Bu kanunun ve demokrasinin kendilerine verdiği bu hakka dayanarak MHP’li meclis üyeleri de belediye başkanı hakkında soru önergesi verebilir. Buna karışmak ne benim ne de bir başkasının haddi değildir. Kaldı ki bu hakkını MHP kullanmış benim de bizzat izlediğim meclis toplantısında önergeleri Ak Parti ve CHP’li üyelerin kanaatimce sağduyulu davranarak red yönünde oy kullanmaları neticesinde reddedilmiştir…
Zaman zaman kamuoyunun gündemini , belediye başkanı ve bazı belediye meclisi üyelerinin yargılanmasına ilişkin henüz yargı aşamasında olan konular işgal etmekte. İddialara ilişkin müfettişler gerekli soruşturmayı yapmış ve gerek duyulanlar hakkında yargılanmaları hususunda rapor vermiş ve yargıya intikal ettirmişti. Artık yargı kararını verecek ve şayet suçlu ise olayın failleri cezasına katlanacak yok değilse de aklanacak. Bugün MHP’li belediye meclis üyelerince verilen soru önergesinin gerekçesi de imar planı revizyon ihalesinde değişiklik yapılması için yapılan bir ihaleye fesat karıştırıldığı yönündeki yine müfettiş tarafından yargıya intikal ettirilmiş ve yargı aşamasında olan bir konu.
MHP’nin şahsen benim gereksiz ve yersiz bulduğum bu tavrını ve sebeplerinin neler olabileceğini sorgulamadan önce yaşanan hadiseye objektif olarak bir bakmamız gerek. Her şeyden önce soru önergesi verilen husus yargıya intikal etmiş ve Devletin savcısı konuya ilişkin soruşturmayı sürdürüyor. Diyelim ki önergenin görüşülmesi kabul edildi. Ben de size şu soruları yöneltsem ayıp olur mu bilmem? Ama soracağım kimse kusura bakmasın.
Soru 1) Bu durumda yargıya intikal eden üstelik üzerinde gizlilik kararı bulunanbu konu hakkında acaba belediye başkanı ve meclis üyeleri nasıl olacakta görüş bildirecekti.
Soru 2) Diyelim ki soru önergesi görüşüldü kabul edilmesi için gerekli olan 4'te 3 çoğunluğun evet vermesini sağlamak için MHP meclis üyelerine karşı nasıl bir ikna yöntemi kullanacaktı ve 3/4 çoğunluğu ikna edebilecek miydi?
Soru 3) Bu iç çekişmelerden Uşak ve Uşak’lının kazancı nedir? İç çekişmeler sebebi ile belediye personeli huzursuz olmuyor mudur? Bu durum belediyenin işlerinin aksamasına sebep olabilir mi?
Soru 4) Bu gergin atmosfer de görev yapmaya çalışan başkan yardımcıları ve belediyedeki daire amirleri sorumluluk almaktan korkmaz mı? İmza atmaktan çekinmez mi? Bu durum yine işlerin yavaşlamasına sebep olmaz mı?
Soru 5) Bu tip faaliyetler belediye personeli arasında da sorunlara sebep olmaz mı? Herkes bir diğerinin bilgi yada belge sızdırdığını, arkasından dolap çevirebildiğini düşünebilecek paranoyakça bir yaklaşım içine sürüklenmez mi?
Soru 6) Belediye Meclisinin çalışma ahengi ve uyum bozulmaz mı? Herkes fedakarlıktan kaçınıp, siyasi malzeme vermemek uğruna hesaplar yapmaya mecbur kalmaz mı? Cesurca alınması gereken karalar da meclis üyeleri çekimser kalmaz mı?
Soru 7) Zaten yargıya intikal etmiş bu konular da yargının da etki altında kalmaihtimali var mıdır?
Soru 8)Uşak halkı siyasilerin çocukça iç çekişmelerini takip etmek zorunda mı?
Soru 9) Sizce Başkanın ya da yargıya intikal etmiş iddialar da adı geçenlerin her hangi bir suçu varsa yargı bunu ortaya çıkaratamaz mı? Gerekli cezayı vermeye müktedir değil midir?
Soru 10) Bu konularda sabırlı ve sağ duyulu davransak ve yargının vereceği kararı beklesek, bu arada da bu tür çekişmeler yerine memleketin yararına görülen işler de birlik olsak daha iyi olmaz mı?
ülkücü diye MHP'liler yutturacaklar Ali Erdoganı: Belediye başkanı olduktan sonra bütün yardıma muhtaç vatandaşların tesbiti meselesini oldugu gibi kendi yandaşı kimse yok mu? dernegine veren Ali Erdoga'nın ülkücülüğü bu mu?