Bildiğiniz üzere öteden beri zaman zaman şehrin tek holdingi ve aslında göze pek çarpamadığı için pek farkında olunmayan Şehrin çok önemli bir değeri olan UMPAŞ ile ilgili haberlere yer vermekteyiz. Ve maalesef genellikle hiçte yapmak istemeyeceğimiz haberleri üzülerek haber yapmaktayız. Genel olarak hissedarların haklarını alamayışı ve UMPAŞ'a güvenip para yatırdığı için mağdur edilen insanların yaşadığı mağduriyetleri ve maalesef usulsüzlük ve yolsuzlukları haber yapmak durumunda kaldık maalesef. İnanın haber yaptıklarımız özellikle yolsuzluklar ve müsriflik ile ilgili bildiklerimizin belki de 5'te 1'i bile değil üstelik maalesef. Marka değeri zarar görmesin diye veya iyi niyetle kullanıldığını düşündüğümüz insanların yakınları da zarar görmesin diye haberleştirmediğimiz o kadar çok konu var ki. Daha açık yazayım mesela UMPAŞ'ın mevcut yönetim kurulu başkanı Enver Dağdagül nasıl etti etti fabrikayı çalışamaz hale getirdi, nasıl etti etti bazı mal varlıklarını bedavadan az pahalıya adeta peşkeş çekercesine sattı. Dışarıdan bakınca milyonlarca dolarlık rant dönmüş çok belli o zaman Enver Dağdagül'ün de milyonları vurmuş olması lazım ama iddia o ki adam kendi de batmış ve iddia o ki babası rahmetliden kalan mülkler de UMPAŞ Borçları sebebiyle hacizli imiş. İyi de o zaman Enver Dağdagül bu işten ne öğrendi? İnanın bilen yok kendisinin de bir şey bildiğini de sanmıyorum. Ama herkesten ve özellikle bizden ve bizimle beraber hareket ettiği bilinen insanlardan kaçışından ve sağlık sorunlarına hatta yürüyemiyor olmasına rağmen UMPAŞ' yönetim kurulu başkanlığı için hala hırsla çalışmasından anlaşılan o ki durum sandığımızdan bile vahim veya bilmediğimiz çok şey var daha bilsek belki de midemizin kaldırmayacağı. Babası rahmetli demişken inanın tanımayı çok isterdim o insanı. Bir insana hiç kimse mi kötü demez arkadaş? Umpaş Yönetim Kurulu Başkanı adayı olmayı düşündüğüm ve yola çıkmadan enine boyuna hesap ettiğim süreçte Onlarca insan ile görüştüm çoğu Nafiz Dağdagül ün kendisini sağlığında bizzat tanımış görüştüğüm herkes saygıyla sevgiyle bahsetti. İnanın sırf böyle izzetli yaşamış bir insanın oğulları olduğu için bile ileri gitmek istemedik bu Dağdagül ailesinin içinde bulunduğu perişanlığı ve pisliği meydana koyma hususunda. Mümin adam gidince çocuklarıma neden dur demediniz de diyebilir varınca ruzi mahşerde, neden ileri gittiniz? Diye kızadabilir denge sonuçta bu ve biz hesabını Allaha ve has kullarına veremeyeceğimiz bir fiili yapmaktan her daim Allaha sığınan insanlarız. Haksızlığa isyanımız herkesçe bilinir ve herkesçe bilinir çevremizden kimsenin birine haksızlık etmesine izin vermediğimiz gibi çevremizde hak mücadelesi verenlere de destek olduğumuzu. Kendimiz de kimseye haddi aşmak ya da haksızlık etmek istemeyiz.
Netice de üst paragrafta aktardığım ve benzeri sebepler ile özellikle adaylık düşüncesi oluştuktan sonra bizzat Dağdagül'ün yönetim kurulunda yer almış ve yönetimde yer aldığı dönemde meydana gelen hukuksuzluklara tanık olmuş hissedarların anlattığı bir sürü usulsüzlük ve hukuksuzluğu duymazdan geldik ve haberleştirmedik. Yine bizzat UMPAŞ'ın yıllardır alacağını alamayan ama avukatlığını bırakmayan Avukatından dinlediklerimizi yazsak inanın sokağa çıkacak yüzleri kalmayabilirdi mevcut UMPAŞ Yöneticisi arkadaşların ama biz sırf basın gücünü kullanarak UMPAŞ'ın başına gelmeye çalışıyorlar derler diye haberleştirmedik. İnanmayacaksınız bir şey söyleyeceğim ben de inanamadım ama soruşturma başlatılmış şu anda soruşturuluyor Devletçe konu ve bazı sahte oyların genel kurulda kullanıldığına ilişkin ve içeriden görüştüğümüz Enver Dağdagül'ün en güvendiği insan diye kendini tanıtan ve bizden KAP Listesini vermek için açıkça para isteyen arkadaşa göre çıplak gözle bile farkedilebilecek şekilde sahte oylar olduğunu söyledi ofisimizi ziyaretinde. Daha neler var içeriden sızan bilseniz ama biz hiç birini haberleştirmedik ki nerdeyse sadece UMPAŞ hissedarları ve emekçilerinin okuyacağı bir makale olmasına rağmen burada da ileri gitmeyeceğim ve olayın vehametini anlamanız bakımından bu kadarını yeterli göreceğim. Sadece burada yazdıklarımın her birini bir ayrı manşetle haberleştirdiğimizi düşünsenize.
