Yerel Seçimler için propaganda sürecine başta Ak Parti olmak üzere Uşak siyasetinde olan bitenle startı verelim dedik...

Bildiğiniz üzere Ak Partinin son yıllarda seçtiği ve rol vermekte inat ettiği Ak Partili olduklarına emin olmadığımız yanlış aktörlerden dolayı karizması hayli çizilmiş durumda. Uşak Belediye Başkanının UTAŞ ile ilgili yanlış tercihleri yine hangi siyasi görüşten olduğunu bir türlü öğrenemediğimiz hiç bir siyasi sorumluluk altına girmemiş yada Ak Partiye zerre katkısı olmamış, seçimlerde Ak partiye oy verdiğine dahi emin olmadığımız isim yada isimleri belediye başkan yardımcısı yapınca şehri alıp giden yolsuzluk usulsüzlük eşkiyalık vb dedikoduları ve gerçek Ak Partililerin bu yaşananlara olan isyanı, belediyenin saçma sapan işlerinden, belediye yönetiminin belediyeyi batırmış olmasından tutun da sokakta başkan korumasının polis kimliğini kullanarak adam dövmesine varıncaya değin pek çok sebeple de Ak Parti eleştirildi. Yine Eybek tepesine bıraksan çarşıya bulamayacak Uşakla ilgili söyleyeceği bir cümle dahi olmayan şehri yada şehirliyi tanımayan sadece Atatürk Düşmanlığı ve Atamıza yaptığı hakaretler ile ön plana çıkmaya çalışan bir ismi Milletvekili adayı yapınca Ak Parti aslında henüz farkında olmadığı ciddi bir mukavemet ile karşı karşıya işin aslı sokakta kime sorsanız Ak Partinin bu şartlarda Nurullah Cahan'ı değiştirse bile geç kalındığı için seçimleri kazanmasının hayli zor olduğunu söylemekte.

Zaten Ak Partili bildiğimiz bir çok ismin de açıkça sosyal medya hesaplarından eleştiri ve sitem dile getirdiklerini biliyoruz. Mesela Ak Partide geçmişte yönetimlerde bulunmuş bir isim olan Talip Gümüş gibi, Zübeyir Yıldırım gibi, Fatih Gündüz gibi, Zafer Aydın gibi Emre Yeşilçiçek gibi, Mehmet Gün gibi Turgay Eser gibi yada  pek çok isim açıkça sosyal medya hesabında yada dost meclislerinde eleştirilerini dile getirdiklerini biliyoruz zaten saklamıyorlar artık açıktan muhalefet ediyorlar bu Atatürk düşmanı yada ismi yolsuzluklarla anılan Utaş tayfasına yine Belediye Meclisi üyelerinden bazı isimlerinde önümüzdeki dönem tekrar meclis üyesi adayı olmayı düşünmedikleri de kulislerde konuşuluyor. Özetle çok rahatlıkla diyebiliriz ki Uşak'taki Ak Partililerin kafası hayli karışık. Zaten ilçelerden edindiğimiz kulis bilgileri ilçelerde de durumun pek farklı olmadığını sadece Banaz'da Belediye Başkanı Zafer Arpacı'nın malum tayfaya mesafeli durduğu için durumu iyi idare ettiği konuşuluyor. Yani Ak Parti li belediyelerin işi hayli zor diyebiliriz rahatlıkla. Peki hala nasıl bu kadar rahat cirit oynatabiliyor bu malum grup derseniz size muhalefeti de idare ettikleri için derim. Gerek Özkan Yalım ve Nadi Sancar aracılığı ile CHP'ye gerekse Muhterem Kuruçay olmadı Mehmet Alev vasıtasıyla MHP'ye de hükmettiği için ve o partilerde de aktör çıkabilmesini bir biçimde önlediği için hala hiç bir şey yokmuş gibi dolaşıyorlar. Bu arada Ak parti Genel Merkezinin ne düşündüğü artık hiç umurunda olmayan bir Adalet Sarayımız ve Emniyet Müdürlüğümüz de var Allahın izniyle. Bu hatırlatmayı da yapmadan geçmeyeyim çünkü son 3 yıldır her Eylül ayında olduğu gibi bu Eylül ayında da ciddi beklenti oluştu halkta hele son iki istifadan sonra Devletin bu Utaş ve Belediyeye bir el atacağına kesin gözü ile bakılıyor.

