Uşak'ta muhalefet partilerinin hemen tamamının teşkilatlarının üzerine adete ölü toprağı serpilmiş gibi. Acaba körü körüne her şeye karşı çıkmayı, kahve köşelerinde sendikalarda parti binalarında vs. konuşmayı, tarihte bu gün ne varsa onla ilgili basın açıklaması yapmayı muhalefet mi zannediyorlar? Yoksa Halkın kendilerine verdiği görevi mi beğenmediler?
Uşak'ta seçimlerin üzerinden aylar geçmesine rağmen muhalefet partilerinden kongre vs. gibi olaylar dışında birde bazı özel günlerde yayımlanan mesajlar dışında haber almak malesef nerede imkansız gibi oldu.
Öncelikle Milliyetçi Hareket Partisi Uşak yönetimini ele alalım; Uşak Haber Merkezi ekibinin tekeden süt sağarcasına çıkarttığı bazı kulis haberleri dışında basına yansımış nerede ise hiç bir açıklama eleştiri vs. yok. Geçtiğimiz günlerde Hakan Yıldız isimli köşe yazarı arkadaşımızın MHP Uşak teşkilatının garip sessizliğinin sebebi ne? başlığı ile kaleme aldığı yazıda değinerek serzenişte bulunduğu MHP Uşak yönetimi ne hikmetse malesef aynı tavrını sürdürmekte ısrar ediyor.
Cumhuriyet Halk Partisi'nde ise sanıyorum, İl Başkanı tabirimi maruz görsün ve kusuruma bakmasın ama takvim yapraklarında her sabah tarihte bugün köşesine bakıp önemli birisinin ölüm yada doğum yıldönümü ise hemen bu konuda bir basın bülteni hazırlayıp basına mail geçiyor. Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz'ın gayretleri tabiki gözden kaçırılamaz ancak bu iş sadece Milletvekilinin işi değildir. Siyaset ekip işidir ve topyekün bir çalışma gerektirir diye düşünüyorum. Muhalefet partilerinin anma kutlama gibi günlerin dışında çok az olayla ilgili tepki ortaya koyduklarını ve halkın kendilerine verdiği görevi layıkı ile yerine getirip getirmedikleri konusunda şüphelerin olduğunu düşünüyorum.
Örneğin Milli Eğitim çalışanları sürekli eylemler yapmakta ve sesli ya da sessiz olarak mağdur edildiklerini beyan etmekte. (Bir Çok Kurum ve Dairede bu türden şikayetler var.) Acaba CHP yada MHP'li yöneticiler hiç bu öğretmenlerin dertlerini dinlemek ve haklarını aramak adına bir gayret içine girmişler mi? Yoksa bu öğretmenlerin yalan söylediklerini mi düşünmekteler? Yine kentimiz de Elmalıdere, Aybey, Karaağaç gibi bir çok mahalllenin sakinleri buldukları her fırsatta hizmet alımında eşitsizlik yaşadıklarını iddia ediyor. Seçimlerden bu yana bir kez bu insanlar ne diyor diyerek haklarını aramak adına kamuoyu oluşturma gayretine girmişler mi?
En azından Muhtarlar ile bir kez toplantı düzenlemişler mi? Daha geçtiğimiz günlerde yapılan Kent Konseyi seçimlerine çok aleni siyaset sokan Ak Parti'li bazı çevreleri eleştirmişler mi? Yada kent konseyi seçimlerine siyasetin bu kadar açık müdahil olmasına karşılık bir tepki göstermişler mi? Yoksa oralarda olup bitenden haberleri dahi olmamış mı?
Ukalalık etmek istemem ama Demokrasilerde halkı temsil etmek sadece iktidarın görevi değildir. Muhalefette Mecliste olsun olmasın halkı temsil etmek görevi ile yükümlüdür. Halkın kendilerine verdiği muhalefet etme görevini İktidarın doğru yaptığı şeylerde desteklemek yanlışların da ise eleştirmek şeklinde yerine getirmelidirler.
