Dilek Akagün Yılmaz, Yaptığı Basın Açıklamasında Terörü Lanetledi!

21 Ağustos 2011 Pazar 03:30

Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz ve İl Başkanı Mahmut Ünal dün yaptıkları basın açıklamasında teröre lanet okuyup, şehit olan askerlerimizin ailelerine başsağlığı dilediler.

Ayrıca gece yarısı operasyonlarla basın mensuplarına yapılan baskıların son bulması gerektiğini, bu yapılanların basın özgürlüğü anlayışıyla bağdaşmadığını ve bu durumun Türkiye'yi yeniden karanlıklara sürüklenme noktasına taşıdığını vurguladılar.

CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz'ın basın açıklaması:

Sayın Basın Mensupları;

19 Ağustos 20011 günü Ergenekon soruşturması kapsamında Ulusal, Kanal Aydınlık Gazetesi ve işçi Partisinde polis tarafından aramalar yapılmış çoğunluğu muhabir olan gazetecilerin evlerinde ve işyerlerinde aynı nitelikte polis tarafından baskınlarla aramalar yapılmıştır.

Arama gerekçesi ise başbakan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başkanı, bazı bakan ve belediye başkanlarına ait ses kayıtlarının olduğu gerekçe gösterilmiştir.Ancak aramalara konu olan ses kayıtları 2009 ve 2010 yıllarında bu yayın organlarında yayınlanmış buna dayanarak ta zaten daha önce göz altı ve tutuklamalar yapılmıştır.

Üstelik gerçekten böyle bir ses kaydı var ise bu soruşturma basın savcıları tarafından yapılmalıdır özel yetkili mahkemeler bu konu8da yetkili değildir.

AKP iktidarı her türlü muhalif sesi bastırmak için basın özgürlüğünü yok etmek için tüm soruşturmaları Ergenekon davasına dahil etmekte basının ve demokrasinin üzerinde baskı unsuru olarak kullanmaktadır.

Ergenekon davası kapsamında tutuklanan gazeteciler Nedim Şener, Ahmet Şık ve Soner Yalçın’ın iddianameleri dahi yazılmamış olup bu insanlar ne ile suçlandıklarını bilmemektedirler.

Yine bu soruşturma kapsamında yeni gözaltı ve tutuklamalar yapılarak dava süreci uzatılmaya çalışılmaktadır.

Türkiye’de 70 kadar AKP muhalifi gazeteci cezaevindedir. Bu sayı daha da artacak gibi görünmektedir.

Bilindiği gibi aynı dava kapsamında Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay’da milletvekili olmalarına rağmen halen daha tutukludurlar. Buradan da anlaşılacağı gibi AKP iktidarı basını çağdaş bilim adamlarını susturmaya çalıştığı gibi artık sıra yargı mensuplarına ve siyasi partilere gelmeye başlamıştır. Sustukça sıra hepimize gelecektir.

Bu nedenle AKP iktidarının haksız ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı tüm eylem ve işlemler bağımsızlığını yitirmiş özel yetkili savcılar ve mahkemeleri ile yürütülmektedir.

Tüm demokrasi güçlerini ve tüm halkımızı AKP’nin bu baskıcı düzenine karşı tavır almaya ve direnmeye çağırıyoruz. AKP’nin basın üzerinden yürüttüğü son aramaları ve gözaltıları kınıyoruz.

CHP İl Başkanı Mahmut Ünal'ın basın açıklaması:

Değerli Basın Mensupları

Terör Eylemlerinin Son Aylarda Nasıl Bir Tırmanış İçinde Olduğunu Hep Birlikte Görüyoruz. Son Günlerde Meydana Gelen Saldırılar Bölücü Terörün Hangi Boyuta Tırmandırılmak İstenildiğinin Açık Bir Göstergesidir.

Son Bir Buçuk Ayda 42 Şehit Verilmiştir. Birileri Bunun Hesabını Vermek Zorundadır. Hükümet Terörle Mücadeleyi Hiç Bir Zaman Ülkemizin Birinci Sorunu Olarak Görmemektedir. 30 Yıldır Ülkemizin En Büyük Sorunu Olan Terörle İlgili Olarak Hükümet Programında Tek Bir Söz Bile Yoktur.

Hükümet Terörle Mücadeleyi Kaybetmiştir. Hemde Şimdi Değil Terör Örgütünün Başıyla Görüşmelere Başladığı Ve Habur Sınır Kapısında Terör Örgütü Mensuplarını Neredeyse Devlet Töreniyle Karşıladığı Gün Kaybetmiştir. Habur Sınır Kapısı Görüntüleri Ulusumuzun Aklında Çakılı Kalmıştır.

Değerli Basın Mensupları;

Biz Cumhuriyet Halk Partisi Olarak Hükümete Terörle Mücadele Konusunda Daima Destek Verdik Ve Destek Olmayada Hazırız.

Devlet Ne Yapıp Edip Bölge Halkını Terör Örgütünden Ayırmalı Ve İnsan Haklarına Saygılı Bir Biçimde Terör Yuvalarını Dağıtmalı Ve Terör Örgütünü Eylem Yapamaz Hale Getirmelidir.

Bu Sorun Ulusal Bir Sorun Olup Üzerinde Siyasal Polemik Yapılmadan Çözülmesi Gereken Bir Sorundur.

Şehitlerimize Allah’tan Rahmet , Yakınlarına Ve Ulusumuza Baş Sağlığı Diliyoruz.