Gerek kaleme aldığı köşe yazılarında, gerekse verdiği röportajlarında politik sahneye farklı açılardan bakabilme olanağı tanıyan Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu; Gazeteci ve Reklamcı Ferhat Karaturp’un konuğu olarak gündeme dair gelişmeleri değerlendirdi.
Hani M. Akif Ersoy Pezevenkti Ya!
İlk olarak İstiklal Marşı’nın Yazarı Mehmet Akif Ersoy’Un ölüm yıldönümü nedeniyle görüşlerini paylaşan Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu; “M. Akif Ersoy’Un ölüm yıl dönümü ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hamaset dolu konuşmalarını izledik. İlk tepkim şu oldu: Hani M. Akif Ersoy, pezevenkti ya! Kadir Mısırlıoğlu diye fesli bir tarihçi var. Bu adam tımarhanede yatmış bir deli ve tescilli dolandırıcı. Hakaret etmeye bile değer görmediğim bir adam bu. Hani çukur diye tabir ettiğimiz bir yer vardır ya; bu adam en diplerinden biri işte. Geçmişte Recep Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül bu adamı ziyarete gitti. Hatta Erdoğan, Cumhurbaşkanı olduktan sonra da bu adamı Saray’da konuk etti. Yani Kadir Mısırlıoğlu dedikleri adam bu arkadaşların akıl hocasıdır. Şimdi M. Akif Ersoy’a pezevenk diyebilme cürretini gösteren tımarhanelik deliyi, tescilli dolandırıcıyı Saray’ına kabul eden Cumhurbaşkanı’nın, M. Akif Ersoy’un ölüm yıldönümünde ajitasyon yaparak konuşmaya hakkı yoktur. AKP’lilerin de konuşmaya hakkı yoktur. Mehmet Akif Ersoy bağımsızlıkçı, özgürlükçü ve Hakk’a kul olmayı bizlere nasihat eden bir insandır. ABD’ye, İsraile kul olmayı reddetmiş bir anlayışın ürünüdür. O nedenle M. Akif Ersoy’u konuşmak; ABD ve İsrail’in BOP Projesine Eşbaşkanlık yapan insanların hakkı değildir.” şeklinde konuştu.
Muhalefet, BTP Lideri Haydar Baş’ın Milli Ekonomi Modeli’ndeki Projeleri Çalıyor Diyenler, Aynı Projelerle Halkın Karşısına Çıktı!
Son dönemde gündemi oldukça meşgul eden ve yaklaşan yılbaşı nedeniyle de özellikle işçilerin merakla beklediği asgari ücretteki artışa gidilmesi konusu hakkında da Karaturp’un sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu; 7 Haziran seçimleri öncesinde CHP bu vaadini söylediğinde koca koca Bakanlar çıktı, CHP bu projeyi Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş’ın Milli Ekonomi Modeli adlı tezinden çalmakla suçlamıştı. Ancak Milli Ekonomi Modeli tezinde asgari ücret 5000 TL idi Demek ki hepsini çalamamışlar” diye konuştu.
İşverenin Üzerindeki Maliyet Yükünü Almadan Asgari Ücreti Artırırsan O Fabrikaların Kapısına Yarın Kilit Vurulur!
Asgari ücretteki artış konusuna da değinen Çavuşoğlu; bunların asgari ücreti 100 TL dahi artırma şansları yok. Ama aynı zamanda ben bu ülkede asgari ücretin 5000 TL olacağına da inanan bir insanım. Bunu da çok kısa izah edeyim. 90’lı yılların başlarında işyerlerinde asgari ücret uygulanır tabelası asılıydı ama bu sadece tabelada yazılı olmakla kalırdı. Çünkü; işveren orada yazan ücretin üstünde ücret verirdi işçisine. Ancak bu 2000’li yılların başlarındaki ekonomik kriz ve ardından AKP iktidarı ile birlikte daha çok ön plana çıkmaya başladı. 2002’den itibaren zaten asgari ücretin üzerinde ücret verme durumu da ortadan kalktığı için asgari ücreti çok önemser olduk. Burada esas işveren açısından bakılmalı. Şimdi mazotun rafineri çıkış fiyatı 70-80 kuruş gibi düşük rakamlarla ilan ediliyor. Ancak nasıl oluyor ki; bu rakama mal ettiğin mazotu sen işveren 4-5 TL’ye satıyorsun. Elektrikte, doğalgazda yine aynı şekilde. Yani devletin işverenin sırtına yüklediği bu tür kamburlar var. Bunların yanı sıra; vergini ödeyeceksin, KDV’ni ödeyeceksin, sigorta primini ödeyeceksin. Sonra buradankazanacaksın ve işçine para yetiştirceksin bir de işçini çalıştırdığın için 900 TL ona maaşını verip bana da 500 TL pay vereceksin diyor devlet. Yani işçi çalıştırmak adeta işverenin suçu oldu. Sonra bu arkadaşlar diyor ki ben asgari ücreti artırıyorum. E o zaman işveren de yarın diyecek ki; madem sen asgari ücreti artırıyorsun ben de fabrikamın kapısına kilidi vuruyorum. Sen eğer asgari ücretini artıracaksan işverenine mazotu sana indirimli vereceğim, elektriği ucuz kullanacaksın, sana faizsiz kredi ve teşvik desteği vereceğim dersen, yani işvereni maliyetini azaltıp karını artırırsan o zaman asgari ücreti artırabileceğini söyleyebilirsin” İfadelerini kullandı.
