Kerim Çiber’in ilk sorusu yerel seçim sürecini Çavuşoğlu’nun nasıl okuduğu? ve AK Partinin 2009’a göre oylarının artmasında temel sebebin ne olabileceğine dairdi. Çavuşoğlu’nun cevabından satır başları şu şekilde…
Bu seçimlerde yerel siyasetten öte, genel siyaset daha etkili oldu.
Ortada Muhalefet Partisi Yok!
Bu seçimlerde ortaya çıkan şey, Türk milleti bir kanaat önderi şayet siyasetin içine girmek istiyorsa, adam gibi gidip bir parti kuracak ve öyle meydana çıkacak mesajını verdi.
Türk milleti bu seçimde şantaj, montaj, kumpas gibi komplo teorilerine itibar etmediğini gösterdi.
Bu millet kesinlikle muhalefeti beğenmiyor. Bu kadar olan gelişmeye rağmen hala Ak Parti’yi tercih etmesi, vatandaşın muhalefeti beğenmediğini gösterir.
Muhalefet liderlerinin doğruluğundan emin olmadıkları, kirli bilgiyle muhalefet üretmeleri yanlıştı. Kaldı ki devletin yetkili mercileri muhalefet liderleriyle iktidar liderlerine istendiğinde aynı bilgiyi veriyor. Başbakanlık tarafından yalanlanan bir ses kaydını, nasıl oluyor da bir muhalefet lideri doğrulayabiliyor.
Sandık Aklanma Yeri Değildir! Aklanacağınız Yer Adalet Mekanizmasıdır…
Eğer 17 Aralık’ta ortaya atılan iddialar gerçekse, ortada söylendiği gibi bir yolsuzluk varsa, bahsi geçen yolsuzluk iddiasının doğruluğunun araştırılacağı yer sandık değildir. Bu yargı kararını ancak adalet mekanizması verebilir.
Paralel yapıdan servis edilen her şey tartışılır. Paralel yapıya servis ettirilen, din bile yanlıştır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin sırlarını ifşa ettikleri Başbakan tarafından iddia edilen cemaatin, yaptığı vatana ihanetse kesinlikle yargılanmaları gerekir.
Bunun tiyatro olup olmadığını anlamak için, yargılanması gerekenler yargılanır. O zaman ben bunun tiyatro olmadığına inanırım.
Eğer Tayyip Erdoğan paralel devleti yok etmeye ve kurmaya çalışanlara hesap sormaya dair kararında samimi ise bekleyip görmek gerekiyor ve ben bu konuda samimi olduğunu düşünüyorum ve bu anlamda üzerime düşeni yapmaya varım.
Paralel Yapının Uşak’ta ki Uzantılarının Neler Yaptığını Biliyoruz!
Önceki Uşak Valilerinden bazı valilerimizin daha kentte göreve başlamadan paralel yapıya bağlı insanlar tarafından ziyaret edildiklerini biliyoruz.
UTSO’da Uşak Belediyesi’nde neler yapmaya çalıştıklarını biliyor muyuz? biliyoruz.
Zeka’dan paralel yapının derneklerinin ne kadar para aldıklarını biliyor muyuz? biliyoruz.
Cemaat’in siyasette hiçbir dizaynının olmadığını bu seçimlerde gördük. Türk milleti 3 şey istiyor;
Varsa bu yapılanma, bu yapılanmayla sonuna kadar mücadele edilsin, bu yapının önü kesilsin.
Bu yapıyla bağlantılı olan kişilere bunun hesabı sorulsun.
Başbakan Erdoğan ve Bakanlarla ilgili olan bu iddiaların doğru olup olmadığı adalet huzurunda araştırılsın.
Cemaate bağlı insanlar ötekileştirilmemeli ve devlet bu insanları kucaklamalı. Elbette suçlular varsa bedelini ödemeli.
Lakin haksız yere iyi niyetli, samimiyetle cemaate gidip gelmiş, bu tür dalaverelerden bir haber, cemaatle yakınlık kurmuş kişilerin zarar görmeleri de uygun değildir.
Devletin o samimi insanlara da kucak açarak, yol göstermek suretiyle o insanları da kazanması gerekir. Kaldı ki büyük çoğunluğu kazanılmaya hazır insanlardır.
Hattı zatında bu insanların cemaatle birlikte hareket etmeyi terkettiği, seçim sonuçlarına bakıldığında ortaya çıkacaktır.
Başbakan’ımızın daha vakur davranması gerekiyor.
Uşak’ta Seçim Sonucu Sürpriz Değildi
Nurullah Cahan Uşak’ın gündemine gelmeyi bir şekilde başardı.
Bilindiği gibi iki ayrı milletvekilinin desteklediği iddia edilen adaylar olan Mehmet Gün ve Zafer Aydın gibi eski milletvekili Alim Tunç gibi Utaş Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Eren gibi güçlü isimlerin arasından sıyrılmaya muvaffak oldu.
Ak Parti doğru adayı çıkardı ve aday da kimseye bulaşmadan, siyasi polemiğe girmeden çıktığı yolda başarılı oldu.
Ben Ak Parti’nin aldığı oyun yeterli olduğunu düşünmüyorum, daha fazla oy alabilirlerdi. Halk partinin önüne geçti. Basri Yıldırım Bey ve ekibinin bunu düşünmesi lazım.
