Uşak ve Türkiye siyasetine dair zaman zaman açıklamalar yapan Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu yine gündeme bomba gibi düşecek açıklamalara imza attı. Mustafa Yüce'nin sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu; Nurullah Cahan ve ekibinin Belediye bünyesinde yapılan hukuksuzlukları ve yolsuzlukları anlatmaları sebebiyle kendileri ile siyasi güçlerini ve Belediye Başkanlığı makamının kendilerine sunduğu imkan ve olanaklarla beraber yaptığı zulmü anlattıkları ve suç duyurusunda bulundukları şikayet dilekçesini vermelerinin ardından yaşadıklarını tek tek anlattı. Öncelikle Cahan'ın nasıl ekmekleri ile oynadığını ve gördükleri haksızlık ve hukuksuzlukları anlatan Gazeteci Çavuşoğlu; biz para için yapmıyorsak ki açıkça ortaya çıktı zaten para için yapmadığımız o halde biz bu mücadeleyi niçin vermiş olabiliriz? Sorusunu başta şehrin Valisine ve Savcılara yöneltti. Bizim dilekçemizi okuyan Savcıdan beklediğimiz yazdıklarımızdan vicdanen rahatsız olması ve hiç değilse bahsettiğimiz zulmün aslının olup olmadığını inceledikten sonra Cahan ve ekibine hiç değilse yaptığınız doğru değil hem gayri hukuki hem de gayri ahlaki bir davranış içindesiniz demesini ve ikaz etmesi idi. Lakin böyle bir gelişme yaşanmadığı gibi Müracat Savcısının Erkan Çuhadar yada kendisine ait olmayan sözlü beyanlara dayandırarak, soruşturma talebini rafa kaldırmaya kalktığını anlattı. Olmayan sözlü beyana dayanarak verilen rafa kaldırma kararının ardından kendilerinin, Müracat Savcısı; Nurullah Cahan'ı korumaya çalışılırken suçüstü yakalandı şeklinde başlık atarak yaşadıkları süreci anlatmalarının Savcı'nın açtığı davadan beraat ettiklerini anlattı ve bu beraat kararının ne anlama geldiğini tek tek izah ederek gereğinin yapılmasını istedi.
Cahan yada ekibinin Uşak Belediye Başkanlığı yaptığı sürece sebep olduğu başka haksızlık yada zulümlere de değinen Gazeteci Çavuşoğlu; belediye personeli olarak çalışırken FETÖ oldukları gerekçesi ile işten atılan ve iftira olduğu ortaya çıktıktan sonra geriye dönen mağdur personelin düstükleri durumu da izah eden Çavuşoğlu, Cahan'ın tüm bu yaptıklarının yanına kar mı kalacak? Sorusunun cevabını da ararken, yolsuzluklar sebebiyle İyi Parti merkez ilçe başkanı Hakan Savaş'ın başlattığı ve arkasının geleceği bilinen suç duyurularından da Müracat Savcısı Cihangir Esen olduğu sürece çok ümitvar olmadığını ve şaibeli işlerin tekrar yaşanabileceğini düşündüğünü belirtti. Savcı Cihangir Esen'in; Nurullah Cahan'ı korumak için neden böyle bir risk aldığını sorgulayan Çavuşoğlu; neydi acaba Sayın Savcı'yı resmi evraka yalan beyan ilave etme pahasına Cahan'ı korumaya iten sebep? Sorusuna da yanıt aradı.
2014'te aday adaylığı sürecinde bütün aday adayları gibi Cahan ile de bir miktar yakınlaştıklarını ifade eden Çavuşoğlu; Cahan'dan dürüstlük adına namus sözü aldıklarını şeffaflık adına taahhüt aldıklarını ifade ederken, adayken meclis üyesi listesini gördükleri anda Cahan'ın daha önce fetöcü olduklarını iddia ettiği isimleri listesine dahil ettiğini görmeleri üzerine Cahan ile yakınlaşmaya son verdiklerini ve fakat sonrasında çok gayri hukuki ve gayri ahlaki şekilde kendileri ile uğraşıldığını anlatarak bu yaşananların hesabının sorulması gerektiğini sözlerine ilave etti. Şehrin dürüstlerinin her kurumda çile çektiğini, ya sürgün edildiğini yada sürgünvari bir şekilde çalıştırdıklarını dile getirdi. Bunca yaşanan mağduriyetten sonra ve açıkça işlenen hukuksuzluklardan sonra yargılanma işinin salt İç İşleri Bakanlığının oluruna bırakılmasının doğru olmadığı da söyledi. Hukuk böyle söylüyor olabilir. Ancak mahkeme kararlarına uyulmadığı açık, bir çok hukuksuzluk yaşandığı açık, insanların sokak ortasında dövüldüğü gazetecilerin dağa kaldırıldığı da açık. Tüm bu olanlara rağmen Adliye'nin ve emniyetin İç İşleri Bakanlığının oluru yok gerekçesiyle eli kolu bağlı oturması ne kadar doğru? Sorusuna da yanıt aradı. Emniyet görevlisi polis memurunun Nurullah Cahan'ın selamını almadığı için esnafı dövdüğünü o polis memurunun halen Nurullah Cahan'ı koruma işini üstlendiğini söyleyerek yaşanan garabeti de ortaya koydu.
