Zafer Partisi üzerinden İyi Partiye operasyon deneyen çeteye mi kalmış CHP'de aday belirlemek.

Bildiğiniz üzere seçimlere kısa bir zaman kaldı ve hala partilerde partilerin ve yönetim kadrolarının içine sinen isimler belirginleşmiş değil ve hiç bir aday adayı adaylaşabilecek gibi durmuyor. Keza halkta ya da partilerde heyecan uyandıran umutlandıran bir aday adayı da meydan da gözükmüyor var tabi her parti de yaklaşık bir elin parmağı kadar resmi müracaat ama aday adayları açıklamalarında hiç birinin beklenenin yarısı kadar bile kalabalık toplayamadığı veya hiç birin parti yönetimi veya partilileri heyecanlandıramadıkları ortaya çıktı çıkıyor. Oysa bütün aday adaylarının tanıtım toplantıları hem üyenin hepsine mesajla atılıyor hem de sosyal medya da çoğu sponsorlu paylaşımlar ile ilgililere duyuruluyor. İlgililerin ilgisizliği de hem sosyal medyaya hem de aday adayı açıklamalarına katılan az sayıda partilinin hal ve tavırlarına yada kulis faaliyetlerine yansıyor. Partiyi yansıtan ve partinin ön gördüğü kadroyla çalışabilecek partisine güven veren kimse yok partilerde doğrusu. Kimle konuşsak adı geçenler için yarın hangi partiye geçeceği bile belli olmaz ki zaten çetesini belediyeye yerleştirir ve bizim partili gene yetim kalır diyor bütün partilerde.

Altı İsim var Şehrin algıları ile oynayıp altısı da mümkünse adaylaşmak isteyen bütün partilerde aday belirlemek ve meclis üyesi kadrosu oluşturmak isteyen. Peki kim bunlar?

Bildiğiniz üzere altı isim var hepsi adaylaştırılmak isteniyor bir biçimde bu altı isim için hangisi aday yada başkan olsa fark etmiyor kime sorsan hepsi bir zaten. Mehmet Çakın, Durmuş Yılmaz, Ali Erdoğan Muhammet Gür, Özkan Yalım ve nihayet Nurullah Cahan bu altı ismi bir matah gibi dayatıyor her parti içinde bir klik ve tabi bu Genel Merkezde edinilen ve yanlış bilgilendirdikleri çevreler eliyle gerçekleştirilmeye çalışılıyor.  Mesela Muhterem Kuruçay üzerinden MHP ile anlaşmayı deniyor Çakın neymiş efendim Kuruçay'ı başkan yardımcısı yapacaklarmış da MHP aday çıkarmayıverecekmiş. MHP'li sanki emir eri bir başkan yardımcılığının ki eminim o da park bahçeye bakan başkan yardımcılığı olur. Bir başkan yardımcılığı üzerinden bir siyasi partinin oylarının başka bir partiye üstelik siyasi düşünce bakımından bu kadar uzak iki parti iken dikiş tutar mı? Bilmem.

MHP'de başka bir siyaset eskisi Nurullah Cahan üzerinden bazı saçma sapan fantezileri dile getirenler de var ama merkez ilçe de il başkanı da bu konuda dik duruyor ve MHP'yi karıştırtmıyor bile dedikoduları keza en şeffaf süreç de MHP'de yürüyor diyebiliriz.

Nurullah Cahan'ın da Muhterem Kuruçay ve yeni ortakları üzerinden MHP içerisinde pazarlanmaya çalışıldığı konuşuluyor. Ortak aday edilmek bir yana Ak Partinin adayı yapılsa yine gönüllü oy vermez Ak Partililer Cahan'a ki denedik işte tekrar tekrar denemeye ne gerek var:? Hani müslüman aynı delikten iki kere ısırılmazdı. Hem madem böyle bir düşüncen var gelirsin üye olursun önce partiye ve partilinin ve yönetimin takdirini kazanırsan adaylaşır gidersin. Kendini bulunmaz hint kumaşı gibi pazarlar iken partiyi adaysız kalmış gibi algılatmak da neyin nesi? En belalı mahalleye gidip bu mahalle de delikanlı yokmuş benim bu mahallenin yeni delikanlısı diye nara atan görür mahalle delikanlılarının hışmını ve oturur yerine ki öyle de oldu oluyor.

