Yani bütün personele Uşak'ın gözü önünde zulüm ettiler hukuk diliyle makamlarını ve kendilerine verilen siyasi gücü kullanarak mobing uyguladılar. Pazar esnafına minibüs esnafına hatta köyden gelen pazarcıya uyguladıkları mobing de hepinizin malumu. Gazetecilere uyguladıkları mobing faaliyetleri ve baskıyı hatırlatmama gerek yok ama dövdükleri esnafları hatırlatmadan geçmeyeceğim. Daha kimler var kimler? Adamlar neredeyse koca şehrin hepsine mobing uyguladı. İç İşleri Bakanlığı duymadı. Yetmedi biz kendimize uygulanan mobingi ve zulümü dilekçelendirdik, tanıklandırarak belgelendirerek Savcıların dikkatine sunduk. Savcılar anladı haklı olduğumuzu şikayetimizi ve şikayetimizde bahsettiğimiz konuları soruşturmaya değer buldular ki soruşturma açıldığının haftasına cezaevine gideceklerine eminim sadece benim yazdıklarımdan dolayı. Neyse Savcılar İçişleri Bakanlığına olur istedi üzerinden ay geçti yıl geçti İç işleri Bakanlığı ne soruşturmaya gerek yok dedi nede soruşturmaya izin verdi düne kadar. Allah'tan geçtiğimiz ay içerisinde Sayın Savcımız bizi davet etti şikayetimizi ve olur talebimizi yeniledikte adaletin yerine gelebileceğine olan inancımız tazelendi.
Cahan'ın 15 Temmuz olayları sayesinde bu makamda kalmaya devam edebildiğini eğer 15 Temmuz olayları patlak vermese şimdiye çoktan görevden alınmaları gerektiğini ve alınacaklarını bütün Uşak halkı biliyor ve konuşuyor. Zaten öteden beri dönem dönem Cahan'ın görevden alınacağı algısı halkta hakim oluyor da tv tv gezip yok öyle bir şey demek zorunda kalıyor Nurullah Cahan. Seçildiğinden beri hırsızlıkları mı görüntüleri ile ispat edilmedi? Yolsuzluk ve usulsüzlükleri mi belgelenmedi? Koca koca İl Başkanlarının utanmayıp belediyeden maaşvari gelirler elde ettiğinin yani yüzsüzlüklerinin belgesi mi yayınlanmadı? Aman ya Rabbi neler var neler? Say say bitmez. Uluorta konuşulan rüşvet iddialarını dillendirmedik bile ispat edemeyiz diye ama ispat ettiklerimizin hiç birisi ile ilgili tek bir işlem yapılmadı iyi mi? Düşünsenize haber yapmışız suç duyurusu niteliğinde Savcılar suç duyurusu kabul etmemiş. Utanmamışlar bizi mahkemeye vermişler Mahkeme huzurunda ispat etmiş beraat etmişiz yada pek çok müracatlarına takipsizlik kararı verilip kovuşturmaya bile gerek görülmemiş. Yani Hakim huzurunda Savcı huzurunda ispat etmişiz yolsuzluk yada hırsızlığı ve bu durum mahkeme kayıtlarına yada resmi tutanaklara geçmiş ama bize sen bu adama neden bu eleştiriyi getirdin? Diye soran Savcı; dönüp Onlara ya siz gerçekten bu yolsuzluğa yada hırsızlığa nasıl cesaret ettiniz? Haydi kanundan bizden korkmadınız? Allah'tan korkmadınız, halktan da mı çekinmediniz utanmadınız? Demediler iyi mi? Geçtim soruşturma açmaktan insan hiç değilse ayıp zayıp der azarlar suçluyu ama malesef hiç azarladıklarını da duymadık. Zaten azarlasalar bu kadarına asla cüret edemezlerdi. Kimden cesaret buldular yada nasıl oldu kendilerine hiç hesap sorulamayacağına inandılar bilemiyorum ama bu gün elimize geçen bir belge gösterdi ki artık koruyanları kalmamış yukarıda ve anlaşılan oki AKP Cahan ve tayfasının ipini çoktan çekmiş. Çünkü bahsettiğim İç İşleri Bakanlığının soruşturma izni verdiği şu anda tarama vs işleri ile uğraşılan ve belki de bu yazıyla eş zamanlarda yayına hazır olacak sitemizde yayınlanacak belgeye göre Cahan ile birlikte Ufuk Uğur ve Hakan Uludağ başta olmak üzere başka isimlerle ilgili de soruşturma izni var ki sıradakiler zaten cabası. Anlayacağınız Uşak'ın gözü aydın diyebiliriz ve Devletin varlığını gücünü ve adaletini halkına hatırlatacak olan ve Uşak halkının yıllardır beklediği büyük operasyon geliyor. Yaşananlardan ve gelişmelerden anlaşılan bu en azından. Elbette ki bu soruşturma oluru hemen hapse gideceklerini göstermiyor olabilir ama hiç değilse aday yapmayı düşünmedikleri kesin. Aday yapacak olsalar yıpranmasına izin vermezler. Aday yapmayacaklarsa neden korusunlar? O halde gidişat belli, hazır OHAL'de kalkmış..
