ise bu dedikoduların mevcut Rektör Sait Çelik'in yönetim kademelerinde yer verip yıllardır koruyup kolladığı isimler tarafından dillendirilmiş olması. Atamasının usulsüz olarak gerçekleştirildiği yönündeki iddialar daha önce Uşak Haber Merkezi tarafından da haberleştirilen, Genel Sekreterlik vazifesini halen yürütmekte olan Adil Karaman başta olmak üzere Menzil grubuna yakınlığı ile bilinen bazı akademisyenlerin etrafında "Cumhurbaşkanı, Sait Çelik'in üzerini çizdi. Artık kesinlikle atanmayacak" gibi inanılması güç bir takım iddialar ortaya atılırken, yine hiç bir akademisyene yakışmayacak bir biçimde, mahalle dedikoducusu kadınların bile ağzına yakışmayacak uslup ile dedikodu ve iftiraların edilmiş olması da gerçekten geleceğimiz ve öğrencilerimiz açısından hayli düşündürücü gelişmeler olarak konuya ilgili kamuoyunun hafızalarına kazındı diyebiliriz.
Aslen Denizli Çivril'li olduğu bilinen, Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik; görevi süresince; göreve başladığı tarihte, 5 olan fakülte sayısını, 11'e yükselttiği, yüksekokul ve meslek yüksekokullarının sayısının artırılması için verdiği mücadeleleri, bölüm ve program sayısının, görev yaptığı süre boyunca 66'dan 195'e çıkartıldığını anlatarak akademsiyenlerin oyuna talip oluyor. Üniversitede 4 yıl boyunca gerçekten de ciddi oranda fiziki mekan artışı sağlandığı gibi öğrenci sayısında da diğer üniversitelere oranla ciddi bir artış olduğunu söylemek mümkün. Uşak Üniversitesi Rektörü olduğu tarihten bu yana yaptığı icraatları dile getirmenin yanı sıra ileriye dönük projelerin hayata geçirilmesi için bir kez daha kendisine şans verilmesi gerektiğini de ifade eden Çelik'in akademisyenler arasında çok ciddi bir kabul gördüğü Üniversite kulislerinde konuşulurken, Çelik'in 287 öğretim üyesinin 200'den fazlasının oyunu alacağına kesin gözü ile bakılıyor. Selçuk Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümü mezunu olan Sait Çelik'in, Uluslararası ve Ulusal hakemli dergilerde pek çok yayınının bulunduğu ve çok sayıda Uluslararası sempozyuma ve konferansa konuşmacı ve yönetici olarak katıldığı ve iyi derecede İngilizce bildiği de bilinmekte. Rektör Çelik'in özellikle, göreve geldiği tarihte 73 bin metrekare olan Üniversitedeki fiziki mekanı 164 bin metrekareye çıkarttığı ve üniversiteye dışarıdan öğrenci gelmesi için çok ciddi uğraş verdiği gibi yönlerini ifade ederek oy istediği bilinmekte.
Rektörlük seçimleri için geçtiğimiz dönemde aday olan ve fakat Sait Çelik lehine çekilen, üç aday arasındaki tek Uşak'lı olma özelliğine sahip olan ismi Prof. Dr. Ekrem Savaş. Uşak'ın Ulucak köyünde doğduğu bilinen Ekrem Savaş, hiç bir dedikoduya bulaşmadan sadece kendi CV'si ile ve projeleri ile öne çıkmaya çalışmakta. Bu nedenle de üçüncü adaydan yani Rıfat Okudan'dan daha fazla takdir toplamakta. Topladığı takdirin, oylarına da aynı şekilde yansıyacağı düşünülen Savaş'ın burada görev almasına ve yaklaşık iki yıldır Dekanlık yapmasına rağmen Rıfat Okudan'dan fazla oy alacağına nerede ise kesin gözü ile bakılmakta.
TÜBİTAK ARDEB Genel kurulu üyesi olan Savaş, 2012 yılından bu tarafa Türkiye Bilimler Akdemisi asil üyesi olarakta vazife yürütmekte. 280'in üzerinde Uluslararası bilimsel makalesi ve 2 kitabı basılan Savaş, aynı zamanda 6 tane Uluslararası derginin editörlüğünü ve yüze yakın derginin de bilimsel hakemliği vazifesini de yürütmekte. Ekrem Savaş ayrıca; Amerikan Biyografi Enstitüsü tarafından Şeref Madalyası ödülüne de layık görülmüştür. Matematik alanında Türkiye çapında en fazla yayını olan bilim adamları arasında da adı geçen Savaş'ın YÖK'te görevli çok sayıda akademisyen tarafından tanındığı ve itibar gördüğü de konuşulmakta. Daha önce, Fırat , Pamukkale ve Yüzüncü Yıl Üniversitelerinde görev yapan Savaş'ın; 2009-2013 yılları arasında İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı olarak görev yaptığı da bilinmekte.