Meral Akşener'i sırtından vuranlar son ihanetlerini de partiyi dağıtmanın üzerinde kurdular. Ayşegül Obalı yoktur belki ama Muhammet Gür peki bu planın içinde mi?

 Zafer Partisi üzerinden İyi Partiye operasyon yapıp zaten medyada estirilen parti dağılıyor algısından da yararlanarak İyi Partiyi boşaltabilecekleri iddiasıyla CHP'nin adayını belirlemeye kalkışan bir klik de var isimlerini de vererek anlatacağım erken ifşa olduğu için gerçekleşemeyen planı ve sonuçlarını da. Keza İyi Parti de partinin varlık sebebi olarak Gür'ün vekil veya başkan edilmesini görüyormuş gibi davranan ve Gür’ün adaylaşması adına her yol mubah gibi davranan Ayşegül Obalı'yı da kullanarak her yalanı söyleyen ve kendini pazarlayıp kendine piyasa oluşturmak isterken anında yalanlanıp rezil edilen Muhammet Gür'ün de her yalanını olduğu gibi yazacağım işin aslını da tabi. Başka operasyonlar da var yine partiyle partiliyle veya halkla hiç ilgisi olmayan ve bununla beraber altı ismin altısının da esasen bir olduğun u ortaya çıkaran.

Plan şu; önce İyi Partiden rezil kepaze edilerek kovulan iyi Parti eski merkez ilçe başkanı her işi şaibeli siyasetçi eskisi Hakan Savaş'ı Zafer Partisine il başkanı yapacaklar sonra da CHP'yi ikna edip CFR Yönetim kurulu üyesi ve eski merkez bankası başkanı olarak bilinen yani Ak Partinin en önemli bürokratlarından ve ayrıca Yahudilerin sözde vaat edilen topraklara sahip olması inancının tahakkuku için kurulan ve İsrail ve Yahudi dünyasının çıkarları için faaliyet gösterdiğini açıktan söyleyen bir Yahudi Kuruluşu olan CFR'de yönetim kurulu üyesi ayrıca eski MHP Milletvekili en son Akşener'i sırtından hançerlemişti şimdi CHP'den belediye başkanı adayı olacakmış ve Zafer Partisi de buna mukabil Uşak'tan aday çıkarmayarak CHP'ye destek olacakmış ki bu planın ilk evresi için ortam da çok müsait.

CHP'de daha çok İyi Parti sayesinde CHP'nin Banaz Belediye Meclisi üyesi olan Kürşat Ceylan ve yine İyi Parti kadrolarından gelip yedek beklerken meclis üyesi olan Eren Ceylan ile CHP dizayn edilecek İyi Partinin kurucu il başkanı Ali Kurt ve Hakan Savaş'lar İsmail Oskaylar aracılığıyla İyi Parti tabanının Zafer Partisine transferi organize edilecek ve İyi parti boşaltılarak Zafer Partisine konsolide edilecek. Tabi bu esnada Oskay'ın da etkisindeki bir klik Ayşegül Obalı'yı oyalayacak bütün siyasetini zaten Gür'ün adaylığına bağlamış gibi davranan Obalı'da yanlış yönlendirilecek ve böylece Zafer Partisi şehirde gündeme de getirilmiş olacak algılar yönetilerek sanki örneğin sekiz on bin oyun devşirildiği zannı oluşturulacak bu esna da CHP'den ansızın aday olarak ilan edilen Durmuş Yılmaz lehine çekildik deyiverip güya İyi Partinin oylarını finalde CHP'ye aktarmış olacaklar.

CHP'lilerin kafasını kurcalayan kiminle kazanırız? Sorusundan ziyade kiminle kazansak veya kazanamasak da iyi anlaşırız ve kim kazansa da kazanamasa da bırakıp gitmez?

