Son günlerde kongre ve kurultay süreçleri nedeniyle de hareketlenen siyaset sahnesindeki gelişmeleri almak; Ak Parti, CHP ve MHP tabanının nasıl bir İl Başkanı istediği sorusuna halkın verdiği cevapları getirdiği farklı bakış açıları ile yeniden analiz etmek üzere Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu’nu konuk aldık. Gazeteci ve Reklamcı Ferhat Karaturp ile Uşak Haber Merkezi ve Son Nokta Gazetesi Köşe Yazarı Mustafa Yüce’nin sorularına samimi yanıtlar veren Gazeteci Çavuşoğlu; kendine has üslubuyla yaptığı değerlendirmede partililerin gönlünden geçen İl Başkanı tarifini analiz etti.
AKP, CHP ve MHP'li Üyeler İle Halkın, Bağlı Oldukları Partilerde Kongre Beklentisi Var!
“Cumhuriyet Halk Partisi’nde zaten olağan ve süregiden bir kongre süreci yaşanmakta ve önümüzdeki günlerde de CHP İl Kongresi gerçekleşecek. Milliyetçi Hareket Partisi’nde, Ali Kurt’un Bahçeli’ye muhalif tutumları nedeniyle görevden alınacağı yönünde kulislerde konuşmalar geçmekte ve orada da yine bir kongre ya da yönetim değişikliği beklentisi var. Ak Parti’de ise; milletvekili adaylığı bahanesiyle görevinden istifa eden Basri Yıldırım’ın yerine atama ve geçici olarak gelmiş Servet Kuş ismi var. Bu nedenle Ak Parti’de de bir değişiklik yaşanacağı yönünde tabanda da beklentiler var” diyen Mustafa Yüce’nin süreçle ilgili düşüncesini sorduğu Gazeteci Çavuşoğlu, ilginç analiz ve tespitleriyle partililerin gönlündeki tariflere göre; bir İl Başkanı’nın nasıl olması gerektiğini anlattı. CHP’de bir kongre süreci olduğunu ancak AKP ve MHP’de böyle bir durumun olmadığını belirten Gazeteci Çavuşoğlu; MHP’de adeta bir dağılma süreci yaşatılmak isteniyor. İnsanlar arasında dedikodular, fitneler üretilmek siteniyor. Kurultay delegeleri ile yapılan gizli görüşmeler var ve bu görüşmeler sanki muhalif oldukları bilinsin istenir gibi bir havayla bizzat kendileri tarafından ifşa ediliyor, herkesin duyması sağlanıyor. Muhalefet olmalarında da bir behis yok ancak, bunun bu şekilde uluorta konuşulması partinin yapısına ve dokusuna zarar veriyor. Partililer de bu konuda olumsuz etkileniyor ve bu noktada MHP’li seçmenin ve tabanın kafası bir hayli karışık.” Şeklinde konuştu.
Partililer ve Uşak Halkı Nasıl Bir İl Başkanı Görmek İstiyor?
Marka Ajans olarak her partiden 250 üye üzerinde ve 500 sade vatandaş üzerinde bir anket çalışması yaptıklarını ve tek soruluk bu ankette; “Nasıl bir İl Başkanı İstiyorsunuz?” sorusuna partili ve vatandaşların partiye aidiyet duygusu olan, üyelerini önemseyen ve üyelerle fikir alışverişinde bulunabilen, gerektiğinde Genel Merkez’İn uygulamalarına da yanlış diyebilen, adamın adamı değil davanın adamı olan, tarikat ve cemaatlerin güdümünde olmayan ve tüm üyelere eşit davranabilen bir İl Başkanı beklentisi olduğunu söyleyen Mustafa Yüce’nin sözlerine ilavelerde bulunan Gazeteci Çavuşoğlu; nasıl bir İl Başkanı olması gerektiği ve İl Başkanı’nın üyelerle nasıl bir iletişim içinde olması gerektiği hakkında açıklamalarda bulundu.
Diğer İllere Nazaran Uşak'ta Politikaya Entellektüel Bir Bakış Var!
Marka Ajans’ın anket sonuçlarında ortaya çıkan tabloya nakıldığında da halkın herşeyin farkında olduğunu söyleyen Gazeteci Çavuşoğlu; “Türkiye’nin her yerinde bu kadar olmasa da Uşak’ta politikaya gerçekten entellektüel bir bakış var. Bu nedenle politikacıya kimse alet olmuyor. Bu nedenle politikacı gitti yere iki üç kişi daha kazandıramıyor. Örneğin Ali Erdoğan; milletvekilliği adaylığı açıklaması yapıyor ya da çalışmalara katılıyor. Ama yanında bir kişi bile yok. İnsan gittiği yere beraberinde getirebileceği bir kitlesi olmalı. Akraban, arkadaşın, dostun vardır ve senin hatrına o partiye omuz verecek insanlar vardır. Hatta o partiliysen zaten yıllardır siyasi fikirlerini anlatmış olacağından zaten seninle partili olmuş gibi olmalılar. Sen gittiğin de onlarda orada gözükmüş olmalılar. Ama böyle birşey yok, halk görüyor bunları. Kendisinden soyut, kendisinden uzak, aslında güvenilirlikleri olmayan, partili olduklarından emin dahi olmadığımız isimler milletvekili adayı, Belediye Başkanı adayı, İl Başkanı adayı olabiliyor. Ne kadar ayıp.”
İl Başkanı, İlçe Başkanı Gibi Kavramlar Ağırlığını Yitirmiş Durumda!