Babasının mahkemesi sebebiyle Adliyede olan Çavuşoğlu o sırada Adliyeye gelen Cahan'ın, hiç bir şey olmamış gibi kendisine sırıtarak selam verdiğini bu selamlamadaki amacın bir adım sonra uzlaşalım bir şekilde demek olduğunu ifade ederken, babasının amcası ile olan tarla davasında da dava görülüp Babasının haklılığı açıkça tanıklar huzurunda ortaya çıkarıldıktan sonra davanın reddedildiği ve Hakimin kararını açıkladıktan sonra siz kardeşsiniz kendi aranızda halledin biz karışmak istemiyoruz dediğini de ifade ederken babasının bu işte de Cahan'ın parmağı olduğuna inandığını da sözlerine ekledi ve annesinin kararı veren hakime beddua ettiğini de belirtti. Tüm bunların ışığında Adliyenin siyasetin etkisinde kaldığını haklı olarak düşündüğünü ifade eden Gazeteci Çavuşoğlu şu şartlarda gerek İyi Parti Merkez İlçe Başkanı Hakan Savaş'ın gerek kendilerinin gerekse de mağdur edilen belediye personelinin vermeye çalıştığı hukuk mücadelesinin sonuç getireceğine de çok inanmadığını açıkça söyledi. Mustafa Yüce'nin Uşak neden bu kadar önemli ve neden fetö metö gibi yapılanmaların merkez edinmek istediği bir şehir? Sorusuna yanıt olarak Fethullah Gülen'in 2014'te Kılıçdaroğlu'na cemaat olarak o zaman yayında olan Samanyolu Gazetesi Zaman gazetesi gibi yayın organları ile ve cemaatin bütün gücüyle CHP'ye destek olmasına karşılık tek şey istediğini, istediği şeyin ise sadece Uşak Belediye Başkanını belirlemek olduğunu hatırlattı. Sizce Fethullah Gülen Uşak'ı bu kadar önemserken Kılıçdaroğlu bunu sorgulamamış mıdır? Bu Fethullah neden benden Uşak belediyesini istemiştir dememiş midir? Fethullah Gülen dediğimiz adam o günkü şartlarda herhangi birisi değil. Düşünsenize mehdi mesih gibi iddialara sahip olabilecek kadar güçlü birisi ve Vatikan'da bile itibar görüyor. Üstelik az kalsın Devleti ele geçirmiş miş o tarihte neredeyse bütün kurumlarda tonlarca adamı varmışmış. Niçin Uşak belediye başkanını belirlemek istemiş olabilir? Nitekim Kılıçdaroğlu aslında kabul etti Fetullah Gülen'in talebini ve rozet taktığı Ali Erdoğan'ı aday yapmaya kalktı fakat gerek bizlerin gerekse eski il başkanlarından Esat Beylerce'nin başını çektiği siyasi hareketin engellemesi ile Ali Erdoğan'ı aday yapmayı başaramamışlardı o tarihte. (Gerçi daha sonraki seçimlerde ilk fırsatta Kılıçdaroğlu ve Özkan Yalım bir olup Ali Erdoğan'ı vekil adayı yaptılar ayrı konu) Uşak'a olan ilginin doğal olrak Fethullah Gülen ile sınırlı olmadığını da kaydeden Çavuşoğlu; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2014 yılının Eylül ayında Uşak'tan seferberlik başlatacağını duyurduğunu ifade ederek başka il mi kalmamışta Uşak'tan seferberlik başlatılacakmış? Sorusunu da ilave ettikten sonra Baykal'la kendileri arasında geçen dönemin İl Başkanı Ali Karaoba aracılığı ile geçen ve daha önce bahsettiği temasa atfen Baykal'ın da gözünün Uşak'ta olduğunu bildiklerini söyledi. Yine Bahçelinin ve MHP Genel Merkezinin de gözünün Uşak'ta olduğunu bildiklerini belirten Çavuşoğlu İbrahim Kalın gibi isimlerin de Uşak'a olan özel ilgisini de hatırlatarak Uşak'ta özel bir durumun olduğunu ve özel gelişmeler beklenmesi sebebiyle Uşak'a yukarısının sürekli müdahil olduğunu da belirtti. Bir sonraki ropörtaj da Uşak'ın neden merkez olduğunu da açıkça ifade edeceğinin sözünü de varen Çavuşoğlu zaten bu açıklamaya gerek kalmadan da önümüzdeki günlerde olağan üstü diyebileceğimiz gelişmeler yaşanabilir ve Uşak'ın neden bu kadar önemli bir şehir olduğu gerçeği ortaya çıkabilir şeklinde de öngörü de bulundu.
Kendilerinin Devletle açıya düştüğünü göstermeye çalanların er yada geç Devletle kucaklaştıklarını göreceğini belirten Çavuşoğlu baştan beri Uşak Haber Merkezi ekibi olarak takındığımız Devletçi tutuma da vurgu yaparak akıllı adam devletle savaşmaz akıllı adam Devletiyle iyi geçinir ve Devletini sever ki bizde Devletimizi babamız gibi seviyoruz şeklinde değerlendirme de bulunurken Türkiye Cumhuriyeti Devletinin fetö ile verdiği savaştan galip çıkması temennisi ile sözlerini noktalayarak Devlete ve Devlet görevlilerine her zaman yardımcı olmaya devam edeceklerini de söyledi...
Düşünün ki bir belediye Başkanı insanların rızkına , hayallerine , geleceğine , hayatına göz dikmiş ve işinden etmiş haksız yere gerekçeyse minare çalanlar gibi uydurmalı sebepler .... ancak ne yazık ki bu belediye başkanı belediyeyi borç batağına sürüklerken belediyenin halini hiç düşünmemiş neden mi çünkü kendi ve etrafı nasıl zenginlerdi Firavun misali söylermiisiniz .? Lıyakat ve hakkaniyet duyguların secdeye vardığında vicdanını ve hakka yüzünü nasıl eğmez aklı almıyor insanın yazıklar olsun gerçekten yazık çok yazık sana Cahan ve tayfası sizlere çok yazık haram yediğiniz için bir şehri mahvettiğiniz için geriye çekip yıllarını çaldığınız için yazıklar olsun sizlere .............................