Elbette ki CHP Binlerce işçi ile alacakları sebebiyle mahkemelik olduğu herkesçe bilinen yönettiği devasa şirketi bir biçimde batırmış ve borçlandırmış içinden çıkılmaz borcu olduğu söylenen ve işçilerinin tazminatını bile ödemeden Belediye Başkanı olmayı canı isteyen üstelik hangi ara CHP'li olduğunu bile anlayamadığımız sırf sağdan ve parası var diye batık bir ismi cilalamaya çalışırsa şehir siyasetinin alacağı netice budur. Ayrıca o arkadaşın var dediğiniz parası işçilerinin haklarını ödemedikçe Onun değil işçilerinindir. Yani işçilerine ait paraları siyasette çarçur etmesine lüzum yoktur. Kaldı ki seçimi kazanması da mümkün değil inanın CHP'liler oy vermez. MHP'yi zaten konuşmaya hacet yok sanırım. Zaten MHP'nin de İyi Partinin de dağıldığını ve Türk Milliyetçilerinin gidecek adres aradığını ama alternatifsizlik sebebiyle siyasetten uzaklaşıp gittiklerini de söyleyebiliriz rahatlıkla. Malumunuz İyi Parti İl Başkanlarını görevden aldı yerine atanan arkadaş henüz medya karşısında çıkmaya bile cesaret edebilmiş yada bir ekip kurup ilan edebilmiş değil. Artık İyi Parti hiç konuşulmuyor. O halde ne yapmalı? Bu sorunun cevabını ben bilmem ama ben size siyaset kulislerini anlatıyorum. Tüm bunlar olurken umut veren gelişmeler de yok değil. Mesela Ak Parti'de nihayet iki alternatif ciddi ciddi konuşulmaya başlandı. Birisi Mehmet Gün diğeri ise Emine Yıldırım. İkisi ile de görüştüm ikisi de Genel Merkezin takvimine uyarak herhangi bir açıklama yapmadıklarını ama takvim başlayınca basın duyurusu ile aday adaylığını duyurmak istediklerini söyledi. Yani aslında ikisi de teşkilatlarına bağlılık göstererek ser verip sır vermediler ama ikisinin de iştahlı oldukları ses renklerinden ve konuşmalarından belliydi. Hatta Emine Yıldırım ben aslında kararımı verdim bile dedi yani bana sorarsanız Sayın Yıldırım aday adaylığını kesin açıklayacak süreç başladığında. Bu arada her iki ismi de siyasi nezaketleri ve teşkilat disiplinine riayet etmeleri sebebiyle kutluyorum. Çünkü her ikisi de çok dikkatli konuştular ve ısrarla aman süreç başlamadan bizim ağzımızdan bir şey yazmayın bu konuda dediler. 

