Ekrem İmamoğlu’nu savunmak akla da bilime de ahlaka da mugayirdir. Şu aşama da zira suçlayan Savcılar ve Hakimler nezdinde Devlet ve suçlamalar yüz kızartıcı
Bu fırsatçılık Devlet düşmanlığı körükleme pahasına CHP’ye yakışmadı!
Hatırlayın Ekmeleddin İhsanoğlu kimin önermesiyle adaylaştırılmıştı? Tabii ki Devlet Bahçeli’nin, biz olmaz bu adamı kimse tanımıyor hem bu siyasal İslamcıya ne MHP ne de CHP tabanı gönüllü oy vermez zira iki partinin de tabanı ağırlıklı olarak Türk Milliyetçisi ve dolayısıyla Siyasal başka deyişle CİA’sal İslamcılara karşıdır demiştik tabi bizi dinlemedi Kemal Kılıçdaroğlu ve ismini söyleyemeye söyleyemeye adaylaştırdılar, sonuç malumunuz. Sonraki seçimler öncesi İnce aday adayı idi ve artık Erdoğan’cı ve AKP’li olduğunu gizlemeyen Bahçeli’nin gizliden destek attığı konuşuluyordu. Kemal bey bir TV programında isim vermeden Cumhurbaşkanı adayımız belli zaten ve seçimleri kesin kazanacağız demişti. Adayın ismini vermem ama tarif edeyim her şeyden evvel hem dindar hem de Atatürk’çü bir Cumhurbaşkanı adayımız var demişti ve akademik kariyeri de var demişti ekibi ve saygınlığı da var ve bizi Esad başta olmak üzere komşularımız ile barıştırabilecek bir siyasi karşılığı ve uluslararası itibarı da var demişti. Ayrıca ismini vermeyeceğim ama kamuoyunda ismi de bilinen birisi de demişti o tarifte. Biz tabi çok sevinmiştik bu tarife uyan kim olursa olsun bu seçim alınır demiştik ve desteklemiştik Kemal beyi. Muharrem İnce’de bu tarifin kendisine uymadığını bildiği için köyüne dönmüş ve eşofmanlarını dahi çekmişti. Kendisi ne dindardı çünkü ne de gerçek anlamda bir Atatürk’çüydü ve aday yapılsa sadece dolgu malzemesi olurdu. Nitekim adaylığı açıklanınca çok şaşırdığını bizzat kendisi ifade etmişti. Kemal bey tarif ettiği adayın ismi yerine Gel buraya Muharrem deyip küçümseyerek İnce’nin adını açıklamıştı. Kaybetmek üzere sadece AKP iktidarı ve Erdoğan’a meşruiyet vermek adına adaylaştırıldığı baştan belliydi İnce’nin. Nitekim kaybetmesi için de ne mümkünse yaptılar elbirlik ve İnce de adayken bir kere bile kuruluş felsefesi dememiş ve aynı sistemin verdiği hakları ben de kullanacağım tabi millet verdi o hakları deyip tek adam sistemini kutsayıvermişti usulca ve usulünce. Sonra da malum sakın aday olma kaybedersin dediğimiz Kemal Kılıçdaroğlu kendini feda etmişti ve kendini aday diye ilan edivermişti. Biz tabi tıpış tıpış destek verdik oy da verdim şahsen iki turda da kaybedeceğini de bile bile ve sonuç ortada.
Şimdi ortada seçim yok olasılığı bile yok ki normalleşme sürecindeydik malum birdenbire İmamoğlu’nu adaylaştırma hevesi peydah oldu CHP’nin yeni genel başkanı Ekrem İmamoğlu’nda yahu ne oluyor nereden icab etti aday belirlemek? Şimdi ne zamanı ne yeri ne sırası? Diyorduk ki bir operasyon yapıldı İmamoğlu’na ve süreci hepimiz izliyoruz şu günlerde. Kimi diyor ki operasyonu haber aldılar da o yüzden adaylaştırmak istedi CHP kimi de diyor ki Özgür Özel ve Erdoğan anlaştı operasyonla bir taşta iki kuş vurulacak hem Mansur Yavaş’tan hem de Ekrem İmamoğlu’ndan kurtulunacak önce ve Özgür Özel’in önce genel başkanlığı meşrulaştırılacak ardından da aynı Kemal bey gibi Özgür Özel adaylaştırılacak ve erken seçim kararı alınıp Erdoğan yeniden seçtirilecek. Senaryo çok tabi ama neredeyse hiç kimse Devletin siyasetten bağımsız bu operasyonu yaptığına ve artık AKP, CHP, MHP adı neyse parti ayırmaksızın yolsuzluk yapan bütün belediye başkanlarına operasyon yapılıp siyasette bir temizliğe gidileceği olasılığını düşünmedi bizden başka. Biz belki çok iyimserizdir belki ama gerçekten böyle olsun istiyoruz inşallah Devletimiz uyanmıştır ve siyasetin değil de Devletin ve milletin hayrına operasyonların startı anlamına gelmektedir bu operasyon ve diliyoruz ki Devleti soyanlardan soyduklarını geri alacaktır Türk Yargısı tüyü bitmedik yetimin hakkının hesabını soracaktır siyasetçiye.
