TÜRKİYE MODELİ
ABD merkezli düşünce kuruluşu Freedom House (Özgürlük Evi) “Dünyada Özgürlükler 2020” raporunu açıkladı. Raporun Avrupa kısmında değerlendirilen Türkiye, 180 ülke arasında155. sırada yer aldı.
Peki Hal böyleyken, Sayın Erdoğan ne diyor?
"Böylesine samimi bir demokrasi, hak ve adalet ideali bulamazsınız, bunun adı Türkiye modelidir."
Şimdi neymiş bu model?
Nelere kadir olmuş? Hep birlikte görelim.
EKONOMİ:
17.09.2020 Tarihi itibariyle;
* 1 Amerikan Doları: 7,55
1 Euro: 8,96
1 İngiliz Sterlini: 9,81
1 Gr Altın: 472,95
* Merkez Bankası döviz rezervleri - 40 milyar dolar civarında.
*. Türkiye’nin dış borç stoku 431 milyar dolar,
*. Dış borçların faizleri bile ödenemez durumda,
*. İşsizlik de Cumhuriyet tarihi rekoru kırıldı,
*. İşyerleri birer birer kapanıyor,
*. Giderek artan fakirlik,
*. Akaryakıta ve doğalgaza gelen üst üste zamlar,
* ÖTV artışları,
*. Memur, işçi, emekli aylıklarındaki erime,
*. Açlık seviyesinin altında yaşama savaşı veren halk,
*. ....
Peki Hal böyleyken, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ne diyor?
"Dünyada bizim gibi büyüme hızı gösteren bir başka ülke daha yok" diyor!
ADALET
Antik Çağ filozoflarından Platon haklıydı. Sokrates’i ölüme mahkum eden Atina meclisindeki çoğunluk oyları nasıl adalet getirmediyse, yüzde 50 oy da adalet
Getirmeyecekti.
Getirmedi...
Ergenekon, Balyoz kumpas davaları, haksız yere tutuklanan onlarca asker, bilim insanı, sanatçı gazeteci, iş insanı...
Memlekette adaletin yerlerde süründüğü, hatta olmadığını iliklerimize kadar hissediyoruz.Diyelim ki kafamız attı, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ü" bir dilekçe ile Kamu Başdenetçisi" Şeref Malkoç'a şikayet ettik.
Şeref Malkoç kim? Abdülhamit Gül'ün kayınpederi...
Aha sana adalet!
Peki hal böyleyken Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ne diyor?
"Hak ve özgürlükler, vazgeçilmez ve geri dönülmez bir biçimde hukuk düzenimize ilmek ilmek işlenmiştir. Bu dönemde yapılan bütün reformlar; güçlü demokrasi hedefiyle millet adına, milletle beraber hayata geçirilmiştir. Her sesten, her renkten, her kökten vatandaşını kucaklayan, ötekileştirmeyen, birleştiren bu süreç; geçmişin ret ve inkâr politikalarına karşı bir devrim niteliğindedir.
DIŞ POLİTİKA:
Birleşmiş Milletler'e göre dünya üzerinde 195 egemen devlet ya da ülke bulunmaktadır.
Bu bağlamda;
* Azerbaycan ve Katar hariç politik gerginlik yaşamadığımız tek bir ülke neredeyse yok gibi.
* Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Doğu Akdeniz'de tamamen tek başına kalmış durumdadır.
* Yunanistan, Lozan Anlaşması'nı açık açık ihlal ederek adaları bir bir işgal edip silah, asker, mühimmat yığınağı yapmış ve bu durumda bile haklıyken ön koşulsuz masaya oturmayı bile kabul eder olmuşuz,
* Proje ortağı olduğumuz ve parasını çatır çatır ödediğimiz F-35 programında Türkiye devre dışı bırakılmış, S-400 leri bile kullanamaz hale gelmişiz.
*. Şam'da Emevi Camiinde namaz kılma hayali yaşarken, Süleyman Şah'ın türbesindeki sandukasını sırtımıza sırtlayıp kaçmışız.
(Dimyat'a pirince giderken eldeki bulgurdan olma halidir)
* Sınır ötesi harekatlara rağmen PYD ve YPG tasfiye edilememiş, bölge üzerinde terör örgütleri güçlerini giderek daha da artırmıştır,
*. Tüm bunlar birer birer gerçekleşirken Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedi olan Lozan Anlaşması'nı diline dolamaktan da geri kalmıyor.
"Meis'i İtalyanlara vermişiz, onlar da Yunanistan'a vermiş. Yanı başımızdaki adaları vermişiz... Geçmişteki anlaşmaları büyük başarı öyküsü diye ders kitaplarında ilkokulda anlatmaya çalıştılar bizlere ama maalesef işte görüyoruz..."
Bunu kim söylüyor?
Türkiye Cumhuriyeti'nin
Dışişleri Bakanı olacak kişi...
Dertleri..
Tarih
Bilgi
Falan değil..
Yanlış bilgilerle,
Bilerek veya bilmeyerek
ATATÜRK'ü kötülemek..
Peki Hal böyleyken, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ne diyor?
"Dünyada bizim kadar başarılı dış politika yürüten yok" diyor!