Mehmet Gün ile uzun uzun konuşmadık ama Emine Yıldırım her zamanki gibi hayli heyecanlı idi. Siyasetin samimi ve heyecan dolu yüzü diye takıldığım Emine Yıldırım'ı yıllardır tanıyor olmamın verdiği yakınlık sebebiyle olsa gerek Onunla uzun uzun sohbet etme imkanımız oldu. Enerjisi heyecanı inanın beni şaşırttı. Düşünsenize bu kadar gergin bir 4 yıl yaşamış bütün şehir siyaseti siz Ak Parti'de Belediye Meclisi Üyeliği yapmışsınız, imar komisyonu başkanlığı yapmışsınız ama ne meclis üyeleri ile bir tartışma yaşamışsınız nede parti teşkilatlarınızla. Üstelik bu süreçte pek çok İl Başkanı ve Merkez İlçe Başkanlığı değişimi yapılmış ve siz bu gergin ortamda 4 yıl hem siyaset hem meclis üyeliği görevini yürütmeye çalışmışsınız tüm bunlar olurken kadınsınız ve geçtiğimiz günlerde istifa eden iki ismin de hedefindesiniz gerilmek yada eleştirmek için fırsat aranan birisiniz. Görüştüğümüz Ak Partili meclis üyeleri var yorulduk artık diyen direnemeyen tekrar meclis üyesi olmayı düşünmeyen hele birisi ille de Cahan tekrar aday olursa kesinlikle yokum dedi. Erkekler bile bu zor süreçte teslim olma noktasına gelmişken Emine Yıldırım'ın hala siyasetten Ak Partiden ve hatta kendisinin Belediye Başkanı adayı olabileceğinden umudunun olması şahsen beni umutlandırdı. Dedim ki iyi insanlar da var siyasette samimiyetine inandığımız dürüst insanlar da var ne mutlu ki var olmaya devam etmek istiyorlar siyasetin tüm kirlenmişliğine rağmen temiz kalabilmek yetisini göstermiş az isim de yok hani Ak Partide bile aslında.

Evet yanlış duymadınız, Ak Parti’nin Belediye Meclis Üyesi Jeoloji Mühendisi Emine Yıldırım, Ak Parti’den aday adayı olacak en azından yaptığım konuşmadan benim edindiğim intiba net olarak bu. Baştan söyleyeyim; aday yapmasalar da Sayın Yıldırım’ın Ak Parti’den aday adayı olması Ak Parti açısından hem bir heyecan dalgası oluşturabilmesi hem de Ak Partinin vitrinin modern giyimiyle Mühendislik donanımı ve siyasi backroundu ayrıca da hanımefendiliği ile güzelleştirebilmesi bakımından adaylığını incelediğiniz de Ak Parti açısından büyük kazanım olabilir tabiki Ak Parti yönetimi bu durumun farkına varıp fırsata dönüştürebilirse. Çünkü toplumun çok gerildiği ve AKP’ye oy verenlerin tümünün; kimi art niyetli çevrelerce; Atatürk düşmanı ya da hırsızlık, yolsuzluk işlerine bulaşan insanlar olarak gösterilmeye çalışılmasına en azından Uşak için panzehir niteliğindedir. Hemen belirteyim Ak Partide geçmişte siyaset yapmış ve Atatürk düşmanlığına yada hırsızlığına rastlamadığım bir çok isim sayabilirim sizlere. Yıldırım vitrinde bahsettiğim kategorideki Ak Partilileri temsilen bulunursa pekala çokta şık olabilir. Kendisinden dinlediğime göre; geçtiğimiz günlerde CHP Kadın Kolları Başkanı’nın, zaman zaman yaptığı Atatürkçülüğünü gösteren paylaşım ya da çıkışları sebebiyle beğenerek takip ettiğini, AKP'de bir yerlerden aday yapıldığı takdirde memnuniyet duyacaklarını oy vermesekte gönül desteğimiz olur size, sizin AKP’li de olsanız bizim nazarımızdaki yeriniz hemcinsim olmanız münasebetiyle de çok farklı dediğini öğrendim ve ben bu konuşmayı Ayşe Ayaz’dan da teyit ettirmiş olarak yazımda siz Uşak Haber Merkezi takipçilerine aktarıyorum. Aynı şekilde Emine Yıldırım, daha önce Belediye Başkanı’nın talimatına rağmen “Atatürk Düşmanı Milletvekili Adayı olarak şu günlerde siyaset tarihine geçen Eyüp Gökhan Özekin’in yanında durmamda gezmem de” diye çıkış yaparak duruşunu çok net ortaya koymuştu geçmişte ve bu durumda Atatürkçü çevreleri ve Özekin'in emrivaki aday yapılmasına tepkili olan Atatürk'le bir problemi de olmayan Ak Partili çevreleri memnun etmişti. Emine Yıldırım aynı zamanda yolsuzluğun, hırsızlığın kol gezdiği, belediyenin çaycılarının bile lüks otomobil ile gezdiği ve Belediye Başkanı ya da Ali Rıza Çümen ve Ufuk Uğur gibi isimlere yakın olanların köşeyi döndüğü bir zaman diliminde asla yolsuzluğa ya da menfaat teminine bulaşmadığı da herkesin malumu olan bir gerçektir.

