Uşak bildiğiniz üzere FETÖ'nün merkez edinme ve Gülen denen hainin yerleşme planı yapmış olması sebebiyle FETÖ merkez edinemedikçe işleri geciktirilmiş, ne projeleri geliştirilmiş ne de Devlet ve özel sektör yatırımı da doğru dürüst gelmemiş yetim çocuk muamelesi gören bir şehir olarak yıllardır hem siyasette hem de bürokrasi de vasatı yaşıyor. Halktan insanlar şehrin vitrininde hiç kalmadı ve vitrin de zaten halkın umurunda değil. Hal böyle olunca geri kaldık bir Denizli'ye Afyonkarahisar’a göre bile. Denizli'nin de çıktı iyi kötü diker söker milletvekili Afyon’ dan da keza. İş bilir milletvekilleri hatta Bakanları bile oldu komşu illerin ama Uşak’ın Mehmet Topaç ve Hasan Karakaya’dan sonra iz bırakan milletvekili olmadı. Hiç Uğur Serdaroğlu’su da olmadı mesela Orhan Erdoğmuş’da yetişmedi nedense. Neden olacak kabiliyetli insanları her sahada cemaatlere ram olmadı diye düşman belledi FETÖ ve hepsi de organize kumpaslar ile yalnızlaştırıldı. Hazim Sesli gibi olmayana fırsat verilmedi o da yönetimine biz gelmeden bu şehre hizmet gelmez biz geleceğiz o zaman uçabilir derdi açıkça bazen ve istemezdi engel olurlardı hep Uşak OSB’ye gelmek isteyen yatırımcıya. Kamu kurumsallığı zirvede holding yada şirketlere fabrika kurmak istediklerinde engel oldular? Bilseniz tabii biz o günden beridir takipteyiz Valiler anlamında da zaten doğruya doğru Kayhan Kavas’tan sonra hep vasat geçti diyebiliriz son ikisi hariç ki inşallah şimdiki Valimiz Dr. Naci Aktaş, bence önceki Valimiz Dr.Turan Ergün'ün şehir için açtığı çığırı ve Valilik vakarını kaybetmeden halka açarak yaşattığı şeffaflığı çok daha ileriye taşıyacak gibi duruyor ve Turan Valimizi aratmadığı gibi çıtayı yeniden Kayhan Valiye hatta bir üste taşıyacak gibi bunu belirteyim öncelikle ve şimdiki daire amirlerinin genel olarak iyi yönde değiştiğini de pekala söyleyebilirim Adliye ve diğer kurumlar da 2010 veya -11ler veya -14ler deki etkisi yok siyasetin epey azaldı bunu da söylemeliyim.
Sayın Valimiz Dr. Naci Aktaş’ın atandığına dair haber ajanslara düşer düşmez Uşak'ta gazetecilik faaliyeti yürüten ve şehrin en çok okunan ve güvenilen gazete kurumunda Genel yayın yönetmeni olan bir gazeteci ve köşe yazarı olarak daha gelmeden hem internet üzerinden hem de geçmişte görev yaptığı yerler üzerinden araştırma imkanı buldum. Ankara'nın Etimesgut Kaymakamı idi malumunuz Allah öyle bir kader tecelli ettirdi ki bizzat kaymakamlık da beraber çalıştığı insanlardan methini duyduk. Tam Devlet adamıdır ve inisiyatif alması gerekince çekinmez ve zaten her işi meydandadır dediler özetle. Tabi sevinmiştim ve gelir gelmez de ilk davetine bizzat icabet ettim hakkında o gelmeden epey bilgi edindiğim Sayın Vali'yi bizzat tanımayı istiyordum nitekim daha ikinci toplantıdan sonra görüşme talep ettim tamam ayarlayalım demişti biz Valilik binasından çıkmadan seslendiler Valilik özel kalemindeki arkadaşlarımız sağ olsunlar neyse döndük tabi memnuniyet ile ve kısa da olsa baş başa da görüştük. Göreve geleli her ay basını çağırıp bilgiler aktarıyor basına ve varsa sorularını cevaplıyor basının onları dikkatle dinleyip gözleyerek tabi verdiği değeri de hissettirerek Devlet büyüğü vakarı ile Valilik personeli çok memnun ve bugüne dek ziyaretine gittiği işletme yada kurumlar da hep memnun. Hem işi sıkı tutuyor hem şeffaf hem ulaşılabilir üstelik mütevazı da vatandaş daha ne istesin böyle Vali buldu da. Keza vatandaş sadece Sayın Valimizden değil Vali yardımcıları başta olmak üzere Valilik personelinden genel bir memnuniyet var. Valilikten çıkan rastgele insanları durdurur sorar iseniz vatandaşa anlarsınız dediğimi nüfus işleri de dahil Valilik binasındaki kurumlardan memnuniyeti had safhada şu günlerde. Vatandaşı gerçekten anlamaya ve hemen çözüme sevk etmeye dönük gerçekçi samimi ve şeffaf bir yaklaşım içindeki nazik bürokrat ve memurlar ve kendileri de mutlular.
