Nurullah Çavuşoğlu ile Uşak'a ve Uşak'lıya Dair Her Şeyi Konuştuk!

Genel Siyasete Dair Değerlendirmeleri İzlemek İçin Tıklayınız!

Yerel Siyasete Dair Değerlendirmeleri İzlemek İçin Tıklayınız!

Ülke gündemini en çok meşgul eden Paralel yapıyla mücadele ve bu kapsamdaki operasyonların, yakın geçmişte yaşanan  siyasi olayların, hükümet politikalarının, yereldeki siyasi arenadaki gelişmelerin, belediyecilik hizmetlerinin, yerel iş dünyasının, sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerin konu edildiği röportajımızda Uşak Haber Merkezi Editörü Nurullah Çavuşoğlu'nun samimi açıklamalarına ve ilginç tespitlerine yer verdik. İşte her saniyesini dikkatle ve zevkle izleyeceğinizi düşündüğümüz röportajımızın detayları...

Genelden yerel siyasetteki bilinmeyenlerin konuşulduğu röportajda Uşak Son Nokta Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Kerim Çiber ve Uşak Haber Merkezi Köşe Yazarı Mustafa Yüce'nin konuk ettiği Uşak Haber Merkezi Editörü Nurullah Çavuşoğlu önemli değerlendirmelerde bulundu. Hükümet paralel yapı ile mücadelesinde samimi mi? Paralel yapı ile mücadelede ülkede yaşananların yanı sıra operasyonların Uşak'taki yansımaları neler oldu? Hükümetin yeni Türkiye sloganıyla yürüttüğü politkalar başarılı mı? Uşak siyasetinde son gelişmeler neler? Uşak Belediyesi hizmet konusunda yetersiz mi kalıyor? Belediye üzerinde Menzil cemaatinin etkisi olduğu doğru mu? Soruların tümüne cevap aradığımız röportajımız ve detayları haberimizde ve haberimizin hemen altında bulunan videomuzda bulabilirsiniz.

ALİ ERDOĞAN'I ŞU AN TARTIŞMAYA GEREK YOK!

Uşak Haber Merkezi Köşe Yazarı Mustafa Yüce'nin sorularını cevaplayan Nurullah Çavuşoğlu; Yüce'nin sıraladığı konu başlıklarında sorduğu Ali Erdoğan'la ilgili olarak paylaşım sitelerinde ve Uşak Haber Merkezi'ne gelen yorumlarda sıklıkla adının geçtiğini ve politika sahnesinde olmayan bir insan için bu durumun bir poltik linç boyutuna gittiğini ve bu durumu da uygun bulmadığını belirtti. Geçmişte  görev yaptığı süre zarfında Ali ERdoğan'ı doğru yaptığı işlerde taltif ettikleri gibi yanlış yaptığı konularda da eleştirdiklerini, hakkında birçok dava açıldığını, bir çok projesinde yanlışlıklar gerçekleştirdiğini belirten Çavuşoğlu; politika sahnesinde bulunmayan Erdoğan'ı  tartışmaya gerek olmadığını söyledi.

Genel siyasete dair konulara da içtenlikle cevap veren Çavuşoğlu; hükümetin paralel yapıyla mücadelesinde samimi olup olmadığına ve Uşak'ta da bu durumun yansımalarına ilişkin ilginç değerlendirmelerde bulundu

BİR PARALEL YAPI OLUŞTURULMUŞSA ŞAYET BUNA VESİLE OLAN AK PARTİDİR!

