Milliyetçi Hareket Partisi bildiğiniz üzere Uşak'ta uzun zamandır çalkantılar yaşamakta. Her kongre dönemi ciddi sancılar atlatan Milliyetçi Hareket Partisi şu sıralar yine sancılı günler yaşamakta. Büyük Kurultay'a imza toplamak için yola çıkan ve imza toplama kampanyasını ortak yürüttükleri ve kim en fazla imzayı toplarsa O'nun adaylığında birleşme ve diğerlerinin çekilmesi yönünde bir anlaşma yaptıklarını ilan ettiler. Çok enteresan; ismi öne çıkan ve anlaştıkları bilinen 3 isim de başkasının adamı olmakla suçlanıyor. Meral Akşener'in Gülen'ci, Sinan Oğan'ın ise Ak Saray'ın adayı olduğunu bizzat MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli deklare etmekte. Koray Aydın'ı ise Bahçeli'nin sürdüğünü en yetkili ağızlardan işitmek mümkün. Yani MHP'de hemen herkes şundan emin; Koray Aydın, Bahçeli'nin adamı. Meral Akşener ise Gülen'in, ki kendisi bu iddiayı yalanlamakla birlikte, Cemaate yakın olsam bunu GURURLA söylerdim diyerek, aslında rengini ortaya koymuştur. Düşünün ki, yakınlığı olsa gururla söyleyeceği bir grupmuş Gülen Cemaati, Sayın Akşener'in. Bu sözü söyledikten sonra benim Cemaatle ilgim yok demenin pek bi anlamı olmadığını düşünüyor, MHP kamuoyu. Sinan Oğan'ın ise Saray'ın projesi olabileceği yönündeki iddiasına Bahçeli'nin sunduğu kanıtlar, sanırım kamuoyunun en azından kafasını karıştırmaya yaradı. Dolayısı ile taban Bahçeli'den memnun değil. Çünkü gerçekten de iddia edildiği gibi sanki AKP'nin ya da MİT'in adamıymış gibi davranmakta. Diğer adaylardaki durumda bahsettiğimiz şekilde. Tüm bu sebeplerden dolayı MHP tabanının kafası bir hayli karışık ve hemen herkes yeniliğe sıcak bakıyor. Ama başka grupların adamı olmayan, Ülkücülüğüne ve parti aidiyetine inandıkları bir aday bekliyorlar desteklemek için.
Gelelim Uşak MHP kamuoyunun düşüncelerine ve partililer arasında sıkça konuşulan kulislere. Geçtiğimiz günlerde Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu'nun röportajında Nakşi Şeyhinin müridi olduğunu çok açık söyleyen ve bu yönde hareket etmesi sebebi ile partiye ciddi zararlar veren Ali Kurt'la ilgili söyledikleri MHP Kamuoyunda haftanın konusuydu diyebiliriz. Seçimleri kaybetmenin en önemli sebebinin, Ali Kurt'un yanlış politika ve davranışlarından kaynaklandığını düşünen MHP tabanı, aslında Genel Merkez'deki olumsuz havadan ziyade Uşak'ta daha 6 ay kadar önce kazanılan Milletvekilini kaybetmesinin sebebinin Uşak'taki faktörler olduğunu düşünmekte. Seçimlerdeki oyun bu denli azalmasının en önemli sebepleri arasında ise şunlar sayılmakta.
1) Ali Kurt'un partiyi defalarca MHP'ye ihanet etmekle, yani seçim dönemi başka partilerin adaylarına destek olmakla suçlanan Mehmet Alpkaya'yı partiye getirip söz sahibi ederek, Alpkaya'dan yıllardır pek hazetmeyen Ülkücü camiayı partiden uzaklaştırdı.
2) Ali Kurt, seçim propagandalarını doğru yönetemedi.
3) Durmuş Yılmaz'ın Yahudi Lobisi CFR'ye üye olduğunun ortaya çıkması da ciddi oy kaybına sebep oldu.
4) Cemaate yapılan operasyon esnasında Milletvekili adayı Gökhan Özoğul'un basına verdiği beyanat ve Durmuş Yılmaz ile Özoğul'un paralelcilere sahip çıkar nitelikte konuşma yapmış olması.
5) MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin seçim sonrası takındığı garip tutum ve davranışlar.
