Binlerce İnsan Niçin Her Gece Atapark Kafeterya'ya Akın Ediyor?

1950'li yıllarda çizilen şehir planında bir pasta dilimi gibi daire şeklinde kesilerek yeşil alana ayrılan Atapark Ege Bölgesi'nin belki de şehir merkezlerindeki en güzel sosyal alan merkezi olma özelliğini koruyor ve her geçen gün değişen çehresi ve yenilikler ile bu özelliğini perçinliyor.

İnsanlarımızın bir araya gelip elit bir ortamda çayını kahvesini yudumlarken müzik eşliğinde sohbet edebileceği, çoluğunu çocuğunu eğlendirirken aynı zamanda dost ve arkadaşları ile paylaşımlarda bulunabileceği sosyal alanın azlığının sık sık şikayet konusu edildiği Uşak'ta Atapark bu yönde en önemli alternatif olma özelliğini sürdürüyor.

Atapark'ın merkezinde bulunan, çam ağaçları ve yeşillikler içerisinde ortasında havuz barındıran elit bir çay bahçesi görünümündeki Atapark Cafe'nin proje sorumlusu ile Uşak Haber Merkezi muhabirimiz Sabire Yalçın bir röportaj gerçekleştirdi.

Bilindiği gibi Atapark Cafe ilk kurulduğunda UTAŞ tarafından işletildiği yıllarda bir çok şaibe ile gündem olan ve belli siyasi çevrelerin  rant aracı olduğu iddiaları ortalıkta dolanan bir kafeterya idi. Zaman zaman güvenlik zaafiyetlerinin de yaşandığı, ailelerden ziyade belli bir kesimin insanına hizmet veren ve belli bir siyasi görüşe sahip insanların iş bulma imkanı olarak gördüğü yada aynı kişilerin vakit geçirebileceği bir mekan olarak gördüğü bilinen ve insanların gece belli bir vakitten sonra içinden geçmekten bile imtina ettiği dönemlerin olduğu konuşulan, Atapark Cafe nasıl oldu da genç bayanların bile ikili üçlü gruplar halinde gelip huzur içinde eğlenebildiği bir mekan haline geldi ya da Atapark Cafe işletmesinin sürekli değişen ve gelişen bir trendi neye borçlu olduğunu sorguladık.

Konu İle Alakalı Atapark Cafe’nin Proje Sorumlusu Olan Kerim Çiber İle Yaptığımız Röportaj:

Muhabir: Kerim Bey; Öğrendiğimiz kadarı ile, Marmara İşletme mezunusunuz ve Istanbul’da uzun yıllar önemli mekanlarda işletmecilik yaptınız Uşak’a gelip Atapark Cafe’de sorumluluk almaya nasıl karar verdiniz?

Kerim Çiber: Uzun yıllar İstanbu’lda yaşadım ve memleketim olan Uşak’a dönme özlemi içindeydim. Ve Atapark Cafe işletme sahibi Erkan Bey’in daveti ile Uşak’ın kentsel dönüşümüne önemli katkı yapan bu mekanda proje sorumlusu olarak çalışmak beni fazlasıyla heyecanlandırdı.

Muhabir: Biz daha önce Atapark’ın ve bu çevrenin nasıl yapıda olduğunu biliyoruz.Özellikle söylemek gerekirse belli bir siyasi grup’un burayı mekan edindiği bir yerdi. Ben çok net hatırlıyorum bundan 3 buçuk 4 sene önce bu çevrede insanların alkol tükettiği, güvenilir olmayan bir mekandı burası. Şimdi  bu düşüncenin tamamen değiştiğini görüyoruz. Bunu sağlayan şey nedir?

Kerim Çiber: Doğrusunu söylemek gerekirse ben  işletmecilik ve hizmet sektöründe uzun yıllar ilgilenmiş biri olarak olayın bahsettiğiniz geçmiş kısmı ile ilgilenmiyorum. Bu kısımla da ilgili yorum yapmak benim haddime de değil. Benim tek ilgilendiğim bir konu var burada Uşak’ta  hizmet anlayışını nasıl değiştirebilirim. Ben bunun üzerine odaklandım. Atapark Cafe çok büyük bir alanda ve geniş bir kitleye hizmet ediyor. Benim zaten burası için enerjim ancak yeter. 