Yazmadan önce istişare ettiğim haber editörümüz ve ekip başımız Nurullah Çavuşoğlu’nun özel talebiyle bir anektod ilave ediyorum. Yıldırım aday adaylığı kararını verdiği esnada ailecek birlikte olan Çavuşoğlu; “Emine Hanım, bence acele etmeyin. AKP’nin ne yapacağı belli değil, bakarsın sizi başka bir partide değerlendiririz. Bakın babanızın bile kalbi adeta delisi olduğu Erdoğan’dan soğumuş bir ara, hem belki başka bir siyasi parti de sizi değerlendirebilir. Öyle bir siyasi çizgin oldu ki her siyasi parti seni vitrininde ister. Hazır beş yıllık Belediye Meclis üyeliğin var, siyasi backgroundun da hayli iyi hale geldi, bu yüzden acele etme istersen. Hem şu Nurullah Cahan kendisinin aday yapılmayacağını iyice bir anlasın yüzleşsin gerçeklerle karar vermekte acele etme.” Çavuşoğlu'nun bu öneri ve tavsiyesine Emine Yıldırım hiç düşünmeden yanıt verir; “Nurullah Bey, biz Ak Parti’ye sizinle ve babamla istişare ederek geçtik biliyorsunuz. O dönem Sayın Erdoğan’ın FETÖ ve terör örgütleri ile mücadelesi hepimizin hatta Türk Milletinin beğenisini toplamıştı. Babam dediğiniz gibi bütün mitinglerini izleyen ve hayranlıkla takip eden birisi olarak Sayın Erdoğan’dan bir dönem biraz soğumuş olabilir. Ancak, kendisi son seçimlerde yine Sayın Erdoğan’a oy vermiştir. Mevcut adaylar içerisinde yine en iyisi O diye ifade etmiştir ve İnşallah Sayın Erdoğan'a birazda Uşak'ta benim yaşadığım zorluklar sebebiyle yaşadığı kırgınlıkta geçecektir ben kendisinin gönlünü aldım zaten. Hem benim gönlüm soğumadı partimden ve liderimden, bilakis partililerime çok ısındım. Ak Partililer genel itibariyle sıcakkanlı, cana yakın, samimi insanlar. Elbette her siyasi partide olduğu gibi bizim partimizde de maalesef ikiyüzlü insanlar var ve maalesef biz bu insanlarla mücadele hususunda biraz yalnız ya da güçsüz kalmış olabiliriz zaman zaman ama inanın bana Ak Parti’nin tabanı ile kuracağınız yakınlığı ve birlik duygusunu başka bir siyasi partide bulamayabilirsiniz. En azından ben şu anki ruh halimle öyle hissediyorum. Pek çok Parti yöneticisi tanıdım bu süreçte çok iyi anlaştık yine Meclis Üyesi arkadaşlarımında pek çoğu ile de iyi niyetli işler de çıkardığımıza da inanıyorum. Biliyorsunuz; siyasete partiler üstü bir bakışla da yaklaşmak gerekir zaman zaman ve zaman zaman bulunduğunuz siyasi çatı ile kafa yapınızın uyuşup uyuşmadığını da denetlemeniz gerekebilir. Ama şu an ben böyle bir gereksinim duymuyorum ve bana inanın, siyaseti Ak Partide noktalamak istiyorum kısmet olursa. Liderimiz ve Ülkemizin Cumhurbaşkanı olan Recep Tayyip Erdoğan öyle bir yelpaze oluşturmuş ki Ak Parti’de; her düşünce yapısında insan pekâlâ mutlu olabilir aramızda ve ben gerçekten söylüyorum istisnai durumlar dışında Ak Parti ailesinde mutluyum. Liderimizi  sayıyor, seviyor kendisine de güveniyorum ayrıca çokta emeğim var partide bu ve benzeri sebeplerden tercihim ve önceliğim tabiki Ak Parti olacaktır.”

