CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz ulusalcıların TBMM'ndeki sesi olmayı sürdürürken, BDP Milletvekili Sırrı Sakık'la girdiği tartışma esnasında öyle sözler söyledi ki o sözler nedense Uşak Belediye Meclisi'ndeki bağımsızları ve seçim öncesi kendisini bölücü örgüt üyesi olmakla suçlayanları hatıra getirdi.
CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin birliğine, bütünlüğüne, ulus devlet yapısına tehdit oluşturacağını düşündüğü, her davranış ve söze karşı Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde en azından benim son derece onurlu ve alkışa değer bulduğum bir kavga veriyor. Üstelik Yılmaz, yalnızca Ak Parti ya da BDP'li bazı Milletvekilleri ile değil, benim de işbirlikçi olduklarını düşündüğüm kendi partisinden bazı isimler ile de aynı kavgayı veriyor.
Dikkat çekici açıklamalarının yanı sıra aykırı çıkışları ile de dikkatleri üzerine toplayan ve kentin tanıtımına da ciddi katkı sunduğunu düşündüğüm, CHP'li vekil, Türkiye çapında parti tabanının en çok takdir ettiği milletvekilleri arasında yer alıyor desek abartmış olmayız. Yılmaz'ın bu milli duruşunun aslında bence MHP'lilerin de ciddi anlamda ve oranda takdirini toplamakta olduğu da bir hakikat. Bu bağlamda YILMAZ'ın varlığı, en azından Uşak'ta CHP'nin yerel seçimleri kazanması için de ciddi bir fırsat oluşturuyor.
Kuvva-i Milliye meşalesinin ilk yakıldığı illerden birisi olan ve Yunan Komutanın teslim alındığı il olan Uşak, tarihte de şanlı kurtuluş mücadelesinin en önemli illerinden birisi olmuştur. Geçtiğimiz günlerde Haber editörümüz Nurullah Çavuşoğlu'nun Uşak Haber Merkezi tarafından yayımlanan ropörtaj videosunda da övgü ile bahsettiği Dilek Akagün Yılmaz'ın bu duruşunu önemsiyor ve beğeniyorum. Yine Çavuşoğlu'na ait bir fikir olarak benimsediğim, kendisinin soy isminin de Yılmaz Taht'a Kılıç olarak değiştirilmesini talep etmek gerektiğini belirtmekten kendimi alamıyorum. 21. yüzyılda hala kendini taht sahibi sananlara padişahların sürmediği derecede bir saltanat hayatı yaşayanlara, dini siyasetten ticarete her şeye alet edenlere inat ben bu duruşundan dolayı Dilek Akagün Yılmaz'ı ayakta alkışlıyorum.
Gelelim asıl mevzumuza, ömründe ilk kez türban takanların Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne türbanla girmelerini protesto etmek için kürsüye çıkan ve son dönemlerde birisinin adeta utandığı için söyleyemediği, bazılarının da adeta inkar ettiği bir dönemde Türklüğümüzü haykırması, BDP Milletvekili Sakık'ı rahatsız etmiş. Ergenekon Davasının PKK itirafçısı olan ve terör örgütü ile bir çok operasyon yönettiği bilinen, onlarca şehidimizin can vermesine sebep olmuş olan Şemdin Sakık'ın kardeşi olan Sırrı Sakık ile tartışan Yılmaz; "sizin kongrelerinizde söylenen PKK Marşları da ne oluyor, asıl ırkçı sizsiniz Sayın Sakık" diye seslendi. Sakık'a sarfettiği her sözün altına hiç çekinmeden imza atacağım Yılmaz daha sonra "siz bağımsız milletvekili değilsiniz, PKK'nın vesayeti altındasınız" şeklinde sert sözlerle Sırrı Sakık'ı eleştirdi.
Yılmaz'ın "bağımsız değilsiniz" sözü bana; BDP'li vekillerin meclise bağımsız seçilerek getirildiğini hatırlattı. Bunun üzerine Uşak'ta da Belediye Meclisi'nde hiç bir siyasi sorumluluğu olmadığı halde bağımsızlar diye belki de Türkiye'de ilk olarak bir grup kurulduğu ve bu gruba komisyonlarda görev verildiği de hatırıma geldi. Tabi ki teşbihte hata olmaz asla Bağımsız Belediye Meclis üyelerimizi BDP'li vekiller ile benzetme terbiyesizliğini yapacak değilim. Ancak bağımsızların her iki mecliste de sorun çıkartmış olması bana bağımsızım diyen bağımlılara oy vermemem gerektiğini de hatırlatmış oldu da okuyucularım ile paylaşayım istedim.
