Kategoriler

Uşak Haber Merkezi

CHP Gençliği düşkün olduğu özgürlükleri ile siyaset yapmak için zaten CHP’yi seçti. Biat edecek olsalar Ak Partiye giderlerdi.

Yerel gazeteciler gündem ettiği için ve kendi sosyal medya hesabım da paylaştığım için çoğunuz haberdarsınız 2021 senesinde istifa ettiğim Cumhuriyet Halk Partisine yeniden üye oldum ve artık aktif siyaset yapma kararı verdim. Özetle bilgilendireceğim ama çalışmalara başladım bile 1 Eylül Uşak'ın kurtuluş günü bir grup Kuvâ-yi Milliyeci arkadaşımı üye yapacaktım ama Milletvekilimiz Ali Karaoba ve il başkanımız Sevinç Yazgan'da bulunmak istedikleri için merkez ilçe başkanımız ile de istişare ederek bir hafta erteleme kararı aldık. Haftası da çünkü çok anlamlı bir güne denk geliyordu. Bildiğiniz üzere Sivas Kongresinin yıl dönümü gibi özel günlerin içinden geçiyoruz. 4 Eylül de başlayıp 11 Eylül'e kadar süren Sivas kongresinin dördüncü gününün gecesi yani 8 Eylül gecesi İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi bir grup öğrencinin arasında kongreye katılan Tıbbiye'li Hikmet Atatürk'ün yüzüne karşı mandayı himayeyi kabul etmiyoruz ya istiklal ya ölüm diyoruz siz mandacı iseniz size de karşıyız demişti. Tam da o tarih de her biri Tıbbiyeli Hikmet gibi hem ferdi hem milli özgürlüğe düşkün Kuvâ-yi Milliye ruhunu yaşatan bir grup genci CHP'ye üye yapacağız inşallah törenle. Birazdan üye oluş sürecimi ve sonrasını anlatır iken değineceğim ama şimdi de yeri geldi diyeyim. İl Başkanımız Sevinç Yazgan'da Merkez İlçe Başkanımız ve ekipçe ağabeyimiz Uğur Dümen ve Milletvekilimiz Ali Karaoba sağ olsunlar çok ilgililer ve çok sevindiler tabi partiye bu düşünce de gençlerin katılmasına ve siyaset yapacak olmalarına. Genel yayın yönetmenimiz Gazeteci Ramazan Yıldız derdi ikisinin de partililiğine eminim ve kefilim diye şaşardım haksız değilmiş. İl başkanı da ilçe başkanı da çok samimi insanlar ve gerçek partililer. Büyüğümüz dediğimize değerler keza Ali Karaoba'da çok alakalandı sağ olsun. Ancak belirtmeliyim ki Uşak'ın CHP'li belediye başkanı Özkan Yalım kayıtsız kaldı nedense.

Şimdi gelelim üyelik sürecime. Kararımı doğal olarak ilk babam Gazeteci Erkan Çuhadar'a ve Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu'na duyurdum. Nurullah abim sağ olsun ben nezaret edebilirim dedi ve beraber CHP Uşak İl Başkanı Sevinç Yazgan ile randevu alarak görüştük partide. İl Başkanı çok mutlu oldu ve rozet takma töreni yapalım dedi. Ben de hiç ayırım yapmadan belediye meclis üyeleri ve il genel meclis üyelerini de başkan ve vekili de davet etmek istediğimi belirttim. Madem rozet takacaktık hepsini de davet etmeliydim. Hem birliğe vesile olmak veya fitneye mahal vermemek ve ayrılık ateşini körüklemeye çalışanlara fırsat vermemek adına. Sevinç hanım da makul gördü sağ olsun ve “Ben Pazartesi şehir dışına gideceğim gitmeden halledelim madem” dedi. Hafta sonuna karar verdik beraber. Ancak üyelik işini bir an önce resmiyete dökelim dedi Sevinç Hanım gençlik kolları kongresindeki haziruna yetişmek gerekebilir diye düşünüp. O gün kimliğim yanımda değildi ertesi gün götürdük kimliği bir de ne görelim Ali Karaoba bir grup parti yöneticisi ve il genel meclisi üyelerinin bazıları da partide imiş. Onlar da kadın kollarının sanırım rozet etkinliği için bir araya gelmişler tesadüfen o saatte. Neyse girdik artık il odasına ve çay içerken üyelik işlemim tamamlandı. Milletvekilimiz ve il başkanımız referans olup imza attılar üyelik kağıdıma. Tabii bu çok az insana nasip olan sevindirici bir durumdu her ikisine de teşekkür ettim. Bu esnada fotoğraf çekilme konusu oldu derken iş rozet takmaya dönüştü. Hatta Nurullah Çavuşoğlu “Rozeti törenle takacaktık Özkan Yalım’da falan da olacaktı!” dedi ama sağ olsun dinlemedi Vekilimiz ve taktı rozeti.