Paralel yapı diye anılan kesimin Fetullah Gülen cemaati olduğu belirten Çavuşoğlu; tanıdığı tüm cemaat mensuplarının Ak Partili olduğunu, tanıdığı Ak Partili isimlerin ise Gülen sempatizanı olduğunu, Ak Parti'nin yönetim kademelerinde de yine Fetullah Gülen cemaatinin toplantılarına katılmamış çok az isim olduğunu belirterek, Ak Parti'nin paralel yapının kendisi olduğunu ve bu yapıyı cemaat ve Ak Parti'nin birlikte oluşturduğunu söyledi. Ayrıca var ise bile bir ihanet yada paralel yapı bununlar Uşak'taki arkadaşların ilgisinin olacağını yada onların bu ihaneti onaylayacaklarını hiç sanmıyorum diyen Çavuşoğlu; Hükümet ile Cemaat arasında yukarıda bir mücadeleden ziyade, danışıklı dövüş var havasının estiğini vurgulayarak, biz bu oyunlara gelip birbirimize düşmeyelim çağrısında bulundu.

YUKARIDAKİ DANIŞIKLI DÖVÜŞ YERELDE ÖTEKİLEŞTİRMEYE NEDEN OLUYOR!

Ak Parti'yi paralel yapı adı verdiği Fetullah Gülen cemaati ile verdiğini söylediği mücadelede samimi bulmadığını belirten Çavuşoğlu; tepedeki isimlerin bir tiyatro oynadığını ve danışıklı dövüş sergilediklerini, dershanelerin kapatılmasından cemaatin bir zarar görmeyeceği gibi fayda sağlayacağını belirterek, paralel yapı kuruluyor ama sadece üç polis cezaevine gönderiliyor, bunu hangi mantıkla izah edebiliriz? şeklinde sorularla paralel hükümet kavgasının bir tiyatro olduğu tezini güçlendirdi. Çavuşoğlu; Hükümet hukuksuz işlere girenlere elbette hesabını sormalı, ancak yukarıdaki tiyatronun, yereldeki yansımasının gerçekten kavga varmış gibi sanılarak insanlar arasında ötekileştirmeye ve insanların birbirine nefretle bakmasına neden olduğunu ifade etti.

PAPAYLA KOL KOLA GİREN ALİ YILDIRIM DEĞİL, FETULLAH GÜLEN'Dİ! BOP'A EŞBAŞKANLIK YAPAN DA BASRİ YILDIRIM DEĞİL TAYYİP ERDOĞAN'DI!

Paralelcilerin hain olup olmadığı konusunda da açıklamalarda bulunan Çavuşoğlu; dinlerarası diyalog yapmanın ihanet olduğunu defalarca söylediğini ancak burada yine suçun tepedekiler olduğunu, Papayla kol kola girenin Ali Yıldırım değil Fetullah Gülen olduğunu, Ya Allah Bismillah diyerek Kiliseler, Basri Yıldırım'ın değil Recep Tayyip Erdoğan'ın açtığını  söyleyerek sert eleştirilerde bulundu.

MİLLETİN İMANINI ZEDELEDİLER!

Dinlerarası diyalog adı altında yürütülen çalışmalarla milletin imanının çalındığını söyleyen Çavuşoğlu; söz konusu diyaloğun Papalık tarafından başlatıldığını bu süreçte Prof. Dr. Haydar Baş'ın konuyla ilgili rahatsızlıklarını dile getirmek ve yanlış yapıldığını belirtmek üzere Gülen'e yazdığı mektuba Gülen'in  Papa'nın yanında cevap verdiğini ve Papalığında bu cevabı özellikle dünya kamuoyu ile paylaştığını söyledi. Dinler Arası Diyalog adı altında yapılan çalışmalara da değinen Çavuşoğlu, hristiyanlık ve yahudiliğin de İslam'la eşdeğermiş gibi gösterilmeye çalışıldığını bu süreçte binlerce kilise açıldığını ve onbinlerce gencin hristiyanlaştırıldığını da ifade ederek, bu faaliyetlerin milletin imanını zedelediğini söyledi.

YERELDEKİ İNSANLARIN YUKARIDAKİ TİYATRODAN HABERİ YOK!

