Ak Parti demokrasiyi askıya mı alıyor? Neden gümbür gümbür üye bazlı kongreler yerine atama ve tek liste kongreler tercih ediliyor
Bildiğiniz üzere Ak Parti bir türlü kongre heyecan ve havasına giremedi ve partili hiç heveskar da değil oralı da değil. Millet zaten yokluk ve fakru zaruret içinde bütün Kalelerin kuşatıldığına ve ele geçirildiğine inanmış gibi hiç siyasete ilgi duymuyor. Mevcut il başkanı arkadaş il başkanı oldu olalı bizimle neredeyse özel hiç teması olmadı. En az ondur benim şahsen aradığım ama telefonlarını açmadığı gibi geri dönme gereği duymadı. Düşünün ki biz istediği anda Vali ile de bürokratın hepsiyle de ve istediği siyasi parti il başkanı ile de görüşüp ulaşabilen gazeteciler olarak ulaşamıyor isek beyimize halkta durum nedir? Halktan en çok şikayet aldığımız konu da bu zaten ki Basri Yıldırım'ın parti tabanınca çok istenmesinin en önemli sebebi de bu zaten istediğimiz anda ulaşır dediğimizi yaptıramasak da halimizi bildirebiliriz diye düşünüyor insanlar ki yıllarca yaptı Yıldırım il başkanlığını hiç ulaşamadığımız olmadı. Ak Partinin mevcut il başkanı arkadaşın halktan kopuk olduğunu, bir biçimde edindiği milyonluk villasında daha çok vakit geçirdiğini duyuyoruz aynı zamanda Valimiz ile de zaten pek arası iyi değil öncekiyle de zaman zaman sorunlar yaşardı duyardık yine duyuyoruz bürokrasinin çoğu ile de zaten problemli arkadaş nedense.
Zaten iddialara göre şehrin itaa amirine kayınpederinin yakınlığının etkisiyle Kayyum olarak görev aldığı zamanlara dair ve gerekse fetöden ihraç edilen eski hakim yeni avukat amcasının etkisinde çok kaldığına ilişkin dedikodular sebebi ile şaibeli bakıyor insanlar, üstüne üstük halktan bu kadar kopuk ve bürokrasinin geneli ile de arası açık gibi anılınca tabi Ak Parti gibi icraatın başında iktidar partisine il başkanlığı yapması da şehir için büyük kayıp haline dönüyor. Milletvekilleri arkasında duruyor imiş diyorlar Genel Merkezde de Erkan Kandemir'in aynı Mehmet Çakın gibi vaz geçilmez adamlarından biri gibi davrandığı da konuşuluyor. Hal böyle olunca yönetimi bile pek de arkasında durmuyor Sayın Yaşar'ın ve aslında tekrar aday yapılmayacağına bir kaç güne değin kesin gözü ile bakılıyordu. Ancak kongreyi erteleyerek kendisine şans tanındığı yönünde bir algı var Ak parti kulislerinde.
Geçtiğimiz günkü haberimde yazmıştım Basri Yıldırım ve şayet Onun sıhhat durumu iyi değilse Avukat Ahmet Mıllık il başkanı olsun şeklinde bir beklenti var diye bu gün çat kapı gittim Basri Yıldırım'ın yanına ki o da şu sıralar bizden kaçıyordu ve görüşmek istemiyordu süreç sonlanana kadar kendi dengesi gereği. Bende emrivaki yaptım yüzümü görürse dayanamaz nasıl olsa diye ki samimiyetimiz gizli de değildir aynı mahallenin insanları olarak ve 2012'lerden beri destek attığımız ve mevcut siyasi kariyer ve itibarın da ve tanınırlığında ciddi katkımız olan bir siyasetçi olarak. Kendisi beklediğim gibi çok samimi ve doğal davrandı ki telefon da bazen denge gözetip kaçamak davranabilir ama yüz yüze doğal kalır Basri başkan bilenler bilir. Sıhhat durumunun çok iyi olduğunu gözlemledim ve görev verilse yapmaya dair iştahı da partiyi toparlayabilecek tek ismin kendisi olduğu gerçeği ile yüzleşmiş ve öz güvenini de son derece yerinde gördüm. Şehir siyaseti adına memnun oldum ki demokrasiye kalsan zaten Basri Başkanı tek geçer şu şartlarda Ak parti üyesi ve tabanı bu da bir gerçek. O halde demokrasinin gereği de hukukun gereği de siyasi etik ve ahlakın gereği de belli halk kimi istiyorsa o yetkilendirilmeli ve güçlendirilmeli diye düşünüyorum. Mıllık kardeşimiz de partinin evladı ve olabilir tabi ama bunca memnuniyetsizlik ortada iken ve Genel Merkez bizzat arayıp partililerin önde gelen isimlerinden bilgi alarak bu şikayetleri müşahede etmişken mevcut il başkanında ısrar edilmesi gerçekten Ak Parti içinde şehir siyaseti için de doğru değil bence ama bize veya halka soran kim? Ayrı konu vesselam.