İyi de kazansa bile seçimi CHP sadece kağıt üzerinde kazanmış olacak. Bu algı yöntemleri ile kapalı kapılar ardındaki pazarlık ve planları dayatarak seçim kazanan çete belediyeye sokmaz bile CHP'lileri zaten. Keza Durmuş Amca dedikleri ve kendi dalga geçtikleri adamı belediye başkanı yapmak isteyenler sizce Durmuş beye belediye başkanlığı yaptırırlar mı? Veya zaten bıraksak evini bulamayacak adam belediye başkanlığı yapabilir mi? CHP Tabi kimin umurunda. Nitekim kanal da bulmuşlar yalan değil yalan değil Zafer Partisini ikna da etmişler son dakika da uyansa da Ümit Özdağ ve hali hazırda plan rafa kalkmış gibi gözükse de veya Zafer Partisi Genel Merkezinin çekimser davrandığı gözlemleniyor olsa da.

Çete diye tabir ettiğimiz insanların çoğu Zafer Partisi Teşkilatlanmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Çolak ile arkadaş ve yakınlıkları var. Gerçekten de zor olmuyor Hakan Savaş'ı il başkanı yapınca İyi Partiden bine yakın kişinin geçeceğine inandırmaları Ali Çolak'ı. Tabi Muhammet Gür'de aday olmayıverecek bu arada ve İyi Parti güya kötü adaylarla seçime gitmeye mecbur kalacak ve zaten dağıttıkları parti belki de aday bile çıkartamayacak plana göre, bu arada İyi Parti'de İsmail Çavuş'un da bu plana içeriden destek sunacağı da gerekirse istifa edip Zafer Partisine finalde kendisinin de geçeceği de biliniyor ve tabi CHP Belediye Meclisi üyesi Eren Ceylan yanı sıra dolandırıcılıktan haklarında dava açılan CHP'nin ünlü müteahhitleri Ümit Akbel’ler ve pek tabi Asım Kalelioğlu ve eski Vekil Özkan Yalım'da alkışlayıvererek planın CHP'deki safhasını gerçekleştirecek yersen finalde. Tabi plan masa üstünde olduğu gibi gitmedi zaten ne Sivaslı'da zorladıkları kanal ne de Eşme'de Yılmaz Tozan istedikleri kadar inanmadı plana ve aklımda diyerek deneyip hemen rafa kaldırıldı da diyebiliriz.

Partilerin Genel Merkezleri beceriksiz kabiliyetsiz ve ütopik hayallere inanabilecek kadar saf insanlarla doluymuş meğer biz yeni öğreniyoruz.

Zafer Partisinin mevcut haliyle girdiği seçimlerde (yani yüzde iki oy aldıkları seçimlerde) gençlerin yarısının oyunu alabileceğine inanacak ve anket sonuçları paylaşabilecek  kadar kolay kandırılan ve halkı da buna inandırabileceğini sanan, anket şirketlerinin bile hem parasını alıp hem kandırabildiği birini bu Hakan Savaş'la yaşanması mümkün olmayan ütopik hayale inandırmak güç olmuyor malum çete açısından ve nitekim mevcut il başkanı Hasan Kırkalıoğlu ağabeyimizi ki kendisini sever sayarız görevden alınıyor yerine Hakan Savaş'ın ataması gerçekleşiyor.

Tabi tebliğ aşamasında bir sıkıntı yaşanıyor ve bir türlü Savaş istediği yetki belgesini alamıyor ama planı da uygulamaya koyuyorlar Banaz'da, Sivaslı'da ve nihayet Uşak'ta yapılan bir dizi toplantı ile CHP'yi ikna süreci bile yaşanıyor ve fakat CHP Genel Merkezinden plana sıcak bakılmıyor tabi Uşak Merkez İlçe Başkanı başta olmak üzere bir çok CHP Yöneticisi kendilerinden habersiz pişirilmeye kalkışılan bu aşın pişirilmesine izin vermiyor erken ifşa olup taban tepkiyle gündeme getirince.