Muhalefetin şapkasını önüne alıp düşünmesi lazım. Muhalefeti Uşak Haber Merkez yapıyordu.
Biz son bir ay seçim sonuçlarına çok da etkilememek, halkın hür iadesine ipotek koymaya çalışıyor gibi gözükmemek adına muhalefete ara verince, bize yandaş oldunuz dediler. Vatandaşın muhalefet il başkanından, merkez ilçe başkanından, belediye başkanı adayından muhalefet edebilmesi adına umudu yok, kime çatacak, bize çattılar. Vatandaş kendine göre bu konuda haklı. Ama bilinmeyenler var, düşünün;
Bülent Yazgan CHP Belediye Başkanlığı aday adayı olmuş , aday adaylarının hepsi beni bir şekilde aramış ve tanışmış ama Yazgan beni aramaya tenezzül bile etmemiş. Ali Erdoğan’ın CHP’den aday yapılmasına karşı muhalefet gösteren partililerin adeta sesi olan haber sitesinin yöneticisi olan adam benim. CHP tabanı gösterdiği onurlu ve dik duruşu neticesinde Ali Erdoğan’ın adaylığını önlemişse bun da bizim verdiğimiz destek yadsınamaz ve yok sayılamaz. Dolayısıyla Ali Erdoğan’ın aday yapılmamasına verdiğimiz katkı, Bülent Bey’in adaylığının önünü açmış oldu yani Bülent Bey’in aday olmasında bizim de payımız oldu diye düşünüyorum. Doğal olarak adaylığı açıklandığında Bülent Bey’in bizi arayarak bu süreçte demokrasiden yana CHP tabanından yana Atatürkçüler’den yana tavır aldığımız için teşekkür etmesini beklemiştik. Ancak kendileri bu nezaketi bize gösteremediler ya da bu nezakete bize layık görmediler.
Buna rağmen CHP il ve merkez ilçe başkanının adayın bizi görmezden gelme ısrarları bizim tarafsız yayın politikamızdan vazgeçmemize yetmedi. Gerek Bülent Yazgan’ın adaylık açıklamaları, gerek bize mail olarak attıkları hazır haberleri, gerek çağrıldığımız bütün basın açıklamalarını, “davet edilmememize rağmen” Uşak’a gelen bütün CHP genel başkan yardımcılarının düzenlediği etkinlikleri ve yaptıkları konuşmaları ( AKP aleyhinde yapılanlar özellikle ) yayınlamaktan ve kendilerine yöneltebileceğimiz çok ağır eleştirileri konuşmayıp susmaktan geri durmadık.
CHP il başkanı, belediye başkan adayı, bizim hatırımızı saymasa da, biz CHP’ye inanan gerçek CHP’lilerin hatırını sayarak seçim gününe kadar sessizliğimizi koruduk.
Ben Kimseye Ak Parti’ye, CHP’ye veya MHP’ye oy verin demedim, demem!
Seçimi kaybetmişler, bir suçlu arıyorlar. CHP ve MHP il başkanları, kaç kere AKP aleyhinde açıklama yaptılar da ben yayınlamadım.
Nurullah Cahan’ın Uygulama Sözü Verdiği Projelerini Gerçekleştireceğine İnanmakla Birlikte Elbette ki Gerçekleştirip Gerçekleştiremeyeceğinin Kamuoyu Adına Takipçisi Olmayı Sürdüreceğiz
Ali Erdoğan’a yönelttiğimiz eleştirileri daha sert şekilde Nurullah Cahan’a yapmazsam Uşak halkı gelsin benden bunun hesabını sorsun.
Nurullah Cahan bana ve Uşak halkına en başta dürüst olacağının sözünü verdi. Sözünü tutmak dürüstlüğün gereği olduğuna göre şayet verdiği sözler tutmazsa dürüst olmadığı kanaatine varırız ve kendisine verdiği sözleri hatırlatırız. Ancak bek kendisine güveniyorum..
Ali Erdoğan’ın döneminde ortaya atılan bazı ihale ve doğrudan teminlerde şaibe olduğu iddialarının araştırılmasının talimatını ilgili ve yetkili mercilere vermesini ben Nurullah Cahan’dan bekliyorum.
Benim Ali Erdoğan’la hiçbir alıp vermediğim yok, derdim kendisinin şaibelerden arınmış bir vaziyette politika meydanını terk etmesidir. Aksi takdirde illa ki suçludur gibi bir iddianın sahibi değilim.
Nurullah Cahan’dan Ben Şahsen Umutluyum
Ak Partili, CHP’li, MHP’li demeden herkese eşit davranacağına eminim.
2023’e kadar bu ülkenin düzlüğe çıkıp ayakta durabileceğine inanıyorum.
Uşak için yapılması gereken şey sadece Uşak’ta var olan kaynakları iş gücünü potansiyeli ortaya çıkarmak.
Nurullah Cahan’ın seçilmesinde kadınların ve gençlerin çok etkisi oldu. Nurullah Cahan’ın kadınlara yönelik projelerinin arkasında durmasını bekliyorum.
Nurullah Çavuşoğlu tüm adayları ve seçim sürecini değerlendirebileceği 4-5 video’da daha buluşma isteğini Çiber’e belirterek sözlerine son verdi.
hazine üstüne oturmuş dilenci gibiyiz