TARIM
* Tarih boyunca çeşitli uygarlıklara ev sahipliği yapan Türkiye coğrafyası, iklim çeşitliliğinin sağladığı avantajla çok farklı tarımsal ürünün yetiştiği eşsiz bir bölgedir. Son yıllara kadar ülke insanının ihtiyaçlarını karşılamaya yeten tarımsal üretim, çevre coğrafyaların ihtiyaçları için dahi yeterli olmuştur. Türkiye, son yıllardaki kırılgan iç ekonomisi ve istikrarlı tarım politikaları üretmedeki sıkıntıları nedeniyle bu özelliğini büyük ölçüde kaybetmiş, kendi kendine yeten 7 ülkeden biri iken 15 yıl içinde artan yüksek maliyetler ve düşük taban fiyatları nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti tarımda dışa bağımlı hale getirilmiştir.
* Halen126 ülkeden 133 değişik meyve ve sebze ile canlı hayvan ve et ithal eden bir ülke konumundadır.
* Tarım arazileri ve orman alanları rant uğruna beton yığınlarına dönüştürülmüştür.
Peki Hal böyleyken, Tarım ve Orman Bakanı Ekrem Pakdemirli ne diyor?
"Türkiye Tarımda'ki uygulamaları ile dünyaya örmek oluyor" diyor!
İÇ POLİTİKA, (EMNİYET, ASAYİŞ, GÜVENLİK)
* Türkiye'de kadınlar ve çocuklar korkudan sokağa çıkamaz duruma geldiği görülmektedir. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu”nun verilerine göre cinayetler hız kesmeden devam ediyor.
* Tecavüz, darp, şiddet suçlarına karşı caydırıcı yasalar çıkarılmamış.
* İstanbul Sözleşmesi'ne ilk imza atan ülke olduğumuz halde uygulama olanağı sağlanmadığı gibi tartışmaya açık hale getirilmiştir.
* Tarikat ve cemaatler holdingleşmiş, 2. Bir fetö yapılanmasına hazır hale gelmiş veya getirilmiştir.
*. Vatandaşın Anayasadan gelen haklarını kullanması bile suç sayılmış, halk konuşmaktan bile korkar hale getirilmiştir,
* Türkiye dünyada en çok gazetecinin, yazarın, çizerin hapiste olduğu ülke olarak tarihe geçmiştir.
* Hukukun en tepesindeki insanları (AYM) bile tehditvari söylemler ile baskı altına alınmaya çalışılmaktadır.
Peki Hal böyleyken, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ne diyor?
"Dünyanın en huzurlu ülkesi biziz" diyor!
MİLLİ EĞİTİM
* Dünya Ekonomik Forumu’nun yayımladığı “Eğitim Kalitesi 2018” raporuna göre, 137 ülkenin eğitim niteliğine göre sıralandığı listede Türkiye 99’uncu sırada yer almış. Pakistan ve Endonezya’nın bile gerisine düşmüş durumdadır,
* En kötü eğitime sahip Mozambik, Nikaragua, Tanzanya, Etiyopya ve Kamboçya’nın bulunduğu guruba dahil edilmiş,
* Kalite değerlendirmesinde ise 7 üzerinden 3.1 gibi düşük bir notla eğitimde sınıf geçememiştir.
* Bir ülke düşünün, son 18 yıldır ülkeyi aynı parti yönetiyor ama eğitim sistemimiz en az 17 kez değişti.
7 kez bakan,
6 kez lise,
3 kez de üniversite sınavı değişti.
Hiçbir bilimsel ve rasyonel yanı olmayan metotları ülkemizin geleceği çocuklarımızın önüne koyuyorlar.
İşin komik tarafı da, aynı partinin 7 kez değiştirdiği Milli Eğitim Bakanlarının istisnasız hepsi:
- Böyle sistem mi olur?
- Eğitim sistemi çok sıkıntılı,
- Sistem çok eski,
- Sistem çok problemli,
- Sistemi sil baştan değiştiriyoruz. Dediler.
Selefi halefi suçluyor,
Halefin haberi bile olmuyor!
Peki Hal böyleyken, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ne diyor?
"Eğitimde attığımız adımlarla dünyayı kendimize hayran bırakıyoruz" diyor!
SAĞLIK
* Pandemi dönemindeki eylemleri ve
şüphe uyandıran verileri ile saygınlığını ve güvenilirliğini yitirmiş...
* 90 dan fazla sağlık personeli görevlerini yaparken hastalığa yakalanıp hayatını kaybetmiş, 900 den fazla çalışanı istifa etmiş.
* 83 Milyon insanı kaderi tek bir kişinin iki dudağı arasına bırakılmış.
* TTB 'nin uyarıları ciddiye alınmadığı gibi iktidarın ortağı tarafından illet, zillet ilan edilip, hakaretamiz sözler sarf edilmiş.
Peki Hal böyleyken, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ne diyor?
"Dünyada sağlıkta bizden daha iyisi yok" diyor!
Dilin kemiği yok,
konuşmaktan öte bir şey yapan da yok.
Hal böyle olunca,
Benim aklıma bir atasözümüz geldi
"Tavşan bilmemnesini dağa sürtmüş, etrafındakilere böbürlenerek, ben dağı şey ettim demiş"
Yani, Kayda değer hiçbir şey yapmadığı halde yapmış gibi böbürlenen kişilere söylenen bir sözdür.
Hal tam olarak böyledir.
Alın size yeni Türkiye Modeli!
Daha iyisi yok!
Gak diyene 5.000,
Guk diyene 200.000 liralık tazminat davası açılmazsa,
Zart diyene 6 ay,
Zurt diyen 15 ay hapis istemiyle dava açılıp tutuklanmaz, eğer ölmez, darp'a cinayete, tecavüze maruz kalmaz iseniz,
Tepe tepe kullanırsınız...
Sağlıcakla kalın...