Aslen Isparta'lı olan ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu olduğu bilinen, Prof. Dr. Rıfat Okudan'ın ise, akademik çalışmaları ya da Uşak Üniversitesi için hazırladığı projeleri ile öne çıkması beklenirken, daha çok dedikoduvari yöntemler ile kamuoyunda öne çıkmasının akademisyenlerin tepkisine yol açtığı bilinmekte. Haftanın yedi günü Dekanı olduğu Üniversite'de yani Uşak'ta olması beklenirken haftanın sadece iki günü Uşak'ta geçiren geri kalan 5 gününde Isparta'da kalan Okudan'ın ayrıca, hem mevcut Rektör tarafından atandığı İlahiyat Fakültesi Dekanlığı vazifesi yürütürken hem de Çelik aleyhinde konuşarak aday olması da amiyane tabir ile brütüslük olarak yorumlanmakta.
Her üç adayın da "Ankara'da bu işi bitirdik biz" şeklinde beyanatlarının bulunması da Siyasi partilerin aday belirleme sürecini anımsatırken, Akademisyenlerin dedikoduvari söylemler ile oy istemesi, bel altı diye tabir edebileceğimiz akademisyenlere yakışmayacak tarzda bazı dedikoduların türetilmiş olması, yine bunun yanısıra Menzil grubu olarak bilinen grubun "Uşak; Sağlık'tan, Belediyeden sonra Milletvekilliği ve Rektörlükte de bizim olacak" şeklinde çalışmalara yapması huzursuzluğa ve rahatsızlığa sebep oldu diyebiliriz. Milletvekilliğinde istediğini bulamayan Menzil grubunun Rektörlük seçimlerinde umduğu şekilde manipülasyon gerçekleştiremediği ve bu seçimlerde de yine umduğunu bulamayacağı konuşulmakta. Rektörlük seçimlerinin kamuoyunda olumsuz izlenim bırakan grubu Menzil grubu olurken, daha önce atamasının usulsüz olduğu iddiaları ile gündeme gelen, Genel Sekreter Adil Karaman'ın da Rektör Sait Çelik'in aleyhinde çalışması da cemaat ilişkilerinin kamu kurumları açısından ne kadar tehlikeli olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Uşak Haber Merkezi ekibi olarak Uşak Üniversitesi seçimlerine ilişkin YÖK ya da Cumhurbaşkanlığı makamının takdirinin ne olacağına ilişkin bir tahminde bulunmanın pek mümkün olmadığını belirterek, pazartesi günkü seçimlerin sonucunun 200 civarında oyu Sait Çelik'in 50 civarında oyu Ekrem Savaş'ın 30 civarı oyu ise Rıfat Okudan'ın alacağını öngördüğümüzü şimdiden belirtmek isteriz. Rektörlük seçimlerinin kentimize ve Üniversitemize hayırlar getirmesini, Üniversitemizi daha ileriye taşıyacak, kentle bütünleştirecek bir ismin Rektör olarak seçilmesini temenni ederiz.
Rektörlük Seçimleri, Üniversite Kulislerini Adeta Kaynayan Kazana Çevirdi!
Uşak Üniversitesi'nde, 20 Nisan Pazartesi tarihinde Rektörlük seçimleri gerçekleşecek. Akademisyenlerin oy kullanacağı 3 Rektör adayının yarışacağı, seçimler öncesi Üniversite kulislerinde konuşulanlar, özellikle mevcut Rektör ile ilgili ortaya atılan asıllı asılsız iddia ve dedikodular köylerde Muhtarlık seçimlerinde bile yaşanması hayal edilemeyen gelişmelerin yaşanmasına sebep olurken, kamuoyunda şaşkınlık yarattı.İşte kulisler ve Rektörlük Seçimlerinin detayları.
16 Nisan 2015 Perşembe 15:36

rektör hoca tekrar atanacak anlaşıldı.bu haber ve nurullah çavuşoğlunun takındığı tavır bence bunun işareti. hiçte haketmedi ama bence.