Verildiği söylenen mücadelenin samimi olmadığını belirten Çavuşoğlu; Ali Yıldırım, Basri Yıldırım, Mehmet Altay, Halil Çetin, Ferhat Erdoğan ve cemaatin imamı olarak nitelendirilen isimlerin yukarıda oynanan tiyatrodan  ve ihanetten haberi olmadığını bu nedenle bu isimleri hain ilan etmenin doğru olmadığını ifade etti.

PARALELCİ DİYE GÖREVDEN ALINAN UŞAK'TA GÖREVLİ BİR EMNİYET AMİRİ UŞAK SPORTİF'E SPONSOR BULUNMASINA ÖNDERLİK ETTİ, BU ADAMIN PARALELCİ OLDUĞUNU KİM ÇIKARTTI?

Uşak Sportif takımının kapanmak üzere olduğu bir dönemde Mustafa Kuvvet'in elini taşın altına koyarak takımı önemli bir noktaya taşıdığını ve sonrasında Serdar Sağıroğlu ve ardından da Arif Akçakaya'nın başkan olduğunu ancak o günden bu yana takıma bir türlü isim sponsoru bulunamadığını söyledi. Takıma isim sponsorunun nihayet bulunduğu müjdesini vererek isim sponsoru olan firmanın da ismini veren Çavuşoğlu; sponsorluk konusunda uğraş vererek takıma bu sponsorluğu kazanan ismin de paralelci olduğu gerekçesiyle görevden alınan bir müdür olduğunu ve bu insanların da hain olamayacağını sözlerine ekledi.

PARALEL İLE HÜKÜMET KAVGASININ SEBEBİ HANİ DERSANELERİN KAPATILMASIYDI!

Hükümet ile paralel yapı adı verilen Gülen Cemaati arasındaki kavganın dersanelerin kapatılması nedeniyle yaşandığı söylentilerine değinen Nurullah Çavuşoğlu; dersanelerin kapatılmasının cemaate zarar vermediğini, dersanelerin özel okula dönüşümüne cemaatin gücünün yettiğini, ayrıca özel okullara verilen teşviğin de yine cemaatin ekmeğine yağ sürmek olduğunu belirterek; burada zarar gören kesimin Kahraman Şafak gibi Mustafa Dönmez gibi dersanecilerin olduğunu ifade etti.

ERGENEKONCU DİYE İÇERİ ALINANLARIN BİR KISMI BUGÜN AK PARTİ PROPAGANDASI YAPIYOR!

Çavuşoğlu, Ergenekon operasyonu kapsamında içeriye alınanların bir kısmının bugünlerde AK Parti'ye paralel açıklamalarda bulunarak Ak Parti propagandası yaptığını söyledi. CHP'nin içindeki bazı isimlerinde yine aynı şekilde hareket ettiğini belirten Çavuşoğlu; Birgül Ayman Güler'in CHP'li olduğuna inanmadığını ifade ederek Melih Gökçek'İn söylemleri ile Güler'İn söylemlerinin benzer olduğunu söyledi.

NASIL BİR 28 ŞUBAT Kİ; SADECE GÜLEN'İN YURTLARINDAKİ KURAN-I KERİM'i SUSTURDU!

28 Şubat sürecinden Fethullah Gülen'in, refahçıların içerisindeki yenilikçi kadroların oluşturduğu Ak Parti'nin palazlanarak çıktığını sözlerine ekleyen Nurullah Çavuşoğlu, bu süreçte Prof. Dr. Haydar Baş ve kadrolarının esas zarar gören kesim olduğunu ve defalarca zikrullah meclislerinin basılarak insanların tedirgin olmasına neden olduğunu belirtti. Ortada bir acayipliğin olduğunu ifade eden Çavuşoğlu; bu acayipliklerinin genel olarak farkına varılmadığını da söyledi.

LAF YERİ GELDİĞİNDE DERVİŞLİĞİ BİZE DÜŞÜRMEZLER!