Mecliste Milletvekili bulunmayan DSP, BBP, BTP, DP, HEPAR, SP gibi seçimlere katılan diğer siyasi partilerde de hiç bir hareket malesef gözlemlenmemektedir ve budurum aslında bir hayli düşündürücüdür. Uşak halkı siyasetten uzaklaşmış, soğumuş bu gidişin sonu sistem tıkanıklığıdır kanaatimce. O nedenle bence siyasi ve sosyal arenalar da boy gösterenlerin ve medya dünyasının bir araya gelip çözüm üretme ve ortak hareket etme zorunluğu var diye düşünüyorum. Bu duruma baktıkça insanın Ak Parti'ye oy verenlere hak veresi geliyor.
Sonuç olarak demek istediğim şudur, hasbelkader bir muhalefet partisinin il ilçe başkanlıkları görevinde yada yönetim kademelerin de bulunanların gündemi takip edip bilgilenme ve bilgilendirme zorunluğu vardır. Halkla içiçe olup gerektiğinde kamuoyu oluşturma, halkı harekete geçirip kitlesel tepkiler ortaya koyma zorunluğu vardır. Uşak Üniversitesi'ne yeni bölümlerin açılması, mümkünse Tıp Fakültesi kurulması, Çevre yolu yapılması, Hastanelerin TOKİ'ye devrinin önlenmesi, Şeker Fabrikasının özelleştirilmesinin önlenmesi ya da en azından kapatılmama üretimi sürdürme şartının konulması, Banaz Hamamboğazı, Kayaağıl, Ulubey Kanyonları gibi değerlerimizin sık sık gündem edilerek yatırım gelmesinin sağlanması gibi konularda iktidar partisi yöneticileri ile beraber hareket edilmesi gibi yapmakla yükümlü olduğu işler vardır. Ancak dışarıdan görülen şu ki Muhalefet partilerini yönetenler gündemi takip etmekten bile acizler. Lütfen herkes Uşak adına elini taşın altına koysun. Afyon bile Uşak'ı hem sosyal, hem kültürel, hem ekonomik anlamda geçti ve Türkiye'de tanınmış bir kent haline geldi. Uşak çok gerilerde kaldı.Bunun mümessibi yalnızca iktidar partisi değildir. Bu yazım lütfen iyi niyetli bir eleştiri olarak algılansın. Seçimin üzerinden altı ay geçti ve bizler altı ay boyunca sabır gösterdikten sonra böyle bir yazı yazmaya gereksinim duyduk. Zülfiyare dokunmuş yada sürçi lisan etmişsek affola...
Uşak'ta Muhalefet Partileri Yalnızca Tarih'te Bugün Takipçiliği mi Yapar?
eski yazar
hkn 13 Yıl Önce
kalemineze sağlık hocam herkese çakmışsınız herkes kendine bir ders çıkarır inşallah
biri 13 Yıl Önce
Öncelikle Belediye meclis üyelerinin muhalefetliklerine değineceğim.1-Bir dönem önce (Mesut Apaydın döneminde) bol bol muhalefetlik yapan CHP meclis üyesi Ramazan Karahan maalesef bu dönem tık yok.Oylamalara bakıyorum ya evet yada çekimser oyu kullanıyor.Bu tabiki tüm CHP meclis üyeleri içinde geçerli.2-Diğer yandan bu dönemin başında devamlı muhalefetlik yapan AKP meclis Üyesi Serhat Eren ise bir kaç defa vekalet alınca oda muhalefetliğini kesti.3-Ayrıca duyumlarıma göre MHP ve AKP meclis grup başkanlarının (Alpay özgür ve Nurullah Cahan) ikisinin aynı aynda Batıkentin durumunun görüşülmesinde gelmemesi acı verici.4-Ayrıca AKP meclis üyelerinin devamlı suretle muhalefetlik yaparken hepsinin sırası ile vekalet aldıktan sonra muhalefet yapmalarının bir anda önünün kesilmesi yine acı vericidir.5-İl genel meclis üyeleri (MHP ve CHP) ise tam bir fiyasko.neden derseniz AKP Meclis üyesi Mehmet Atasorkun'nun gelininin işe alınmasına kimsenin gıkı çıkmadı.
Doğrucu Davut 13 Yıl Önce
Yazınızı okudum kesinlikle haklısınız. Çok doğru şeyler söylemişsiniz. Hatta eksik söylemişsiniz. Bunların kendilerinden haberi yok.