Fıkra bu ya birgün,
Türk ve Japon şirketleri arasında bir kürek yarışı düzenlenmesine karar verilir.
Hemen takımlar oluşturulur, stratejiler yapılır.
Japonların takımında,
8 kişi kürek çekiyor,
1 kişi dümencilik yapıyordu.
Türk Takımında ise,
2 kişi kürek çekiyor,
3 kişi şeflik,
3 kişi müdürlük yapıyor,
1 kişi de dümeni kullanıyordu.
Her iki takım da, performanslarının en üst düzeyine varabilmek için uzun ve zorlu bir hazırlık döneminden geçti. Büyük gün geldi ve iki takım da, kendini hazır hissediyordu.
Japonlar yarışı bir kilometre farkla kazandılar.
Yarış sonrası Türk takımı çok sarsılmıştı. Türk şirket yönetimi yarışın açık farkla kaybedilmesinin nedeninin bulunmasına karar verdi. Yapılan araştırmalar, analizler ve uzun çalışmalar sonucu düzenlenen raporlara göre hata bulundu ve çözüm önerisi getirildi. Çözüm olarak yönetimdeki düzeni güçlendirmek ve koordinasyonu sağlamlaştırmak için 1 genel müdür atandı ve sandaldaki ağırlığı dengelemek için kürekçi sayısı da 1’e indirildi.
Japonlara yeni bir yarış teklif etme kararı alındı.
9 kişilik Türk takımı Japonlarla bir yarış daha yapmak üzere yeniden yapılandı.
Japonların takımında,
8 kişi kürek çekiyor,
1 kişi dümencilik yapıyordu.
Türk Takımında ise yeni yapılanma şekli şöyleydi;
1 Genel Müdür
3 Müdür
3 Dümen Şefi
1 Dümenci
1 Kürekçi
İkinci yarışı Japonlar iki kilometre arayla kazandılar. Tepesi atan Türk şirketi yönetim kurulu hemen harekete geçti. Yarışın kaybedilmesinden sorumlu tutulan kürekçi kovuldu müdürlere ve diğer personele sorunun çözümüne olan katkılarından dolayı ikramiye verildi.
Şimdi gelelim memleketin kürekçi hikayesine:
2016 yılında Merkez Bankası Başkanlığına atanan Murat Çetinkaya: "Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki BAĞIMSIZ ve sıkı duruşumuzu sürdüreceğiz” dedi.
19 Temmuz 2019' da
Dolar : 5,63
Euro : 6,35
Gr. Altın. : 262,36
Çeyrek Altın: 424,13 Lira idi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "TCMB (başkanını) görevden alma yetkisini de aldık, laf dinlemiyordu. Yeni arkadaş ile devam ettik, dedik ki faiz oranlarını düşüreceğiz" diye konuştu.
Sonu fıkradaki kürekçiye döndü.
Önce Pış pışlandı,
Sonra kış kışlandı...
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak:
"Attığımız güven verici adımlarla ekonomik aktiviteyi desteklemeye yönelik tedbirlerin de etkisiyle 2019 yılını birçok kurumun, şunun, bunun tahminleri ve beklentilerin ötesindeki bir performansla inşallah pozitif bir büyümeyle geride bırakacağız" dedi.
Ağustos Temmuzdan çok daha güzel oldu.
Almanya bizi gizli gizli kıskanmaya devam etti.
Murat Çetinkaya' nın yerine Merkez Bankası Başkanlığına atanan Murat Uysal: "Merkez Bankası'nın kanunla kendisine verilen görev ve yetkiler çerçevesinde temel amacı olan fiyat istikrarını sağlamaya odaklı para politikası araçlarını BAĞIMSIZ bir şekilde uygulamaya devam edeceğini belirtti."
07 Kasım 2020
Dolar : 8,52
Euro : 10,14
Gr. Altın. : 534,90
Çeyrek Altın: 877,56
Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal bugün itibarıyla görevden alındı. İşin garibi bu arkadaş laf dinliyor, ne söyleniyorsa şırrak diye yerine getiriyordu.
Üstelik badem bıyığı bile vardı. Sonu fıkradaki kürekçi gibi oldu.
Önce Pış pışlandı,
Sonra kış kışlandı...
Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak:
Her evin geliri 3 kat arttı.
Biz dolarla uğraşmıyoruz. İstesek düşürürüz. Faizi yükseltirseniz, döviz düşer. Ama bizim derdimiz bu değil.
Salgın koşullarına rağmen bir çok ülkeye göre ekonomik göstergelerin iyi olduğunu belirtti. Olağanüstü bir durum, gelişme olmadıkça dövize müdahale edilmeyeceği mesajı verdiği belirtildi.