Şartların ve yaşamın günden güne zorlaştırıldığını belirten Nurullah Çavuşoğlu, halkın bu ezilme karşısında gerçeği göremediğini ve medyada kim daha çok gündem edilirse kime hoca denirse onun arkasından gittiğini ifade ederek şunları söyledi: "Star TV'ye hangi hoca çıkıyorsa onun arkasına düşüyoruz. Ama o hoca ya efendim Papaz yurt açıyorsa, bedava yemek dağıtıyorsa o da cennete girebilir diyebiliyor ve o anda vatandaşın bilinçaltına neyi attığını vatandaş anlayamıyor. Rasulullah efendimizin ayağının tozu olurum diye bir başlıyor hoca, bundan fazla peygamberi seven yok diyorsun. Zaten dervişlik söz konusu oldu mu bize dervişlik düşürmezler, hatta bizi müslümandan bile saymazlar. Cübbe bunlarda, sarık bunlarda."

ATLETLE İRŞAD DEĞİL, BÜYÜ YAPILIR!

Bu tarz hocaların hareketlerinin müslümanlığa uygun olmadığını söyleyen Çavuşoğlu; bazı cemaatlerin atletle irşad ettiğini belirterek; içkiyi bırakamayan birini önce yanına istediklerini ancak gelemiyorsa da atletini ya da bir kıyafetini kendilerine göndermelerini istediklerini ve sonra da o atleti yine içkiyi bırakmalarını istediği kişiye giydirmelerini istediklerini ve bu şekilde o kişinin içkiyi bırakacağını söylediklerini belirtti. Atletle irşad olmayacağını belirten Nurullah Çavuşoğlu, bunun Peygamber Efendimizin hiç bir uygulamasında bulunmadığını ilmi hiç bir izahının olamayacağının da altını çizerek, atletle ancak büyü yapılacağını da ve bunu yapanların da tasavvufun sözde üst kademelerindeki insanlar olduklarını sözlerine bekledi.

DİN DERSİ SEÇMELİ DERS OLSA EVLADIMA BEN ÖĞRETTİRMEM!

Dindar bir insan olduğunu ve bunun tartışılamayacağını ifade eden Çavuşoğlu; zamanında bu tarz sözde hocaların ve onların izinden gidenlerin din kitaplarında hristiyanlığı öve öve anlattıklarını, İslam, vatan ve bayrak kavramlarının içini boşaltmaya yönelik tutumlarda bulunduklarını ve bu şekilde bir din eğitimini de kendi evladına verdirmek istemediğini söyledi.

ON BİNLERCE KİLİSE AÇILDI, YÜZBİNLERCE GENÇ HRİSTİYAN OLDU!

Dinlerarası Diyalog faaliyetleri adı altında yürütülen çalışmalar sonrasında Türkiye'de on binlerce kilisenin açıldığını, yüzbinlerce gencin hristiyan olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, Gülen ve Erdoğan'a sert eleştirilerde bulunduğu konuşmasında; "Papa'nın gider elini nasıl öpersin, nasıl ona cenap dersin? Benim dinimin izzetini nasıl ayaklar altına alırsın sen? Papa'nın ne işi var ki ilk ziyaretçin olarak geliyor oraya? Allah üç diyen Papa'nın benim camimde ne işi var?" ifadelerine yer vererek, Müslümanların izzetini çiğnetmeye asla kimsenin hakkı yoktur dedi.

ŞAKŞAKÇI YAZARLAR,  CANLI YAYINDA UŞAK CUMHURİYET BAŞSAVCISINI PARALELCİ İLAN EDİYOR!

Geçtiğimiz günlerde Uşak'ta gerçekleştirilen Apolitik programında bir yazarın Uşak Cumhuriyet Başsavcısı Ali Bayram'ı paralelci olarak ilan ettiğini ve bu durumu da kabullenmediğini belirten Nurullah Çavuşoğlu; Başsavcının paralelci ilan edilmesindeki gerekçenin Kent Park projesine rağmen eski adliye binasından çıkmayışını göstermesini de gülünç olarak nitelendirdi. Adliyenin boşaltılmasının tasarrufunun Cumhuriyet Başsavcısının değil, Adalet Bakanlığı'nın tasarrufu ile gerçekleşebileceğini belirten Çavuşoğlu; ayrıca programın moderatörlüğünü yapan yazarların da hiçbir birikiminin olmadığını ve kerametlerinin kendinden menkul olduğunu, gerekirse hakim önünde bu insanların birikimsiz boş insanlar olduğunu ispat edebileceğini de sözlerine ilave etti.