Nihayetinde Ekrem İmamoğlu şu anda hapiste ve gün geçtikçe Savcının elinin güçlü olduğuna ve İmamoğlu’nun yıllarca cezaevinde kalmasına sebep olabilecek suçlara bulaştığına olan inancımız artıyor. Keza biz zaten hiç güvenemedik Ekrem İmamoğlu’na şahsen aday olsa Devlet de kabul etse bütün cehaletine ve diplomasızlığına rağmen ben şahsen oy vermem. Gerekirse sandığa gitmem yine de oy vermem ki İnce adayken gitmedim sandığa gitmeyebiliyorum enayi yerine konduğumuza ve bir kayıkçı kavgasına danışıklı dövüşe tanık olduğumuza emin olunca. Erdoğan ve İmamoğlu ikisi aday olsa gitmem sandığa hayatım boyunca Erdoğan veya AKP’ye veya başka bir siyasal İslamcıya oy vermemiş birisi olarak İmamoğlu ile Erdoğan’ı birbirinden ayrı ya da farklı da görmediğimi hep söyledim yine söylüyorum . İmamoğlu bana göre Erdoğan’ın CHP’deki versiyonu sadece. Yalım’ın da mesela İmamoğlu ve Özgür Özel’in de AKP’de siyaset yapması gerektiğini düşünmekteyim. Oraya yakışıyorlar çünkü bu halleri ile.
Konuya dönersek İmamoğlu hali hazırda bir hırsız zanlısı ki kamu malından çalmak bize göre yüz kızartıcı suçtur Türkün töresinde bu vardır. Daha İslam Peygamberi iki cihan serveri ve Rahmetellil Alemin (sav) yeryüzünü şereflendirmeden yani dünya İslam ölçülerinden bihaber iken Devlet malı Oğuz Kağan’ca Bilge Kağan’ca yetim hakkı diye tarif edilmiş ve yiyen lanetlenmiştir Türk töresinde yüz kızartıcı suç olarak öğretilmiştir. Hal bu iken yargı sonunda masum çıkacağına emin de olsak ki be emin değilim ayrı konu yargı önünde aklanıp masum olduğunu ispat etmedikçe İmamoğlu savunulacak birisi değildir. Avukatları savunsun diyeceğim ama onlar da savunmuyor siyaset yapıyor. Hiç İmamoğlu’nun masum olduğunu söyleyip suçlamaları çürütmeye dönük konuşan yok hatta suçlamaları muhatap bile almıyorlar yersen varsa yoksa siyaset ve varsa yoksa tek İmamoğlu’mu çaldı AKP’liler de çaldı demek. Sanki AKP çalınca CHP’lilere de mübah hale gelmiş oluyor.
AKP’liye de sorulsun çaldıysa çaldığı CHP’liye de veya partisi olmadığı halde çalabilene de ki partisi olmayana çaldırmıyorlar gördüğüm kadarıyla. Keza İmamoğlu’na şaibeyle bakmak için mal varlığına göz atmak bile yeterliydi zaten. Mansur Yavaş bütün kamuoyu araştırmaları ve anketlerde açık ara birinci çıkarken ve o da CHP’li iken üstelik İmamoğlu’nun aksine başkanlık yapmam seçilirsem kuruluş ayarlarına hiç değilse parlamenter sisteme döndürürüm ülkeyi dediği halde neden İmamoğlu’nu alternatifsiz tek aday diye dayatıyor şimdi bu CHP akıl alır iş mi? Değil tabi akıl ve bilim neyi emreder? Kim tek adam sistemiyle değil de halk iradesiyle yöneteceğim derse onunla olmayı emreder kiminle seçim kazanılacaksa onu aday yapmayı emreder akıl ve bilim.
Demokrasinin gereği nedir halkın iradesine saygı duymaktır halk iradesi ortada ama halk aciz ve çaresizlik içinde savruluyor Erdoğan gitsin de kim gelirse gelsin diyen kitleler çok kolay dönüştürülebiliyor isimler üzerinde ve nasılsa seçim kazanmak değil esas dert belli ki. Tıpkı önceki seçimlerde olduğu gibi AKP’nin tiyatrosundan rol çalabilmek ve AKP’nin meşruiyetini ve iktidarının devamını sağlamak besbelli ama bu sefer bence kazın ayağı başka ve bu sefer milletin kaderini milletin azim ve kararlılığı belirleyecek. Bu sefer millet kendisine dayatılan kaderleri yırtıp atacak ve kendi kaderini kendi iradesiyle tayin edecek yani bu sefer MİLLİ İRADE galebe çalacak inşallah….