Haliyle olursa Ekim'e, olmazsa........ Kasım' a derken
Her şey çok güzel oldu,
Merkel dumura uğradı, Nasıl uçmuşsak artık Avrupa'nın yükselen yıldızı olduk,
Yeni başkan Naci Ağbal'ın; Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası BAĞIMSIZ dır falan filan demesini bekliyoruz.
Her ne kadar, TCMB' nın BAĞIMSIZ kalacağından dem vursalar da; eski Maliye Bakanını, partili bir kişiyi başkan olarak atamak, TCMB'nın bağımsızlığı fiili olarak ortadan kaldırmıştır.
Bu durumda Merkez Bankası Başkanı, saraydan izinsiz değil faiz arttırmak, saraydan izinsiz bir odadan diğerine gidebileceğini sanmak...
Neyse boşverin o kısmı.
Resmin bütününe bakmak cümlesinden hareketle İngiltere'ye doğru bir uzanalım.
Ne alaka diyenler var mı?
EXETER ÜNİVERSİTESİ
İngiltere’nin prestijli eğitim kurumlarından biridir. Arap ve İslami Araştırmalar Enstitüsü vardır. Kürt Araştırmaları Enstitüsü vardır.
Bu iki enstitüsü vesilesiyle... Arabistanlı Lawrence’ın torunları, İngiliz istihbarat servisi elemanları, Ortadoğu uzmanı olabilmek için, burada eğitilir.
İngiliz istihbarat servisinin bir yan kuruluşu olan Green Peace (Yeşil Barış) örgütü de Exeter Üniversitesi tarafından kurulmuştur.
Mesela İslam Kalkınma Bankası’nın bütün önemli yöneticileri Exeter Üniversitesi’nde yüksek lisans veya doktora yapmıştır!
Tabii buraya gönderilecek öğrencileri de kendi ülkelerindeki “İslami kuruluşlar” seçer!
Bugüne kadar Türkiye'den 500 ün üzerinde mezun vermiştir.
Exeter Üniversitesi’nden mezun olan veya doktorasını burada yapan kişileri, daha sonra özellikle İslam ülkelerinde önemli ekonomik ve siyasi kuruluşların başında veya devlet görevlerinde görmek mümkündür.
Birkaç küçük örnek verelim:
* Merkez Bankası Eski Başkanı Durmuş Yılmaz
* 8. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül
* Fehmi Koru
* Şükrü Karatepe
* Ekmeleddin İhsanoğlu
* Maliye Eski Bakanı Mehmet Şimşek
* Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterimiz Muammer Türker
* Polis Akademisi Başkanı (Eski) Profesör Remzi Fındıklı
* Kamu İhale Kurumu başkanımız, Göç İdaresi Genel Müdürlüğü başkan yardımcımız, İller İdaresi Genel Müdürlüğü daire başkanımız, Toprak Mahsulleri Ofisi genel müdürümüz, daha sayayım mı, Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı başkanımız, Mülkiye Teftiş Kurulu başkan yardımcımız, Araştırma ve Etütler Merkezi başkanımız, Türkiye Cumhuriyeti Şeker Kurumu Başkanımız, inanın saymakla bitmez, Milli Eğitim Bakanlığı Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü Daire Başkanımız, Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdür Yardımcımız, Exeter’lidir.
Mezun listesine baktığınızda, kimlerin ne görevlere geldiğini gördüğünüzde emin olun aklınız sizi ön kapıdan terkedecektir.
TCMB Başkanı Naci Ağbal' da EXETER Üniversitesi' nin mezunlarından birisidir.
1998 yılında Exeter Üniversitesi İş İdaresi Genel İşletme Yönetimi (MBA) Programında yüksek lisans yapmıştır.
Bu vaziyetin bağlantılarına bakarsanız, oradan zart diye Londra piyasalarına çıkarsınız...
Hâlâ ne alaka diyenler var mı?
İyi niyetli olarak yoktur diye düşünüyorum.
Düşünmeye devam edelim.
Çocuklarımızı uyuturken söylediğimiz fış fış kayıkçı ninnisini hatırlayanınız var mı?
Fışş fışş kayıkçı
Kayıkçının küreği
Hop hop eder yüreği
Akşama fincan böreği
Yavrum yesin büyüsün
Tıpış tıpış yürüsün
Eee Eeee Eee Eee
Pışş Pışş Pışşşşş Pışş...
Hatırladınız değil mi?
İşte tam da böyle sayın muhalefetimizin ve iktidarın kayıkçı kavgasında olduğu bir ülkede, işte tam da böyle ninnilerle, pışlamalarla uyumaya ve uyutulmaya devam ediyoruz.
Kayıkçı değişmediği sürece değişen hep kürekçi, uyutulan da hep bu millet olmaya devam edecektir.
Uyanıverin gari...
Mutlu pazarlarınız olsun
Saygılarımla...