İyi de arkadaş böyle güzel bir haber bu şekilde bir değerlendirme ile mi verilir? Vermişler işte oluru çıkarmışlar nihayet gözden ve çizmişler bu tayfanın üstünü sen de daha ne istiyorsun? Demeyin lütfen özellikle son iki yıldır ne çektiğimizi bir biz biliyoruz bir de Allah. Hani biz kan tükürüp kızılcık şerbeti içtik diyen tipler olduğumuz için dert yanmayı pek sevmeyiz ama iki yıldır bütün gelirlerimize el kondu. Zaten Ataparktaki mağduriyetimiz malumunuz. Hani bu kadarlık sitem hakkımız olsun Devletimizi yönetenlere ve siyasetçilerimize. Elbetteki Sayın Soylu son derece Soylu bir hareket ortaya koyarak bu yolsuzlukları, hırsızlıkları ve Belediye personeli ve gazeteciler başta olmak üzere şehir insanına zulüm yaşatmalarıyla ünlü tayfayı nihayet sorgulamaya ve soruşturmaya karar vermek anlamına gelen belgenin altına imza koymuş sağolsun. Ama İç İşleri Bakanının başlıca görevleri arasında değil mi? Siyasi makam sahiplerinin bu makamların gücünü kullanarak kendi memurunu şehrin gazetecisini ezmeye kalkmışsa önlemek? Yada İçişleri Bakanının asli görevlerinden değil mi koca şehrin asayişini ve huzurunu bozan mafyavari yapılarla mücadele etmek. PKK ve FETÖ ile verdiğini söylediği mücadele nasıl ki görevi ise bu şehir eşkiyaları ile mücadele de İç İşleri Bakanının görevidir. Elbette ki hiç bir geç çok geç değildir ancak bu kadar geç olmasını eleştirmekte mağdur bir sade vatandaş olarak hakkım olsa gerek. Kaldı ki biz sade vatandaş değiliz bu kentin kim ne derse desin en önemli en itibar edilen gazetecileriyiz ve en çok okunan internet gazetesinde yazılarımız yayımlanıyor.
Şimdi bana neden bu kadar sitem ettin anlamadık bu soruşturma izni verilen konu ne onu da anlamadık demeyin. Çünkü bunun haberini gençler hazırlıyor ve belki de bu yazıdan önce yada hemen sonra ilgili haberi okuyacak ve kepazeliği rezaleti belgeleyen müfettiş raporlarını ve soruşturma izni dilekçesini okuyacak altındaki İç İşleri Bakanlığı olurunu göreceksiniz. Kaldı ki bunun büyük soruşturmanın startı olduğu düşüncemi ve öngörümü de paylaşmak istedim. Lütfen bahsettiğim oluru incelerken bir gariban memura bir belediye başkanı iki başkan yardımcısı ve bir müdür bir araya gelip nasıl bir zulüm etmiş ve bir insanın hayatını nasıl kabusa çevirmişler anlayın. Anlayın ki bizi ne kadar kötülüğe kadir acımasız, hiç suçu olmayan bir kadıncağıza karşı beş erkek bir olup savaş açabilecek kadar kaba ve gaddar insanlar yönetmiş. Geçmiş olsun Gülten Abla geçmiş olsun Uşak Gülten Abla ve biz olmasakta kimsenin sesi çıkmayacaktı anlaşılan. Neyse uzatmaya hacet yok. İç İşleri Bakanımıza kararınız hayırlı olsun Sayın Bakanım diyor ve bu türden hayırlı kararların arkasını da görmek istiyoruz. HDP'liler için verdiği her oluru alkışladığımız gibi Soylu'nun bu Soylu davranışını da alkışlıyor samimiyetine inanmak istediğimizin altını çiziyoruz. Anlaşılan oki kurtulduk millet diyebilirim rahatlıkla. Hayırlısı diyelim ve geç oldu ama güç olmasa bari diyelim.
İyi de arkadaş böyle güzel bir haber bu şekilde bir değerlendirme ile mi verilir? Vermişler işte oluru çıkarmışlar nihayet gözden ve çizmişler bu tayfanın üstünü sen de daha ne istiyorsun? Demeyin lütfen özellikle son iki yıldır ne çektiğimizi bir biz biliyoruz bir de Allah. Hani biz kan tükürüp kızılcık şerbeti içtik diyen tipler olduğumuz için dert yanmayı pek sevmeyiz ama iki yıldır bütün gelirlerimize el kondu. Zaten Ataparktaki mağduriyetimiz malumunuz. Hani bu kadarlık sitem hakkımız olsun Devletimizi yönetenlere ve siyasetçilerimize. Elbetteki Sayın Soylu son derece Soylu bir hareket ortaya koyarak bu yolsuzlukları, hırsızlıkları ve Belediye personeli ve gazeteciler başta olmak üzere şehir insanına zulüm yaşatmalarıyla ünlü tayfayı nihayet sorgulamaya ve soruşturmaya karar vermek anlamına gelen belgenin altına imza koymuş sağolsun. Ama İç İşleri Bakanının başlıca görevleri arasında değil mi? Siyasi makam sahiplerinin bu makamların gücünü kullanarak kendi memurunu şehrin gazetecisini ezmeye kalkmışsa önlemek? Yada İçişleri Bakanının asli görevlerinden değil mi koca şehrin asayişini ve huzurunu bozan mafyavari yapılarla mücadele etmek. PKK ve FETÖ ile verdiğini söylediği mücadele nasıl ki görevi ise bu şehir eşkiyaları ile mücadele de İç İşleri Bakanının görevidir. Elbette ki hiç bir geç çok geç değildir ancak bu kadar geç olmasını eleştirmekte mağdur bir sade vatandaş olarak hakkım olsa gerek. Kaldı ki biz sade vatandaş değiliz bu kentin kim ne derse desin en önemli en itibar edilen gazetecileriyiz ve en çok okunan internet gazetesinde yazılarımız yayımlanıyor.