Valilik değil sadece emin ellerde diyebileceğimiz kurum her ne kadar gitmek istiyormuş gibi dedikodular kulağımıza gelse de il emniyet müdürümüz de çok net duruşa sahip tam bir bürokrat. Hele bir garnizon komutanımız var her şeyi ile mükemmel bir insan ve asker diyebilirim kesinlikle ki bir kez tanıyıp sohbetine katılan hemen doğrular söylediğimi o kadar bariz komutanımızın insanlığı. Zaten Deniz Albay gibi bir yardımcısı var ona çok iş düşürmeyen ikisini de personel de seviyor asker de ve konu komşu bakkalın bile dilinde iyilikleri. İnsanlar doğru anlaşılacağına ve adaletin yerini bulacağına inanmak istiyor sadece ki çoğu kez bize gelen mağdur insanlar evvela onları dinlediğimiz için teşekkür ederek hiç bir kuruma sesini duyuramadıklarından dertleniyor. İl Milli Eğitim de işler fena gitmiyor ama kurum kaldıramadığı ahlaksızlığı bizim aracılığımız ile kustu ve bizi haber sebebiyle alkışladı ama herkes biliyor ki siyaset konuyu alel usul kapatmaya çalışıyor. Yalan olsa zaten bizi topa tutarlar selam vermezlerdi hepsi de biliyor bütün personel toplum ahlakına uymayan davranışları daire çalışanından çekinmeden sergileyenlerin o görevi derhal terk etmesi gerektiğini. Soruşturma sürüyor ama milli eğitim binası kurumunu oluşturan personelin ahlaksızlık ve yozluğa yobazlığa iftira ve çirkeflikle işin içinden çıkma çabasına geçit vermeyeceği net ortaya çıktı hep beraber imtihan gibi yaşadığımız gelişmede. Aynı kurumda ast üst ilişkisi varken ve taraflar evliyken bir ilişkiyi yadırgadı ve kabul de görmedi . Nitekim kimse de tarafları sahiplenmedi çünkü yüzleşti herkes gerçekle. Herkes biliyordu daha önce haklarında dedikodu çıkan iki personelin zulada buluşup arabaya baş başa binip gitmeleri izah edilemez idi ve münasebetsizce idi. Bu da bizzat tanıdığım ve tanımaktan onur duyduğum iyi bir bürokrat hizmeti vermek niyetinde iyi bir insan olduğuna ve süresi dolunca hoş sada bırakmış olarak kurumca uğurlanarak gideceğine emin olduğum il milli eğitim müdürümüz Halil Yücel başta olmak üzere bütün milli eğitim idareci ve personelinin kendi masumiyet karinesi idi.
Başlıkta adı geçip yazımda geçirmediğim kurumlarımız ve idarecilerine dair yazmaya devam edeceğim ve şehrin bürokratik ve siyasi fotoğrafını da çekmiş olacağım. Kent konseyi başkanından Başsavcılığa Barodan ticaret odalarına protokolü oluşturan kurumlara dair yazıya devam edeceğim.