Fetullah Gülen den Özür Dilesem 7 Sülalemin Hayatı Değişir..İşte Vedat Ergin in Uşak ta Verdiği İfade.

İFADE VERDİLER

Mahkeme salonun küçük olması nedeniyle Atatürk Spor Salonu'na alınan karar duruşmasına 33 sanıktan Nuri ve Vedat Ergin kardeşlerin de aralarında bulunduğu 20'si katıldı. Sanıklar duruşma salonuna alındığında Nuri ve Vedat Ergin kardeşlerin etrafında jandarmalar etten duvar örüp, çevresiyle göz temasına bile izin vermedi. Bunun üzerine Vedat Ergin, mahkeme heyetine, "Rehin alınmış gibi oturtulduk. Psikolojimiz bozuluyor. Arkadaşlarımızı görmek istiyoruz" diye seslendi. Ergin'in bu talebi mahkeme tarafından reddedildi. Duruşma, saat 14.00'te savcının son iddialarını okumasıyla başladı.

İlk olarak sanıklardan Vedat Ergin savunması yaptı. 11 yıldır yargılandıklarına dikkati çeken Ergin, "Bu sürede iki defa mahkeme huzuruna çıktık. Tam savunmamızı yapmadan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldık. Uşak Adliyesi'nde Ağır Ceza ve Asliye Ceza Mahkemeleri'nde hakkımızda onlarca dava açıldı. Yüzünüzün cemalini görmedik" dedi.

Eskişehir Cezaevi'nde kaldıkları dönemde ağabeyi Nuri Ergin'in talimatıyla Afyonkarahisar Cezaevi'nde yatan Mustafa Duyar'ın öldürüldüğünü anlatan Vedat Ergin, "Aradan dört ay geçti, açık görüş sırasında ağabeyim ve bana suikast düzenlendi. 30 el mermi sıktılar. Ağabeyim, silahıyla karşılık verince saldıranlar kaçtı. Akabinde, cezaevi müdürü bizi Kartal Cezaevi'ne naklettirdi. Kartal Cezaevi'nde, dönemin cezaevleri müdürü Ali Suat Ertosun, bize 'Postu iyi kurtardınız' dedi. Uşak isyanında Ertosun'u başa oturtmalısınız. Bizlerin mimarı odur" diye konuştu. Ergin, daha sonra Uşak Cezaevi'ne nakledilmelerinden bahsetti.

"ALAATİN ÇAKICI'YA AĞABEY DEMEM"

"Fetullah Gülen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve devletten özür dilesem benim ve yedi sülalemin hayatı değişir" diyen Vedat Ergin, şunları söyledi:

"Alaattin Çakıcı'ya 'Ağabey' demem isteniyor ama demeyeceğim. Hayatımda ilk mermiyi Nejat ağabeyimi öldürenler için sıktım. Para için asla mermi sıkmadım. Sıktığım mermilerin hepsi intikam içindi. Mafya babası değilim. 8 kiralık katil Uşak Cezaevi'ne gönderildi. Bu kişileri falakaya yatırıp, bağırta bağırta bizi öldürmek istediklerini itiraf ettirdik. Bu mahkumların öncelikli hedefi bizi öldürmek, ardından da cenazemizi almaya gelen ailemizi katletmekti. Falaka olayından sonra, bu mahkumların cezaevinden başka bir cezaevine naklini talep ettik. Bu toplantıda dönemin Valisi Ayhan Çevik, Başsavcı Kürşat Kayral, alay komutanı ve cezaevi müdürü de vardı. Başsavcı halledemedi. 'Başınızın çaresine bakın' dedi. Bunun üzerine cezaeevini tek başıma rehin aldım. Devletimiz isteseydi, bu isyanı çıkartmazdı. Amacımız, başka cezaevlerinde yatan üç arkadışımızı Uşak'a getirtmekti. Uşak Cezaevi isyanı, 19 Aralık'ta devletin F tipi cezaevlerine yapacağı uygulamanın bir provasıdır. Uşak Cezaevi, prova hapishanesi olarak seçilmiştir" dedi.

Ergin'in ifadesinin uzaması üzerine diğer sanıklar tepki gösterdi. Bunun üzerine Vedat Ergin, ifadesine son verip, yerine oturdu.

"BENDEKİ CESARET KİMSEDE YOK"

İfadesine, "Bendeki ceseret kimsede yok" diye başlayan diğer sanık Nuri Ergin ise şöyle devam etti:

"Uşak isyanından önce, öncelikle Uşak Cezaevi'nin anatomisine bakmak lazım. Biz oraya geldiğimizde silah, cep telefonu, şiş, bütün mahkumlarda vardı. Mahkumlar gece koğuşlar arası gezmelerine çıkıyorlardı. Uşak Cezaevi isyanı başlamadan önce bize suikast düzenleyecek olan 8 kişi normalde çete suçlamasıyla Buca Cezaevi'ne gitmesi gerekirken Uşak'a getiriliyor. Biz de çeteysek neden Uşak'a gönderildik. Hayatımda bir defa hata yaptım. O da 1999 yılında Mustafa Duyar'ı Afyon Cezaevi'nde öldürtmekti. 19 yıldır cezaevindeyim. Buradaki sanıkların hiçbiri ile bağlantım yoktur. Buradaki mahkumların bu olayda hiçbir suçu yoktur. Tek suçlu benim. Bu 32 sanığa yazık, günah. En azından 25'inin cezaevi isyanında aktif rolü ve alakası bulunmuyor."

Duruşmaya bir süre ara verildi. İfadelerin alınmasına devam edileceği belirtildi.