Şimdi bana neden bu kadar sitem ettin anlamadık bu soruşturma izni verilen konu ne onu da anlamadık demeyin. Çünkü bunun haberini gençler hazırlıyor ve belki de bu yazıdan önce yada hemen sonra ilgili haberi okuyacak ve kepazeliği rezaleti belgeleyen müfettiş raporlarını ve soruşturma izni dilekçesini okuyacak altındaki İç İşleri Bakanlığı olurunu göreceksiniz. Kaldı ki bunun büyük soruşturmanın startı olduğu düşüncemi ve öngörümü de paylaşmak istedim. Lütfen bahsettiğim oluru incelerken bir gariban memura bir belediye başkanı iki başkan yardımcısı ve bir müdür bir araya gelip nasıl bir zulüm etmiş ve bir insanın hayatını nasıl kabusa çevirmişler anlayın. Anlayın ki bizi ne kadar kötülüğe kadir acımasız, hiç suçu olmayan bir kadıncağıza karşı beş erkek bir olup savaş açabilecek kadar kaba ve gaddar insanlar yönetmiş. Geçmiş olsun Gülten Abla geçmiş olsun Uşak Gülten Abla ve biz olmasakta kimsenin sesi çıkmayacaktı anlaşılan. Neyse uzatmaya hacet yok. İç İşleri Bakanımıza kararınız hayırlı olsun Sayın Bakanım diyor ve bu türden hayırlı kararların arkasını da görmek istiyoruz. HDP'liler için verdiği her oluru alkışladığımız gibi Soylu'nun bu Soylu davranışını da alkışlıyor samimiyetine inanmak istediğimizin altını çiziyoruz. Anlaşılan oki kurtulduk millet diyebilirim rahatlıkla. Hayırlısı diyelim ve geç oldu ama güç olmasa bari diyelim.
çavuşoğluna 6 Yıl Önce
daha geçen hafta sayın çavuşoğluna içişleri bakamı ve adalet bakanı buniar ve bunlar gibi Zulümkarları temizleme kararı aldıkları için amerikanın hedef tahtası oldular demiştim de dudak bükmüştü. gördün mü sayın çsvuşoğlu akparti gecikir ama işini bilir. kılıçdaroğlu ve özkana kalsan marta kadar görevde kalırdı bunlar. chp açıkça destek verdi hdplilere olduğu gibi bunlarada geç mi oldu evet ama var işte devletin bir bildiği.
millet korkusu 6 Yıl Önce
yaptı akp anketi gördü cahanım halk içindeki rezil durumunu ve anladı uşakı kaybedeceğini hemen harcadılar tabi cahanı.seçim gelene kadar nerdeymiş bunlar. laf olsun nasıl olsa aday yapsalar erhan akçay gibi 5bin oy ancak alacaklar.neyöiş efendim görevden almışlar almasaydınıx halk alacaktı zaten.
belediye! 6 Yıl Önce
sadece gülten abla mi? neleri vardi o belediye de zulüm edilen..sürgün edilen..işini dosdoğru yapan boyun eğmeyen lakin işten atilan yillarin işçileri.. aday yapmamak çözüm mü..elbette değil, hesap ta sorulmali..her bir kuruşun, utaşta dönen her bir alaverenin hesabi da sorulmali..bu dönemde işe alınan bir işe yaramayan menzilden de temizlenmeli bu belediye...temizlenmeli ki devlet halkıyla barışmalı..
belediye 6 Yıl Önce
utas iscilerine gec odenen maaslar verilmeyen yillik izinlerde cabasi. her donem arkasinda durdugumuz akp yi artik karsimiza almak zorunda kalacagiz kadroya gecen herkes pisman oldu eminim hakkimizi aramak mumkun degil zaten hicbirimiz ses cikaramiyoruz
Erdem 6 Yıl Önce
uşak haber merkezini tebrik ederim dört yıldır çok amansız bir mücadele verdi hırsızlarla ve nihayet kazandı. lüle saçlı ufuk sana güle güle elele kotese gidersiniz inşAllah. erkan beyin yazısı çok güzel özetlemiş 4 yılı.