Allah şad etsin ruhunu hazır ölüm yıldönümü iken hem duayla ve hayırla analım hem de şimdiki nesillere ve özellikle siyasetçi ve gazetecilere örnek göstermiş olalım diye Uğur Mumcu’yu yad edelim istedim. Hem bu vesile ile kendisini ölüme götüren Barzani’nin Mossad ile olan bağlantısı PKK"nın istihbarat örgütlerince| desteklendiği ve Atatürk'ün gizlenen vasiyeti gibi gündem ettiği önemli meseleleri tekrar gündeme taşımış olalım. Uğur Mumcu rahmetli bildiğiniz üzere EMPERYALİST çeteleri rahatsız eden araştırmalara imza atar ve çekinmeden cesurca yazardı. Nitekim onu Şahadete götüren de bildikleri ve yazıp söyledikleri oldu malumunuz suikasta kurban gitmişti merhum.
Övgüye güç yetiremeyeceğimiz kadar aydın ve büyük bir insandı Rahmetli Uğur Mumcu ve eserleri de yazıları da zaten ortada keza dünya çapındaki saygınlığı da. Ben yeri gelmişken Atatürk’ün gizlenen vasiyetine dair verdiği ve pek bilinmeyen mücadelesinden bahsetmek istiyorum. Baran Aydın’ın Atatürk’ün gizlenen vasiyeti isimli kitabında bahsettiğine göre Mumcu Rahmetli Atatürk’ün 50 Yıl sonra açılmasını salık verdiği siyasi vasiyetini 1980 ihtilalından sonra göreve gelen Kenan Evren yönetiminin hukuksuz biçimde önce vasiyeti iptal etmeye dönük MGK Kararı alıyor sonra da 25 yıllık erteleme kararı alıyor. MGK’nın aldığı iptal kararının ardından kararın hukuki olmadığını gerekçeleriyle izah eden Uğur Mumcu o dönem ki yazılarında ağır eleştiriler de getiriyor.
“Kim Atatürk’ün izinde kim değil? Atatürk’ün tam bağımsızlık inancını bir yana bırakalım. Laiklik ilkesini de hiç tartışmayalım. Sadece Atatürk’ün vasiyetine değinelim” diyerek başladığı yazısında Mumcu; Atatürk’ün ölümünden iki ay kadar önce yazdığı bir vasiyetnamesinin varlığından bahsederek bahse konu vasiyetin yazıldığı tarihteki vasiyet hukukuna göre değerlendirilmesi gerektiğinin altını çiziyor ve ekliyor bu bağlamda MGK’nın vasiyeti iptal anlamına gelen karar ve yaptırımlarının hukuki açıdan tartışılması gerektiğini söyleyerek tartışmaya açan Uğur Mumcu yazısını Atatürk’ün bir yurttaş olarak hazırladığı vasiyetnamesini bile geçersiz sayanlar nasıl olur da aynı zamanda Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı olduğunu iddia edebilir şeklinde bitirerek Atatürk’ün vasiyetinin nasıl MGK’ca geçersiz sayıldığını ve bunun hukuk dışı bir karar olduğunu devrin yetkililerine adeta haykırmış.
Evet biz de yurttaş olmanın yanı sıra gazeteci ve siyasetçiler olarak Atatürk’ün ilke ve inkılaplarına bağlılık iddiasında isek ve Atatürk’ün izinde yürümek istiyor isek öncelikle varsa Atatürk’ün hala gizlenen bir vasiyeti bu vasiyetin peşine düşmeli ve evvela vasiyetinin halka arz edilip açıklanmasının mücadelesini vermeliyiz. Varsa dedim ama ben şahsen varlığına inanıyorum Atatürk’ün siyasi vasiyetinin ki olmaması tuhaf olurdu bence Atatürk gibi bir Devlet Adamının. Şimdilerde 6 maddelik bir metin dolaşıyor malumunuz vasiyeti diye ki elhak doğrudur lakin daha maddelere girmeden “Malik olduğum bütün nukut ve hisse senetleriyle Çankaya'daki menkul ve gayrimenkul emvalimi Cumhuriyet Halk Partisi'ne Ati’deki şartlara, terk ve vasiyet ediyorum: “ demiş merhum Atatürk. Ati’deki şartlarla derken kastedilenin ne olduğunu hiç kimse bahsetmiyor. Ati’deki yani gelecekte önünüze çıkacak şartlarla CHP’ye terk etmiş hisse senetlerini. CHP Ati’deki şartları yerine getirmediği halde ve atideki şartları yazdığı vasiyeti açıklamaksızın hisselere çökmeye devam ediyor ve zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan’da anlaşılan CHP’yi İş Bankası hisseleri üzerinden esir ediyor. Zira ne vakit CHP’yi yola getirmek istese Erdoğan hemen CHP Kontrolündeki İş Bankası hisselerini gündem ediyor. Hal bu iken siyasetin ve medyanın sessizliği ve aman sendeciliği akıl alır gibi değil ama biz yine de fırsat oldukça gündem ediyoruz edeceğiz. Allah şad etsin Atamızın ve Uğur Mumcu başta olmak üzere onun izinde gidip Onun vasiyetinin kavgasını verenlerin ruhunu.