Aday Adayları ve Parti yöneticileri kendilerine figüran rolü biçilmesine tepkili ve 2014 veya 2019'daki acı tecrübeleri yaşamak istemiyor?

Aynı Ali Erdoğan'ın 2014'te belediye başkanı adayı olmaya kalkıp erken ifşa olunca taban tepkisiyle rafa kaldırıldığı zamankine benzer bir süreç yaşandı. Aday adayı olan arkadaşların da yine tepkili olduğu madem kapalı kapılar ardında aday belirlenecek biz neden aday adayı olduk? Dalga mı geçiliyor bizimle şeklinde tepkili oldukları da bunun da planın rafa kalkmasında önemli bir etken olduğu biliniyor ki bana sorarsanız o plan zaten tutmazdı çünkü Durmuş Yılmaz ağzını ve başka taraflarını tutamayıp yaşlandığının emarelerini halk içinde ortaya koyar yine sahaya indirilirse ki inanın MHP'liler alay ediyor vekil adaylığı sürecinde iki veya üç araba doluşur bir köye giderdik köyde köylüyü bırakır bizimle tokalaşır karıştırırdı geldiği insanlarla köylüyü diyerek ve daha fazlasını söyleyerek.

CHP'de 2014 yerel seçimlerinin adayının yanında gezip sonra gecesine adayın aynada gündüz kendi kendine selam verdiğini şehrin en çok okunan gazetesinin çalışma ofisinde kahkahalar eşliğinde anlatırdı bize CHP Gençliği MHP'liler yine yaşanırken demezlerdi kol kırılır yen içinde kalır diye ama parti parti gezince arkadaş alay etmekte haklı hale geldiler. İnanın hele o Emre Karslı vardı şimdi Sevinç hanıma çok yakın gezen o anlata anlata bitiremezdi adayken kendi adaylarının dalgınlık ve unutkanlıklarını veya heyecan veya tedirginliklerini de. CHP Rezil olmak istiyorsa aday etsin yine Durmuş Yılmaz orada ve belli ki kullanıma çok müsait bizi ilgilendirmez tabi CHP'nin takdiri veya Zafer Partisinin takdiri deriz demokratça ve hukuk çerçevesinde yine eleştirilerimizi de görüp gözlemlediklerimizi de dile getiririz.

Plan rafa kalktı ama sonuçta bazı sonuçlar doğurdu ve doğuracak besbelli bakarsın artık Adliye'de veya emniyette bu kadar ortaya çıkmışken ilgilenebilir bu siyasi çeteyle.

Peki sonuç ne mi oldu? Plan doğal olarak Ali Çolak'ın ve CHP'de Durmuş Yılmaz'ı adaylaştırmaya çalışanların elinde bir bombaya dönüştü ve patladı patlayacak bana göre pek çoğu bu operasyon sebebiyle siyasi geleceğinden olacak. Tabi yaşayıp göreceğiz ama şu ana dek görünen plan CHP'de zaten hiç tutmadı ve konusu çoktan kapandı Zafer Partisinde de keza kapandı kapanacak gibi. Her şeye rağmen Zafer Partisinin Hakan Savaş'ı İl Başkanı yapabileceğini ve Durmuş Yılmaz'ı da CFR Yöneticisi olduğunu bile bile aday yapabileceğini bekleyen de var ki güya bina arıyorlarmış Zafer Partisine ne garip? Peki asıl bombaya gelelim kimlerin Durmuş Yılmaz'ın adaylığına evet dediğini destekler nitelikte bir perde arkası kulis bilgisi vereyim size. Ali Erdoğan Muhammet Gür Özkan Yalım ve Durmuş Yılmaz bir araya getirilmiş ve bu plan onların da oluru ile devreye konmuş ki Özkan Yalım Zafer Partisinden harcanmak istenen Hakan Savaş'ı Ankara bazında sahiplenen isim olarak zaten anılıyor. Aynı şekilde Muhammet Gür'ün de çevresinde bazı insanlara Durmuş Bey aday olursa ben olmayabilirim dediği de biliniyor. Ali Erdoğan'ı konuşmaya bile gerek duymuyorum Ona zaten Uşak Haber Merkezinin dışarıda olduğu bütün planlar uyar en başından beri ki zaten CHP Vekil Adayı yaptı halk verdi ağızlarının payını sonuç da ortada.