Türkiye’nin Başına Yahudi ADL ve Jinsa Lobilerinden İcazet Alanlar Geçtikçe Netice Bu Olur?
Global tefecilerin iktidara taşıdığı isimlerin ülkenin yönetiminde bulunduğunu ifade eden Gazeteci Çavuşoğlu; “Erdoğan hapishaneden çıkar çıkmaz nereye gitmişti ve neler söylemişti. Cezaevinden çıkar çıkmaz Washington’a gitmişti Erdoğan. Orada ABD’deki temaslarımı tamamladım. Yahudi ADL ve Jinsa lobileri ile görüştüm. İcazetlerini ve desteklerini aldım. Türkiye’nin düzgün sakallı güzel Kur’an okuyan insanlara ihtiyacı yok” diye de açıklama yapmıştı. ADL ve Jinsa lobileri değin kim peki? Silah tüccarları, yeraltı madencileri, bankacılar ve bilişim sektörünün global ölçekte önde gelenleri. Şimdi Türk Milleti bu oyunu görmezse ve görmezden gelmekte ısrar ederse; bütün siyasi partilerin mantığının aynı olduğunu görmemekte ısrar ederse alacağımız netice budur. Seni kim iktidara getirmiş ise onun sözünde durursun.” şeklinde konuştu.
Bu Kafa 100 TL Dahi Artıramaz Asgari Ücreti!
Esas anlatmak istediğinin asgari ücretin bu kafayla artırılamayacağını belirten Çavuşoğlu; hala daha işverenden bekleyen kafa, haladaha İsrail’den, Amerika’dan, Vatikan’dan medet uman kafa, Uçağımız göklerde deyip olmayan uçakla oy isteyen kafa vallahi de 100 TL dahi artıramaz asgari ücreti. Ama asgari ücret bu ülkede 5000 TL çok rahat yapılabilir. Belki Allah birgün nasip eder de gün gelir bunarı uyfulayacak, vatanını seveni milletini seven, hem Fatih’i hem de Atatürk’ü seven, kendisi ile barışık, ailesi ile barışık insanlar gelirler bu memleketi yönetirler belki de görürüz o zaman. Ama bizim milletimizin şu an görünen kadarıyla kafasına hiç akıl koyacağı da yok gibi!” diyerek açıklamalarını sürdürdü.
Nerede Zulüm, Nerede Savaş, Nerede Fitne Var; Orada Hep İsrail Var!
İktidara getirdiğiniz, milletçe rey verdiğiniz insanların arkasında Amerika var, arkasında İsrail var diye de kendimiz söylüyoruz bir de gidip oy veriyoruz bu insanlara. Arkasında zaten bir adamın Amerika varsa bu adamda hayır yok demektir. İsrail ile anlaşma yapıyorsa, İsrail kardeş ilan ediyorsa... AKP’ye yakın bir gazetede geçenlerde utanmamışlar İsrail Türk’tü diyor. Yazıklar olsun ya. Biz zaten ne anlatmaya çalışıyoruz. Barzani’yi ele alarak Yahudi ve Nakşi olduğunu söylüyoruz. Biz bunlar İsrail’li diyeceğiz ya onlar İsrailliler Türk’tü diyor. Yazıklar olsun. İsrail haddini bilsin, İsrailoğulları haddini bilsin. Türk Milleti ile İsrailoğullarını kıyas bile ettirmeyiz biz. Türk Milletinin 5000 yıllık şanlı bir tarihi var. İsrail’in fitneden, fücurdan başka tarihte çıkardıkları birşey varmıymış. Nerede zulüm var, nerede savaş var, orada İsrail var. Sen nasıl olur da İsrail Türk diyebilirsin. Milet bunu görmeli. Aksi takdirde Allah bizim belamızı verir.
Çavuşoğlu'ndan CHP İl Kongresi'ne İlişkin Derin Analiz!
Konuşmasının son bölümünde CHP İl Kongresi’ne ve kongre sürecine değinen Çavuşoğlu, bu konuyu Merkez İlçe Kongresi’nden itibaren ele alarak ayrı bir röportaj vereceğini ve analiz yapacağını ifade ederek; Merkez İlçe Başkanı yaptığı doğruları ya da yanlışları, Ali Karaoba’nın yaptığı doğruları ya da yanlışları ki Ali Karaoba pek doğru yaptığı yok aslında. Zaten doğru yapmadığınıdelege de doğrulamış ve saat 13:00 olmasına rağmen kendi yazığdığı delegeyi dahi toplayamamış bir İl Başkanımız var. Ama kongrede İsmet Akın Bey, Erdoğan Atatsoy Bey, Dilek Yılmaz Hanım güzel konuşmalar ve değerlendirmelerde bulunmuşlar. Bunları geniş bir şekilde ele alalım” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
sayın çavuşoğlu akp teşkilatı değilmiydi kapı kapı dolaşıp bu patlamış mısır'ının kitaplarını dağıtan atatürk'e hakaret içeren kitaplar dağıtan kuvayi milliye düşmanlarının kuvayi milliye kahraman'larının adını bile ağzına almaya hakkı yoktur kaldıki millet zaten onların timsah gözyaşlarına epeyce alıştı