’’Âşıkların gönüllerinin yanışıyla, gözyaşları olmasaydı; dünyada su da olmazdı, ateş de’’ Mevlana’nın bu sözleriyle başlamak istedim yazıma. Kendisi aşk ilminin piri ve aşk yolunda birçok sırra ermiş büyük âşık. Bu memleket bağrında nice âşıklar barındırmış, nice destansı aşklara şahitlik etmiş, nitekim nice türküleri, ilahileri, şiirleri halka takdim etmiş ve yüzyıllar boyu yaşatmış. Aşk, Allah’a açılan bir kapıdır, hepimizin bildiği aşk, Allah aşkının bir tecellisidir. Gönle düşen ve onu güzelleştiren yegâne şey sevgidir zira aşk da düştüğü gönlü şüphesiz nurdan ibaret kılar. Aşk ateşi ile yanan ozanlar sazının namelerine döker hislerini ve muhabbet duyar nice gönlüne aşk düşmüş yarenleri. Tasavvuf ve halk şairi olan ve gönlündeki ilahi aşk ile diyar diyar dolaşıp esas olanı benimseten Yunus Emre ’’İşitin ey yarenler, aşk bir güneşe benzer, aşkı olmayan gönül misali taşa benzer’’ demiş. Gönül yolu aşk sokağına çıkmayan insanın kalbi taştan ibarettir, aşkı tatmış gönüller ise güneşle birlikte aydınlanmış, ilim ile beslenmiş, ilahi olanı tanımış ve hak kapısını barındıran bağ bahçedir. O bağ bahçeye yağmur da yağsa, fırtınaya ve felaketlere de uğrasa toz duman olmaz, içinde barındırdığı hak kapısını aralar ve ona sığınır, ondan medet umar, o hal üzere ne beklerse ondan bekler.
Aşk nedir diye sorarsan etrafına bir bak. Şu doğan güneşe, tohumlanan filizlere, yağan yağmura bak, hepsi Allah’ın gülümsemesi, aşkın tecellisi. Sen onlara aşk ile bakarsan, ondan gayrı hiçbir şey göremezsin, gözlerindeki perde kalkar, zanna kapılmadan baktığını tüm açılarıyla görürsün, yaradılanı seversin yaradandan ötürü. Aşk bu kadar güzelse kim bilir onu yaratanda nasıl güzel lütuflar vardır, aşk bu kadar acıysa, o acının yaratanına kavuşamamak ne büyük gamdır, ne büyük ateştir beden zindanına hapsolmuş ruhunun aslolana ulaşamaması, çırpınıp durması. Bu yüzden ölümü bir kavuşma gecesi olarak belirtmiş Mevlana. Ne büyük nimettir ölüm Mevla’ya kavuşmak ise gaye ve ne büyük zulümdür ondan gayrısını düşünmek ve de düşlemek. Nefse uymamak, onu doyurmak yerine ruhu doyurmayı yeğlemek, aşk suyundan bir yudum içmek ve onun nuruna rahmetine bocalanmayı misyon edinmek, içinden canlılığın alınana dek bu ateşte kavrulmak hayat sırrının bir garip tecellisidir. Sen o harda kavrulurken o kavruluşuna sebebiyet verenin nimetlerini vermeyecek mi sanırsın? O halde yanılırsın. Bir damla dahi içtiysen o sudan o su sana hayat sunacaktır, canlılık sunacaktır ve yanışını gören Mevla en sonunda seni ferahlatacaktır. Sakın seraba kapılma, seraba kapılırsan dünya nimetlerinin, nefis zevklerinin arasında zayi olur gidersin. Serabın peşinden koşarsan sana ait olanı bulamazsın. Nitekim sana ait olanın seni bulması için tekâmülünü tamamlamış olman gerek zira o zaten seni bekliyor, siz onunla gece ve gündüzün üzerinde, doğumun ve ölümün ötesinde çok önceden tanıştınız.
’’Aşk ile yürüyen, sırtında dünyayı taşır. Aşksız yürüyen beden diye ceset taşır.’’ Demiş Yunus Emre’nin hocası Tapduk Emre. O halde büyük âşık Yunus Emre’nin kendisine hoca edindiği bu büyük Âlim’in sözlerine kulak vermemek için deli olmak gerekir. Dünyanın teşekkül etmesinin bir ilahi gücün eseri olması ve beden zindanına hapsolmuş ruhların bir bütün olarak tekrar ilahi olana kavuşacağının yüksek bilincinde olmamak için ortada hiçbir sebep yok. Nitekim tüm ruhlar birdir ve bu birliği desteklemek en yüce ibadet olan sevgi ile sağlanır. Allah senin sevmeni severse seni dost edinir ve Allah dostlarının hepsi âşıktır. Allah onlara verir dertlerin en büyüğünü ve en sancılısını. Bu dert ve kederin onu ne denli olgunlaştırdığını görmek ister, ister ki kendine kavuşması, nimetleri onun hakkı olsun. Bedelsiz lütuf olmaz, o halde ne kadar bedel ödersek o kadar iyi, ne kadar cefa çekersek o kadar sefa, ne kadar yanar isek o kadar su. Aşk ilminin üstatlarının ve Tasavvuf şairlerinin eserlerini okuyarak yola koyulup, İlahi aşk ile kavrulmamız temennilerimle…
Gülistan Hanım sizi tebrik ederim. Aşk konusunu, kendi vadisinde, ve kendi iklimi içinde ne de güzel anlatmışsınız. anlatımınız arı ve duru. Üslubunuz öğretici.
Dilediğiniz aşkınız daim olsun Hak Teala yar olsun...