Ayrıca seçimlerden önce Yılmaz'ı kapatılmış ve yasaklanmış bir sivil toplum örgütüne, üyeliği sebebi ile karakolda sorgulandığına ilişkin karakol tutanaklarını çok önemli belgelermiş gibi Uşak halkına sunmaya kalkışan ve fakat Uşak Haber Merkezi editörü Nurullah Çavuşoğlu tarafından o dönemde oyunları bozulan bir grup gazeteci ve politikacıyı hatırlattı. O dönem CHP 1. sıra Milletvekili adayı olan bu insanın, bölücü örgüt üyesi olduğu ve seçimlerden sonra BDP'ye geçebileceği ima edilmişti. Oysa o dönem de bu suçlamalara maruz kalan bu hanımefendi, son derece cesurca ve bence kahramanca bölünmeye ve ülkeyi bölme hevesi içinde olanlara karşı mücadele veriyor. Ne hazin tecelli değil mi? Ne büyük mahçubiyettedir kimbilir bu iddiaları o dönem dillendiren ya da yazıp söyleyenler.
Dilek Akagün Yılmaz'ı verdiği onurlu mücadelede yüreklendirmek için yazdığım ve sadece şahsımı bağlayan yani Uşak Haber Merkezi ekibinin tümünü bağlamayan bu yazıdan umuyorum herkes gerekli dersi çıkartmıştır vesselam...
İnadına "Ne Mutlu Türk'üm Diyene"
Kaynak: Uşak Son Nokta Gazetesi
Dilek Yılmaz'ı Bölücülükle Suçlamaya Kalkışanlar Şimdi Ne Düşünüyor Acaba?
eski yazar
misafir 11 Yıl Önce
e...dünya dönüyor işte bir zamanlar.biz ne mutlu türküm diyene derdik. onlar halklara özgürlük. biz türk askerine selam dur derdik onlar arkadan vur derlerdi.onlar burjuva kemal derdi .biz büyük önder atatürk derdik.şimdi her şey değişti .hatta bize ''kara fasişt'' derlerdi o bile değişti.bak dev-genç in büyütüp beslediği pkk ile ulusalcılar kavga bile ediyor eh..daha neler göreceğiz
ilk söz iyi okuyun sayın seyirciler. 11 Yıl Önce
ön yargı falan değil ama chp yi bu kadar yorum katarak yüceltemezsin dostum.okuduklarımdan duygu ve düşüncelerin bazı bir yerlerden bilgilerle yazma ihtiyacı hissetmişsin.sayın yılmaz uşağın adını protestolarla sürdürecekse sende yardım et yanında o zaman daha iyi yazarsın...uşak için 4 sene 1 hizmet üretemeyen kişi nelerle uğraşıyor,daha sonra pkk lılarla geziyor medyada onlara cevap veriyorum pozuyla manşet oluyor..yazar kardeşim geçeceğin çok yol var senin..chp li yazar olarak yazıyorum deki haklıyı haksızı ayırsın millet..neyse millet bu 4 parti kayıkçı kavgasından hangisi daha iyi olduğunu bildiği için oy veriyor vesselam..
Ali İhsan Türkyener 11 Yıl Önce
sayın mehmet ali kandilli hocamızı bu yürekli çıkışı sebebi ile tebrik ediyor, sağ görüşlü bir insan olarak elimi vicdanıma koyduğumda bende sayın milletvekilini takdir ediyorum. uhm ekibine her alandaki bu eşsiz tutumları için çok sevdiği memleketinden ayrı kalmak zorunda kalan birisi olarak teşekkür ediyorum selamlar sevgiler.
uşşak 11 Yıl Önce
inadına mı ? kardeş türküz ama türk olmayana da zorla türk dedirtmek kafatasçılıktır. vesselam.
çok güzel 11 Yıl Önce
uşağımızı çok güzel temsil ediyor yakında adımız gavur uşağa çıkmazsa iyi baş örtüsüne tek tepki de ondan geldi.