Yukarıda saydığımız maddeler, kulislerin seçimi kaybetme sebebi olarak genel kanaati elbette, az da olsa başka sebepler sıralayanlar da var. Ancak azınlıkta bu beş madde en çok öne çıkan görüşler. Sizin de gördüğünüz gibi sayılan 5 maddenin ikisinde Ali Kurt suçlanıyor, birisi de yine Ali Kurt'un sorumluluğundaki bir durum. Yani Ali Kurt istemese, Adliye önünde Devlet içinde Devlet kurmak başta olmak üzere, Resmi kurumların yani millete ait kurumların kaynaklarını cemaate peşkeş çekmek, zekat çalmak, KPPS Sınavlarında soru çalmak, faili meçhul olaylar tertiplemek, insanların özel hayatına ilişkin görüntü ya da ses elde etmek sureti ile; İnsanların özel hayatlarını ifşa, Bu görüntüler aracılığı ile tehdit ve şantaj gibi suçlamalara muhatap olan kişi ya da gruplara sahip çıkma garabetini gösteren Milletvekili adaylarının açıklama yapmalarına engel olabilirdi. 5 Maddelik faturanın 3'ü Ali Kurt'a kesilmekte yani.
Aynı MHP İl Başkanı Ali Kurt'un geçtiğimiz günlerde Merkez İlçe Başkanı Muhterem Kuruçay hariç diğer 5 kongre delegesi ile Banaz'da yaptığı bir görüşmede, aynı zamanda ilçelerde ilçe başkanı olan 5 büyük kongre delegesine muhalif adaylara destek olma telkini ve yönlendirmesinde bulunduğu, bahsi geçen delegelerin ise imzalarını noter huzurunda vererek gönderdikleri yönündeki iddialar da kulisleri epeyce meşgul etmekte. Yani 7 Kongre delegesinin 6'sının Bahçeli'ye oy vermeyeceğine kesin gözü ile bakılıyor. Gerçi Ali Kurt'un imza da vermediği kulağımıza geldi, sadece 5 delegenin imza verdiğini işittik. Ama Ali Kurt seçimlerden sonra garip bir sessizliğe büründüğü ve herhangi bir açıklama gelmediği için emin olmasakta kendisinin özel sohbetlerinde Bahçeli'ye muhalif olduğu da kulaklarımıza gelmekte. Bu yüzden Uşak'ta büyük kongre toplanabildiği takdirde sonucu şimdiden 6-1 diye çok rahat söyleybiliriz. Bahçeli, Uşak'tan tek oyunu ise MHP Merkez İlçe Başkanı Muhterem Kuruçay'dan alacak. Kuruçay zaten "Genel Başkanı'mın arkasındayım" şeklinde çok açık beyanatlar verdi. Tüm bu yazdıklarımızın daha fazlasından hatta Banaz'daki görüşmenin içeriğinden ve başka pek çok gelişmeden haberdar olan MHP Genel Merkezi'nin, Ali Kurt'u her nedense görevden almamakta diretiyor olması ise kafaları hepten karışık hale getiriyor. Düşünün ki Genel Başkan'ın adayı ya da adamı diye anılan Koray Aydın, Cemaatin adamı ya da adayı olarak anılan Akşener ve Saray'ın adamı olarak anılan Sinan Oğan ile işbirliği içerisinde, Bahçeli muhaliflerinden imza topluyor, ortak hareket edebiliyor. Aynı şekilde İl Başkanı, Genel Başkanı'na aleni bayrak açabiliyor, ama görevini sürdürüyor.
Bahçeli İçin Ak Saray'cı, Akşener İçin Gülen'ci Deniyor! Peki Uşak'lı Kongre Delegeleri Ne Yapacak?
MHP Merkez İlçe Başkanı ve Büyük Kongre Delegesi Muhterem Kuruçay; Bahçeli'nin ardında olduğuna ilişkin art arda açıklamalar yapıyor. Hatta geçtiğimiz günlerde yaptığı tam destek açıklaması Ortadoğu Gazetesi'nde sürmanşete konularak haberleştirildi. Ancak İl Başkanı Ali Kurt'ta garip bir sessizlik hakim, ayrıca diğer büyük kongre delegeleri ile gizli buluşmalar gerçekleştirdiği ve delegeleri muhalif adaylara imza vermeye yönlendirdiği iddiaları kulislerde konuşulmakta ve bu olan bitenden Genel Merkezi'n de haberdar edildiği biliniyor.
13 Aralık 2015 Pazar 22:26

bahceli olduğu sürece bi durum olmaz.mhpye oy veren bahçeli olduğu sürece boşuna vermiştir. 15 sene bir partide durulurmu.erdoğan bile davutoğlu na bıraktı.asıl diktatörün kim olduğu bu ülkede belli.