AMAN SİZ AÇILMAYIN!

Geçmişte bu milletin Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle Alevisi ve sünnisiyle  tüm gruplarıyla bir arada sorunsuz yaşadığını söyleyen Çavuşoğlu; Ak Parti hükümetlerinin açılım politikalarının insanları ayrıştırdığını ifade ederek açılım söylemlerinden sonra Alevilerin kafir ilan edildiğini ve Şii-Sunni çatışması çıkarılma noktasına geldiğini belirtti.

CÜBBELİ AHMET HOCANIN CÜBBESİNİN DÜĞMESİNDE İNGİLİZ KRALİYET AİLESİNİN ARMASI VAR, KALKMIŞ ŞİAYI KAFİR İLAN EDİYOR!

İsmail Ağa cemaatinin önde gelen isimlerinden olan Cübbeli Ahmet lakaplı Ahmet Mahmut Ünlü'nün katıldığı televizyon programında giydiği cübbenin düğmesinde İngiliz Kraliyet ailesinin arması olduğunu ve Şiayı kafir ilan ettiğini, Şia ile savaşılırsa ölenlerin de şehit sayılacağını söylediğini belirtti. Müslümanın haksız yere can alamayacağının Hadis-i Şeriflerde de geçtiğini söyleyen Çavuşoğlu; İngiliz Kraliyet ailesinin düğmesini takan, CIA'nın arazisinde kalan, atletle irşad eden, Bismillah deyip kilise açan hocaların peşinden gidersen düşeceğin durumda onlarla aynı olur" ifadelerini kullandı.

YENİ TÜRKİYE Mİ?

Son dönemde hükümetin "Yeni Türkiye" ve "Osmanlıcılık" sloganlarını sıkça dile getirdiğini ifade eden Çavuşoğlu; "Avrupa Birliği politikası çökmüş, Birleşmiş Milletler toplantısında boş sandalyelere konuşan bir Devlet Başkanı, üretmeyen çiftçiler, miting alanlarında g.t kılıyım diye bağıran kadınlar, millet açlık, sefalet içerisinde, gençlik bonzai tuzağında, intihar ve boşanma vakaları artmış. Ülkeyi yönetemediniz beceremediniz. Tövbe edip meydanları boşaltmanız lazım. Sahte hocalar, sahte politikacılar yerlerinden çekilmeli ve yerlerine de hak sahipleri gelmeli" şeklinde konuştu.

TÜRK MİLLETİ EHLİBEYT SEVDALISIDIR, ASAKİRULLAH ÜNVANININ SAHİBİDİR!

Türk Milletinin 600 yıllık değil 5 bin yıllık tertemiz, köklü bir medeniyetin üzerinde oturan bir millet olduğunu da sözlerine ilave eden Nurullah Çavuşoğlu, Türk Milleti'nin Ehlibeyt sevdalısı olduğunu ve Asakirullah ünvanına sahip bir millet olduğunu belirterek, gelinen noktada milleti hazırcı ve iş yapmaz bir noktaya taşıdıklarını söyledi.

POLİTİKADA KALİTE DÜŞÜYOR, POLİTİKACI İTİBARSIZLAŞTIRILIYOR!

Siyasi sahnede yaşanan bu kutuplaştırma ve ötekileştirmenin politikanın kalitesini düşürdüğünü kaydeden Çavuşoğlu; bu olumsuz durumun politikacıyı da itibarsızlaştırmaya götürdüğünü ve bu nedenle de politika yapacak isim bulunamadığını ifade etti.