6 İsmin özellikle 5'inin yani Cahan dışındaki diğer beşlinin bu planda da birlikte hareket ettiğine neden bu kadar eminiz?

Bu arada şimdilerde Durmuş Yılmaz'ın CHP'den aday yapılmak istendiğini bilmiyormuş gibi davranan CHP Eski Milletvekili Özkan Yalımın da plandan önceden haberdar olduğundan da Hakan Savaş'ın Genel Merkezle ilişkisinde Özkan Yalım'ın da devrede olduğundan da birinci ağızlardan eminiz. Özkan Yalım geçmişte daha Prof. Dr. Haydar Baş Hocam Sağken BTP Genel Merkezi ile hep temas halinde idi bilirdik duyardık bu arada belirtelim bütün partilerin Genel Merkezleri ile az çok temas halinde olabileceğini biliyoruz zaten ki biz bu iddiaları CHP'li değil Zafer Partili ilgili ve yetkilileri tanık ederek ispatlayabileceğimiz için bu kadar açıktan yazabilme seviyesine erişiyoruz. Zaten kimse yalanlayamaz Uşak haber Merkezinin köşe yazılarını ve haberlerini biz mahkemeleri doğruluğuna emin edemeyeceğimiz şeyi yazmayız. Birine hırsız demişsek mesela elimizde çalarkenki görüntüsü bile olabilir hırsızlığını mahkeme önünde ispatla rezil edeceğimiz her türlü gereklilik de. Son olarak peki bütün bu planlarını Uşak kamuoyuna servis edenlerin asıl gayesi ne? Cevap veriyorum mevcut düzenin devamını sağlamak her şartta ve her şartta geçmişin hesabını sorabilecek kimselere belediyeyi kaptırmayıp öncelikle Çakın'ı bir şekilde başkanlık da tutmak. Önemli olan bu altı kişiden birinin başkan seçilmesi. Hangisinin adaylaşabildiğinin de çok önemi yok yani kendileri açısından..

Bir gazeteci olarak ve aynı zamanda sitemiz editörü olarak MHP Uşak İl Başkanına ve Merkez İlçe Başkanına takdir ve teşekkürümü iletiyorum

Bildiğiniz üzere gerek AKP'de gerekse İyi Parti veya CHP veya Zafer Partisinde ortak organizasyonlara imza attı eski fetö aparatları ile siyasetçi eskileri. Ancak bütün gayretlerine ve MHP'nin adını da saçma sapan tezviratlarda geçirmelerine rağmen MHP asla kendisini bu algı yöntemlerinde kullandırmadı. Daha geçtiğimiz gece Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu kardeşim ile birlikte ziyaret edip uzun süre sohbet ettiğimiz Ümit Arslan aynı kendisine referans olan MHP'li kardeşlerimiz veya ağabeylerimizin de dediği gibi ülkücü duruşu çok iyi temsil ediyor ve aday belirleme sürecinde çete etkisinden çıkarıyor partisini tamamen. Bunun için gerekirse resmi açıklamalar yapıyorlar sık sık ki bildiğiniz üzere gerek Muhammet Gür cephesinden ve gerekse Emine Yıldırım'a yakın olduğu sanılan bazı çevrelerden sanki adaylık teklif edilmiş gibi algı yönetimine matuf dedikodular ve haberler yayıldığı için Arslan açıklama yaptı ve kimseye adaylık teklifi etmediklerini ve kimseye adaylık teklifi etmeyeceklerini duyurdu ki çok doğru ve yerinde bir siyasi hamle idi kendisini ekibini ve partisini bu tarz çetevari oluşumların etkisinden koruduğu için tebrik ediyorum. Dilerim diğer partilerin il ilçe başkanlarına da örnek olur bu dik duruşu.