Muhabir: Peki o zaman Kerim Bey Atapark’a dönmek gerekirse, siz bize  yeni işletmecilik anlayışından bahsettiniz. Bu yeni işletmecilik anlayışı nedir? Bu değişimi nasıl sağladınız?

Kerim Çiber: Şimdi şöyle anlatabilirim size bunu;  Öncelikle Atapark Cafe’den bahsedeyim ben size. Atapark’ı birçok insan tanıyor mutlaka herkes biliyor ama şimdi Atapark Cafe yaklaşık 300 masasıyla bir seferde 1500 kişiye gün içinde 3000 bin kişiye hizmet eden bir yer. İnsanlar aradığı bir çok şeyi bulabiliyor burada. Peki biz neleri sağlıyoruz ?

Çocuklar için oyun alanları var, bunun dışında büyüklerin güvenle oturabileceği bir yer. Ben bu işletmeye 3.senesinde dahil oldum. Ama bunun bir geçmişi var. İki senelik bir süreç var. İlk sene burada ne yapılmış ? Servis kalitesi değişmiş , garsonlar değişmiş ,ikinci sene insanların güvenle geldiği bir yer haline gelmiş burası. Üçüncü senesinde ben geldim buraya. Zaten aslında  beni buraya proje lideri olarak getirmelerinin bir sebebi de bu kurumsallığı bu markalaşmayı sağlamak.

Muhabir: Bu kurumsallaşmayı nasıl sağladınız?

Kerim Çiber: Burası eskiden sıradan bir çay bahçesiydi, şu an cafeye döndü. Şimdiki amacımız burayı çok iyi bir cafe restaurant haline çevirmek. İlk önce eksikleri tespit ettik ve nargile konusunu ele aldık. Bunun için İstanbul’dan usta getirdik. Tütünlerimizi Mısır’dan ithal ettik ve gerçek nargile kömürüyle Uşak’ta ilk kez gerçek nargileyi biz yaptık. 20 yıl sonra yok olmuş bir kültürü, tömbeki kültürünü yeniden oluşturduk. TAPDK kurallarına uygun nargile hizmeti veriyoruz biz Atapark Cafe’de. Daha sonra AtaCoffee markasını oluşturduk. İtalya’da tasarım ödülünü almış bir makinayla çekirdekten çekerek kahve sunumları yapıyoruz. Gerçek sütle, gerçek kahve çekirdeğiyle hazır ürünler kullanmadan standardı çok yüksek kahve sunumu yapıyoruz. Bunları çok kısa sürede oluşturduk, tertemiz 2 senelik geçmişe markalar oluşturarak 3. Yılda katkılarda bulunduk. 

Muhabir: Atapark’ın geleceği hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Kerim Çiber: Atapark Cafe kent kültürüne katkısı olan bir cazibe merkezi haline geldi. Betonlaşmanın yoğun olduğu günümüzde şehrin göbeğinde ağaçlarıyla yemyeşil alanıyla çocuk parkıyla insanların huzur içinde geldiği bir yer. Biz Uşak halkına en iyi hizmeti sürekli olarak vereceğimizin sözünü veriyoruz.

Yakın zamanda AtaFood ve diğer markalarımızla, genç ve uzman kadrosu ve Proje sahibi Erkan Çohadar’ın desteğiyle Atapark’ta gün gün yeni değişimler yaşanacak. Gurbetçi aileler bile yabancı sitelerde Uşakla ilgili fotoğraf paylaştıklarında Atapark Cafe’de çekilen fotoğrafları paylaşıyorlar. Şehrin tanıtımına bu anlamada da büyük katkısı var Atapark Cafe’nin.

Muhabir: Kerim Bey son sözlerinizi alabilir miyiz?

Kerim Çiber: Kurumsal firmalarda olan her şey biz de var ve olacak. Misyonumuz; insanlara iyi hizmet sağlamak, vizyonumuz Uşak halkına bu değeri göstermek ve hedefimiz İç Ege’de en iyi cafe restaurant olabilmek. Bunu yapabilecek her türlü maddi ve manevi imkana sahibiz.Bu zamana kadar yaptıklarımız Uşak halkının takdirini kazandı. Bundan sonra da daha iyisini yapabileceğimize Uşak halkına sözünü veriyoruz. 

Uşak Haber Merkezine, Son Nokta ve Gündem gazetelerine bize kendimizi ifade edebilme ve yeniliklerimizden kamuoyunu haberdar edebilme imkanı sundukları için buradan teşekkürlerimi sunarım.