Cümbür Cemaat Ali Erdoğan'ı Başkan Yapabilir Miyiz?

1999 yerel seçimlerinden bu yana her seçim döneminin aday olup olmayacağı tartışma konusu olan ismi Ali Erdoğan, bu seçimlerin de, aday olup olmayacağı en çok merak edilen ismi olmayı bir şekilde başardı. Erdoğan birinci ağızdan bizzat her fırsatta aday olmayacağını gerek basın aracılığı ile gerekse yüz yüze görüştüğü insanlar aracılığı ile deklare etse de, başta en yakın arkadaşları olarak bilinen isimler olmak üzere, bazılarının kendisini aday yapmak için uğraştığı yönünde iddiaların ortaya atılması, bu iddiaların kamuoyunca inanılabilir bulunarak tartışılması, aslında Erdoğan'a en yakın arkadaşları dahil hiç kimsenin inanmadığı gerçeğini ortaya koyar nitelikte diye düşünüyorum. Peki sözüne en yakınlarının bile inanıp itibar etmediği bir adamı üstelik, herhangi bir adayla da kazanmaya bu kadar yakın olduğu bir atmosferde Ak Parti ya da bir başka siyasi parti aday yapar mı? diye sormadan edemiyorum kendime.

Tam bu noktada fikrimi paylaştığım bir arkadaş bana "kesinlikle haklısın Ak Parti Ali Erdoğan'a güvenip onu asla aday göstermez" deyince "abi neden güvenmesin?" şeklinde kendisine bir soru sordum. Bana cevaben "sen bilmiyor musun Ali Erdoğan, yola birlikte çıktığı arkadaşlarını sürekli sata gelmiştir. Ahmet Karagöz, Muhammed Gür, Bahadır Sunguroğlu, Yüksel Tekin, Mehmet Yılmaz, Bedi Beşkazalıoğlu, say say bitmez. Örneğin Muhammed Gür; 90'lı yıllardan beri Ali Erdoğan'ın hem yakın arkadaşı hem ofis komşusu hem de siyasi arenadaki en yakın dava arkadaşıydı. 1999 yılında yapılan yerel seçimlerde de Muhammed Gür ile birlikte hareket ettiler ve Gür gecesini gündüzüne katarak Ali Erdoğan için çalıştı. 2004 yılına varmadan aralarında nereden kaynaklandığını hala bilemediğim bir nedenle çıkan küskünlük, birbirlerinin arkasından en ağır hakaretleri etmeye varana kadar devam etmişti. Nitekim Muhammed Gür 2004 seçimlerinde MHP'li olmasına rağmen MHP Belediye Başkan Adayı Ali Erdoğan için çalışmadığı gibi oy da vermedi diye biliyorum. Ne olduysa 2009 yılında ikisini bir arada hatta ekip arkadaşı olarak görmek beni gerçekten şaşırttı ve de sevindirmişti. Ancak yeniden aralarının bozulduğunu duymam çok sürmedi.

Yine Ali Erdoğan ile 1999 seçimleri öncesi çok samimi olduğunu bildiğim hatta Erdoğan'ın Belediye Başkanlığı döneminde koordinatörlük görevi üstlenen ve fakat Ali Erdoğan'ın isteğiyle bu görevini bırakan Ahmet Karagöz de Muhammed Gür ile aynı kaderi paylaşanlardandır. "Bana inanmazsan benim şu anda belediyenin en üst katında görevlerinin ne olduğunu kendileri dahi bilmeyen, sabahtan akşama kadar belediye içinde çay, kahve ve sigara keyfi yapan Bedii Beşkazalıoğlu ve Mehmet Yılmaz'a bir soruver. Ali Erdoğan'ı hiçte hayırla yad etmediklerini, karakteri, vefası ve güvenilirliğiyle ilgili hiçte hoş şeyler söylemediklerine şahid olacaksın" şeklinde izahatda bulundu. Sorduğum soruya Ali Erdoğan'ı yakınen tanıdığını söyleyen ve ismi gerekmedikce açıklamamı istemeyen ama gerekirse açıklayabileceğimi söyleyen arkadaşımın sözleri beni çok şaşırtmasa da Ak Parti'nin,hatta hiç bir partinin Ali Erdoğan'ı aday yapmayacağına dair kanaatimi kuvvetlendirdi. (Biz yazıya dönelim)

Bilindiği üzere Ali Erdoğan, geçtiğimiz yerel seçimlerde MHP'den istifa etmiş ve akabinde her yıl nisan ayında  faaliyet raporu  oylamasında acaba Belediye Başkanı faaliyet raporunu meclise kabul ettirebilecek mi? Yoksa faaliyet raporu Belediye Meclisi'nce reddedilip başkan düşürülecek mi? kaygısı yaşanmış. Ancak, faaliyet raporlarının oylandığı esnada, bazı meclis üyeleri salonu terketmek suretiyle, bazı meclis üyeleri çekimser oy vermek sureti ile dolaylı destek olmuş ve faaliyet raporunun geçmesini bir şekilde sağlamıştı. Faaliyet raporları yalnızca hiç bir siyasi sorumluluğu olmayan Bağımsız Belediye Meclis üyelerinin kabul oyuyla Belediye Meclisi'nden geçmişti.

Faaliyet raporları dışında 2011 yılı Aralık ayında da Ali Erdoğan, MHP grubunun verdiği bir soru önergesiyle de düşürülme tehlikesiyle karşı karşıya kalmış ve soğuk terler dökmüştü. Her seferinde gerek sağ duyulu Belediye Meclis üyelerinin gerekse onları her seferinde sağ duyuya çağıran ve Ali Erdoğan'ın Belediye Başkanlığı makamında kalarak Uşak'ı geriye götürmesine vesile olduğunu düşündüğüm Uşak Haber Merkezi'nin bazı köşe yazarlarının yazdığı, şahsen benim asla katılmadığım bazı yazılar sayesinde Ali Erdoğan düşürülmekten kurtulmuş ve bugünlere kadar Başkan olarak gelebilmişti. Önümüzdeki yerel seçimlerdeki Ali Erdoğan'ın durumunu bir sonraki yazımızda irdelemeye devam etmek üzere şimdilik esen kalın...