2013-2014 Eğitim öğretim yılının çözüm bekleyen sorunlarla bitirildiğini ifade eden Karaca, Milli Eğitim Bakanlığının, baskılara, sürgünlere ve haksızlıklara son vermesi gerektiğini belirterek, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ile ilgili açıklamalarda bulundu. Karaca, konuşmasının devamında; eğitimi paralı hale getirdiği, eğitim yöneticiliğini kapı kulluğuna dönüştürdüğü, siyasal kadrolaşmayı olağan hale getirdiği, 4+4+4 ile velileri, öğretmenleri mağdur ettiği, 4-c`li taşeron, ücretli çalışmayı yaygınlaştırdığı, demokratik, bilimsel, laik eğitimi tamamen ortadan kaldıracak uygulamaları hayata geçirdiği, eğitim emekçilerinin mesleğini itibarsızlaştırdığı ve eğitim emekçilerini yıldırmaya çalıştığı ile ilgili suçlamalarda bulunarak yaşanan sorunlarla ilgili olarak mücadelelerinin devam edeceğini kaydetti.
Öğrenci Ve Velilerin Mağduriyetleri Devam Ediyor
Eğitim Sen Uşak Şube Başkanı Burak Yavaş ise, okullarda giderek artan fiziki donanım ve altyapı sorunları, kalabalık sınıflar, ikili eğitim, taşımalı eğitim, zorunlu ve “zorunlu seçmeli” din dersi dayatmaları, eğitim müfredatında piyasacı ve dini içerikli söylemlerin artması gibi pek çok sorunun artarak devam ettiğini ifade ettiği konuşmasında; “AKP hükümeti, Türkiye gibi farklı inanç gruplarının, dinlerin, mezheplerin olduğu çok dilli ve çok inançlı bir toplumda din eğitimini devlet tekeline alarak "tek din, tek mezhep" anlayışıyla tüm topluma dayatmayı sürdürmektedir. Zorunlu ve zorunlu seçmeli din derslerinin kaldırılması, farklı dil, kültür ve inançlara yaşam alanları yaratılması yönündeki talepler güncelliğini korumaktadır. Okullarda ve diğer eğitim kurumlarında yıllardır üvey evlat muamelesi gören ve iş tanımı hala yapılmayan yardımcı hizmetlilerin, kadro bekleyen 4-c`li çalışanlar ve taşeron işçilerin, memur ve teknik personelin sorunları, üniversitelerde yaşanan soruşturma ve görevden almalar, her geçen gün artan akademik, idari sorunlar eğitim sistemini büyük bir sorun yumağı haline gelmiştir” diyerek öğrenci ve velilerin mağduriyetlerinin devam ettiğini söyledi.
Eğitim yöneticilerinin Ak Parti tarafından siyasal referanslarla doldurulduğunun altını çizen Yavaş; “Bunun için bir süredir yandaş sendika ile paralel planlamalar yapmaktadır. Bakanlığın eğitim yöneticilerini belirlerken doğrudan "torpil" kelimesini çağrıştıran sözlü sınav uygulamasını getirmesi, eğitim yöneticilerinin yüzde 60 üst düzey yöneticiler, yüzde 40 sınırlı sayıda eğitim bileşenin vereceği puanlar üzeriden belirlemek istemesi kabul edilemez. Eğitim yöneticileri belirlenirken bilimsel, objektif kriterler ve liyakat ilkesi temel alınmalı, hiç kimse inancı, kimliği ya da sendikal aidiyeti üzerinden ayrımcı bir uygulamaya tabi tutulmamalıdır” dedi.
En temel sendikal faaliyetlerin bile suç sayıldığı, örgütlenme ve ifade özgürlüğünü önemseyen, savaşlar karşısında barışı savunmanın, şiddete ve linç girişimlerine karşı çıkarak demokratik tepkilerini gösteren üye ve yöneticilerimizin son derece keyfi gerekçelerle baskı altına alınması, hangi "ileri demokrasi" anlayışına, hangi adalete, hangi hukuka sığıyor diye merak ettiklerini belirten Burak Yavaş, eğitim sisteminin bir yandan değiştirilirken diğer yandan da bazılarının ise boyun eğmez zorunda bırakılmasının tesadüf olmadığını söyledi.
Taleplerini İfade Ettiler
İlke ve değerlerinden vazgeçmeyeceklerini belirten Yavaş; “2013-2014 eğitim öğretim yılı sonunda eğitimin, eğitim ve bilim emekçilerin yaşadığı sorunları ve çözüm önerilerini tartışmak yerine, sendikamıza yönelik baskı, soruşturma ve sürgünlerin tartışılıyor olmasının tek sorumlusu eğitim sistemini sorunlarıyla baş başa bırakan Milli Eğitim Bakanlığı`dır” şeklinde konuştu. Yavaş; “Üye ve yöneticilerimize yönelik olarak başlatılan "Cadı Avı"na son verilmeli, tüm soruşturma, sürgün ve cezalar iptal edilmelidir. Yıllardır ülkenin dört bir yanında fedakârca çalışan eğitim emekçilerinin ekonomik sorunları ve çalışma koşulları düzeltilmelidir. Eğitimde her türden angaryaya, esnek ve performansa dayalı çalışma uygulamalarına son verilmesini, son olarak rehber öğretmenlik alanında olduğu gibi, yeni hak gaspları anlamına gelen bütün düzenlemelerin geri çekilmesini talep ediyoruz” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Açıklamanın ardından Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca ile Eğitim Sen Uşak Şube Başkanı Burak Yavaş, Uşak Milli Eğitim Müdürü Bülent Şahin’i makamında ziyaret ederek sorunlarını dile getirdiler.
Eğitim Sen akşam da Atatürk Kültür Merkezi'nde bir tiyatro gösterisi organize ederek katılımcılara güzel bir gece yaşattı. Burada konuşan Kamuran Karaca, böyle gençlerle gurur duyduğunu ve Eğitim Sen olarak etkinliklerinin ve mücadelelerinin devam edeceğini söyledi.
Haber - Foto: Muhammet Ali Bektaş
Eğitim Sen, Milli Eğitim Binası Önünde Açıklama Yaptı!
Eğitim Sen, Milli Eğitim Binası Önünde Açıklama Yaptı!
Uşak Haber Merkezi EditorEğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca’nın yaptığı basın açıklamasında, bitirilen eğitim döneminin acil çözüm bekleyen sorunlarla sona erdiğini ifade etti. Karaca, açıklamasının ardından Uşak Milli Eğitim Müdürü Bülent Şahin’i makamında ziyaret etti.
Yorumlar
öğretmen 10 Yıl Önce
uşak mebi kınıyorum nasıl izin veriyorsunuz orada açıklama yapmayı. her önüne gelen orada açıklama yaparsa olur mu.
HALİL İBRAHİM 10 Yıl Önce
lice olaylarında lice halkının yanındayız diye açıklama yapan eğitim sen genelbaşkanı ;keşke hdp-dtp uşak il başkanlarınada ziyarette bulunsaydı. öğretmenlerden çok onların hakkkını savunuyorlar çünkü.