Emine Yıldırım’ın bu sözlerini ilave ettikten sonra yazıma dönecek olursam; Emine Yıldırım; Belediye Meclis üyeliği boyunca göreve gelen neredeyse bütün İl ve Merkez İlçe Başkanları ve yönetimleri ile iyi ilişkileri olmuş, her çevreden Ak Partilinin beğeni ve takdirini toplamış bir isimdir. Elbette ki her beğenen Sayın Yıldırım’ı Belediye Başkanı adaylığına layık görmek ya da oy vermek zorunda değil, elbette istemeyenleri ya da sevip beğenip Belediye Başkanlığına layık görmeyenleri de olabilir. Ancak mevcut durum ve Ak Parti’nin dağınık hali göz önüne alınınca da Yıldırım’ın adaylığına Cahan ve tayfası dışında ki Onlarda itiraz etmeyebilir çok itiraz olacağını düşünmüyorum açıkçası. Emine Yıldırım bana göre hiç kimsenin aday adaylığını ilan edemediği dolayısıyla da bir türlü seçim atmosferine girilemediği böyle bir dönemde üstelik önünde başka siyasi tercih alternatifleri ya da bir sonraki Milletvekili seçimleri için pozisyon oluşturma gibi politik hamle seçenekleri dururken, aday adaylığına karar verir ilan ederse hem Ak Partili olduğunu hem de gerçekten cesur bir siyasi kimliğe ve güçlü bir iradeye sahip olduğunu ispat etmiş olacaktır. Yazımın başında da da bahsettiğim gibi gerek Ak Parti eski İl Başkanı Mehmet Gün gerekse de Emine Yıldırım kendileri aday adaylığı ilanı için sürecin başlamasını bekliyor ve kesinlikle aday adayı olacağım demiyorlar ama ben inanıyorum ki sürecin başlamasının ardından her iki isim de Ak Parti İl Başkanlığı binasında bir basın açıklaması yapacak ve bana öyle geliyor ki her iki isimde Ak Partide heyecana sebep olabilecek yetide. Zaten atandığı günden beri yine UTAŞ tayfasının fake hesap yada sayfalardan iftira dolu paylaşımlarına aldırmadan süreci çok iyi yönettiğini gözlemlediğimiz Ak Partinin mevcut il Başkanı Mehmet Çakın için bundan sonraki süreci yönetmek çocuk oyuncağı kadar kolay olabilir. Uşak Haber Merkezi’nin farkı ortaya çıksın istediğim için ben kendilerinden müsaade alarak yazımın içinde düşüncelerimi belirttim, Mehmet Gün ile ilgili daha geniş çaplı bir değerlendirme yapacağım bir sonraki yazımda uzadığı için bu kadarla yetindim şimdilik. Neyse her iki isme de şimdiden hayırlı uğurlu olsun kendilerine şahsım adına başarılar diliyorum. Aday adaylarının hepsiyle ilgili kendileri hakkında bilgilendiren ve ayrıca şahsımın kendileri hakkındaki düşüncelerimi de içeren köşe yazıları yazacağımın sözünü vereyim. Bir sonraki yazımda diğer aday adayları ve parti kulislerine ilişkin çok önemli bilgiler vereceğim.