Ben fotoğrafı paylaşamadım ve doğru ailecek sevdiğimiz ve değer verdiğimiz ağabeyim bildiğim belediye başkan yardımcısı Halil Arslan'ın ve yine partililiğine ve dostluğuna emin olduğumuz özel kalem müdürü Doğukan Kurnaz'ın yanına gittik. İkisi ile beraber görüştüm ve durumla alakalı bilgilendirdim. Onlar da her ikisi de çok memnun oldu bu olgun davranışımdan doğal olarak ve bana; “Lütfen fotoğrafı paylaşma bekle bizler de olalım Özkan başkan da olsun beraber çekilip paylaşalım fitne çıkmasın.” dediler. Ben de peki dedim ve kabul ettim bekledim. Çünkü derdim üzüm yemekti gerçekten. Elbette Yalım'ı eleştire gelmiş bir köşe yazarı olarak yine eleştirebilecektim ama siyaseten de yapmam gerekeni yapmak, bir etmek ve partimi birliğe vesile olmak istiyordum. Keza gençlik kollarından da kimle görüşsem günlerdir bir şekilde bir olalım diyorum ama anlaşılan o ki ayrık otlarını temizleyip hadlerini bildirmeden siyaseten bu pek mümkün görünmüyor. Gençlik kollarını illaki birilerinin güdümüne vermek isteyenler var kendileri zaten girmişler belediyenin veya vekilin güdümüne gençliği de sokmak derdindeler. İsim verip muhatap almayacağım herkes tanıyor üç beş kişiler zaten vekilin belediye başkanının çantacısı olmaya hazır hiçbir siyasi derinliği veya partide karşılığı olmayan münferit insanlar. Hiç sevenleri de yok yakın çevrelerinde veya parti de ve aslında asalak gibi yaşıyorlar ama yine de etkililer çünkü güç verenleri belediye başkanı maalesef…

Konumuza döneyim Halil Arslan'da Doğukan Kurnaz'da günlerce dönüş yapmadı yoğunluğu gerekçe ederek günler sonra Doğukan kardeşim beni aradı ve “Ben başkana seninle alakalı siyasi gelişmeleri ve kafanızı aktardım bir olalım beraber olalım istiyorlar tek dertleri bu dedim ama başkan sessiz kalmayı yeğledi.” dedi. Yalım hiç yorum yapmamış benim düşüncelerim hakkında nedense. Bence biraz bekleyelim diye ilave etti Doğukan kardeşim ve ben 1 Eylül günü bir etkinliğimle alakalı mesaj da attım Yalım'ın telefonuna ama dönüş yapma gereği duymadı. Önemsizleştirecek ya aklınca bizi değersizleştirecek ya aklınca. Sanki böyle davranarak değerimizi azaltabilecek gibi. Biz zaten ailece meydandayız Babamın şahsi saygınlığı ve popülaritesi de ortada benimki de ayrıca. Özellikle uyuşturucuya karşı yazdığım yazılar yüzlerce genç tarafından paylaşıldı binlercesince okundu destek buldu. Birçok mekân işlettim gençlerimiz arkadaşlarım hiç yüzümüzü yerde koymadı bizi yalnız bırakmadı işlettiğim mekanları hep kar ederek katma değer ilave ederek devrettim. Özkan Yalım'ın da ayrıca ne kadar önemsediğinin farkındayım ki çok önemi de yok ama o bizim için önemli çünkü CHP'nin belediye başkanı gözüküyor ve fayda da verse zarar da verse zararı ya da faydası kendine değil sadece partimize de veriyor. Keza şu ana dek zararı karından fazla diyebiliriz ve örgütle de partiyle hiç ilgisi kalmadı meclis üyeleri ile bile bu da ayrı bir konu.

Tabii beni oyalamak için sessiz ve duyarsız kaldığının farkındaydım bu yüzden çalışmalarıma hiç ara vermedim. Sessiz kadı denilince fotoğrafı da paylaştım zaten. Gerçi yalan eksik olmasın geçtiğimiz gün Halil Arslan abimi gördüm meclis toplantısında ben Yalım'la seni görüştüreceğim ve uzlaşacağız bir olacağız dedi keza geçen Nurullah abimi de aramış benzer şeyler söylemiş kapatmış alelacele yoğunluğu anlıyorum ama krediyi de çok harcamamak lazım ve bir an önce adı konmalı bazı şeylerin. CHP bir ve beraber olacak mı? Halil abi kendisi söyledi Doğukan kardeşimin makamında a ile b’yi birleştiren sen ol diye demek ki bir a noktası var bir de b noktası CHP'de ve bunlar ayrıldı ayrılıyor ve birleştirilmesi gerekiyor. Ben tek başıma buna talip de değilim peşime taktığım onlarca genç ile ve CHP'de bulup yeni tanıdığım gençlerle bir olarak, bir ederek herkesi herkesle bir talibim. Başlıkta da söylediğim gibi Tıbbiyeli Hikmetleri arıyorum. Değil belediye başkanı milletvekili genel başkan olup gelseniz biz özgürlüğümüzden taviz vermeyiz ve kimsenin boyunduruğuna girip mandası veya dombayı olmayız diyebilecek basiret ve cesarette aydın ve çağdaş gençler olarak arıyoruz. Atatürk'ün gençlerini olması gereken Türk gençliğini ortaya çıkaralım istiyoruz. CHP Gençleri topluma rol model olsun istiyoruz ve CHP’nin şahsında Türk gençliğine sahip çıkalım istiyoruz. Gençleri uyuşturucu belasından kurtarmanın yolunun ceplerine harçlık koyabilecekleri meşgul olabilecekleri işler olduğunun farkındayız. Etkinliklerle ve konserlerle kafa dağıtmayı gençlere öğretmemiz gerektiğinin farkındayız. Kendi kültürümüzden kopmadan ve değerlerimizi çiğnemeden yok saymadan yaşamanın kurtuluşumuz olduğunun farkındayız. Farkındayız Atatürk'ün izinden ve kuruluş felsefesinden ayrılmamamız gerektiğinin Kuvâ-yi Milliye ruhunu yaşatmamız gerektiğinin farkında olduğumuz gibi vesselam.

Yorumlar