Gelelim Umpaş genel kurulunda aday olduğumun ilanı meselesine. Evet ilan ediyorum UMPAŞ Yönetim kurulu başkanlığına adayım bilamecbur. Bilamecbur diyorum çünkü başka çare yok. Göz göre göre UMPAŞ'ın geride kalan mal varlığının da yine peşkeş diyebileceğimiz yöntem ve pahalar ile savurmalarına izin vermeyeceksek ki hiç birimiz buna meydan ve fırsat vermek istemeyiz. O halde ne yapmak gerekiyorsa yapmaya hazır olmalıyız. Bizim üzerimize düşen vazife bu güne dek yazıp söylemekti bunu da fazlasıyla yerine getirdik UMPAŞ'a ve Seranova'ya ve marka değerlerine minimum zararla ve marka değerlerini yükseltmeye dönük cümleleri de haberlerin içinde belirterek. Mesela Seramik üretiminde kalitede öncü bir marka olduğunu bir çok haberimizde belirttik. Umpaş'ta birikimlerini kaptıran gurbetçilerin ahının ve duasının olduğunu ve burada yapılacak bir yolsuzluğun kamu malı gibi değerlendirilebileceğini her fırsatta belirterek UMPAŞ'a yağma Hasanın böreği muamelesi yapanları ikaz ve irşad etmeye çalıştık pek sözümüzü dinletemesekte. İyi de bu vazifeyi ifaya devam etseydin? Diyeceksiniz inanın mecbur kalmasam zaten adaylığa soyunmazdım. Samimiyetim ile söylüyorum mesai ayıracak olursam gazetecilik dışında bir işe ihtiyacım olsa faraza Karma OSB'ye gider deri işine girerim. Tabaklıktaki başarım geçmişte tescillidir keza kendim zaten deri teknikeriyim. İnanın holdinge ayırmayı planladığımız mesaiyi ekipçe gitsek bir deri fabrikasına ayırsak orada da ses getiren işlere imza atmamız çok zamanımızı almaz. Ama biz uzun yıllardır haksızlığa uğramış mağdur gazeteciler olarak siyasi bir kavganın içinde bulmuştuk kendimizi ve sona geldik sulhu da sağlamak üzereyiz ve artık boş vaktim var ve bu boş vakti UMPAŞ Ortakları ve Umpaş'ı var edenler ve yaşasın isteyenler, sende bu liyakat ve kaabiliyet var diye inanarak yetkilendirip fırsat sunarsa. Gazeteciliğin yanı sıra UMPAŞ'ı da başta oluşturacağım yönetim olmak üzere hep beraber yönetebileceğime eminim. Zaten sektörün önü çok açık ve aklı başında birisi gelse gitse işinin başına ve ilgilense sistem kurulu olduğu için işlemesi hiçte zor olmayacak.
Yola çıkmadan önce Baro Başkanımız Avukat Emin Coşkun ile görüştüm kendisi zaten UMPAŞ'ın şehrin bir değeri olduğunun farkında ve şehrin değerleri uğuruna verdiğimiz her savaşta yanımızda yer almış yıllardır da merhaba dediğimiz bir arkadaşımız hatta arkadaştan öte kardeşimiz sağolsun yardımcı oldu bize hukuken bilabedel ve bundan sonraki süreçte de her türlü desteği sağlama noktasında söz aldım kendisinden UMPAŞ'ın hukuken kurtarılamayacak hiç bir şeyinin olmadığını söyledi bana ve cesaretlendirdi sağolsun sen kendin geçer ilgilenirsen çok harika olur dedi.. Yine şimdilik ismini açıklamayacağım bir Mali Müşavir arkadaştan da destek aldım oda cesaretlendirdi. Sonrasında yine adayım demeden UMPAŞ Hissedarları ile görüştüm "Ben aday olmayı planlıyorum ama benden iyi yapacak iştahlı biri denk gelir veya çıkarsa da destek olup kendim bu plana dahil olmayadabilirim" dedim görüştüğüm herkese ama görüştüğüm herkes zaten taliplinin olmadığını ve korktuklarını söyledi açıkça. Kiminle konuşsam önce aman bulaşma iyi adını kötü ederler, dürüst adını lekeletme dedi ilk önce. Tabi beni iyice tanımayınca ve ne kadar ince eleyip sıkı dokuyarak işin içine girdiğimi de bilmeyince insanlar haklı olarak korkuyor bir iyi insanı ve iyi namı daha öldürmekten. Ama konuştukça ve ne yaptığımın farkında olduğumu anladıkça herkes yap madem sen bu işi biz destek olalım dedi. Bu güne dek görüşüp destek istediğim hiç kimse olmaz demedi yemin ederim. Biz zaten işçilerin ve idari personelin isteği ile özellikle işçilerin içindeki arkadaşlarımın ısrarı ile bu iş için kolları sıvadık onlarda sağolsunlar hiç desteklerini esirgemediler. Sendika Başkanının bütün baskı yıldırma ve ayak oyunları planlarını boşa çıkartarak bir şekilde bizi meydana inmeye adeta mecbur ettiler. Kendilerine verdikleri bu samimi destek için ve bize güvenerek, birikim ve emekleri ile var ettikleri ekmek teknelerinin geleceğini teslim etmek istemelerinden dolayı ne kadar teşekkür etsem azdır. Bir sonraki yazımda sizlerle UMPAŞ'a dair düşüncelerimden ve de kurduğumuz kadrodan ve özelliklerinden bahsedeceğim sağlıcakla kalın...
Bilal Yollu Yen'i arkataşlara Öner'im umpaşın mal varlığını satıb ortakların parasını ödemek en hayırlı iş olacaktır