İl Başkanı ne demek? Merkez İlçe Başkanı ne demek? İlçe Başkanı ne demek? Bu kavramlar eski önemini yitirmiş durumda diyen Gazeteci Çavuşoğlu; bu kavramların yeniden ele alınması lazım. Merkez İlçe Kongresi yapmanız için önce üyeye Merkez İlçe delegelerini seçtirmeniz gerekiyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak bunun kerhen yapmaya çalışıyoruz. Diğer partiler de bu da yok, böyle bir üyeye sorma da yok. Yapılması gereken; İl yönetiminden, ilçe yönetiminden, partinin eski İl Başkanlarından ve ileri gelenlerinden oluşan bir heyet bir mahalleye gidecek, CHP’li üyeler başta olmak üzere mahalleliye “kimi bu mahalleye delege yapalım” diye soracak. CHP’li üyelerin içerisinde o mahallede biraz daha öne çıkan, halk arasında daha sevilen, hatrı sayılan isimleri delege yazacağız. Hatta üye yaptığımız gün delege olarak da yazabileceğimiz isimler çıkabilir. Bu şekilde seçilmiş delegenin seçtiği bir Merkez İlçe yönetimi olmalı, bu Merkez İlçe’nin yönetiminin önderlik ettiği bir İl Kongresi yapılmalı. İşte o zaman İl Başkanı sorumlu olur. Böylece delegenin de sorumluluk verdiği İl Başkanı’ndan hesap sorma hakkı doğar.” İfadelerini kullandı.
İl Başkanı Dediğin; Genel Merkez'in Değil, Üyenin Taşeronu Olmalıdır!
“Delegeye eyvallahın olmadığı bir durumda, özellikle Genel Merkez ataması yapılarak bir İl Başkanlığı belirlenmişse, sen direkt olarak Genel Merkez’in buradaki taşeronu olmuşsun” şeklinde konuşmasına devam eden Gazeteci Çavuşoğlu; sen Genel Merkez’in değil, üyenin taşeronu olmalısın İl Başkanı olarak. İl Başkanı, CHP’li üye ile Genel Merkez arasında bir köprü görevi kurar, Genel Merkez’e hakaret etmez, ettirmez ve Genel Merkezle arası her zaman iyidir. Ancak, aynı Genel Merkez’in üyenin istemediği yaptırımlarında da, benim üyemin talebi budur Sayın Genel Başkanım diyebilecek diklikte de olmalıdır İl Başkanı.Yani üyenin takdirini İl Başkanı’nın dinlemesi lazım. Peki nerede dinleyecek İl Başkanı partilisini? İl Başkanları üyesini partide dinler. Peki var mı İl Başkanlarından partiye çıkan; yok. Zaten çıksalar da yanlarına gelen yok. Çünkü üyeler, başkanlarına güvenmiyorlar.” Dedi. İl Başkanı’nın partiye ve üyelerine mesai ayırabilecek bir isim olması gerektiğinin de altını çizen Çavuşoğlu; İl Başkanı partisine mesai ayıran bir adam olacak. Partinin kültürünü bilecek. Üyeyi tanımasa bile üyeyi tanıyan isimleri yanına alacak. O isimlerden yönetimin içine katacağın, sahaya hakim olan isimler olmalı. Partiline bu isimlerin yardımıyla da zaman ayırmalısın, parti binasına çıkıp günlük iki üç saatini ayırmalısın ve sohbet etmelisin partilinle. Böylece partide de bir sirkülasyon olur. Bunun dışında belli akşamlarda İl Başkanı’nın zaman ayırıp, herhangi bir salonda partilileriyle toplantısı olmalı, zaman zaman halkla da toplantılar yapmalı. Hem üyelerden hem de halktan bu talebe de olumlu yanıt gelecektir” şeklinde konuştu.
Halkın Politikadan Uzaklığının Sebebi, Politika Sahnesinin Halka Hazır Hale Getirilememiş Olmasıdır!
“Marka Ajans’ın anket sonuçlarından da anlaşılacağı üzere halkın her ne kadar politikadan uzak olduğu bilinse de, yayınlayın sonuçları, Uşak halkının cahil olmadığını hem politikacılar, hem üyeler, hem de vatandaşlar bilsin. Neticede bu bir kültür ve bu kültür Uşak’ta epeyce oturmuş vaziyette.” diyen Gazeteci Çavuşoğlu; bu yaptığımız röportajlarımızın, haberilerimizin okunma ve sosyal ortamda paylaşılma oranlarından da belli. Demek ki halk ilgili. Ama halk politika sahnesinde bulunmuyor. Çünkü; politika sahnesini insanlara hazır hale getirememişiz.” İfadelerini kullandı.
Sistemin Belirleyicisi Olan Halkı, Arkana Almalısın!
“Üyeyi tercih edersen, arkana halkı taktın mı Kılıçdaroğlu bile durmak zorunda kalır” diyerek açıklamalarına devam eden Çavuşoğlu; bu sistemin yegane belirleyecisi halktır. Halkı ikna eden Başbakan da oluyor, Cumhurbaşkanı da oluyor. Halkı ikna eden halkın kaynaklarını satıyor, limanlarını satıyor, otoyolunu satıyor, madenlerini satıyor. Bakın şimdi yine halkı ikna eden isimler geçmişte “One Minute” dediği İsrail ile Türk Milleti adına anlaşma yapabiliyor. Ama kandırarak, ama algı yöntemleriyle halkı ikna ediyorlar bir şekilde. E sen de delikanlı gibi yap ve ikna et halkı. E olmuyor, olmuyorsa da boşver yapma, bırak politikayı o zaman. Başaramadıysan, beceremediysen, bunu yapabilecek biri gelsin oraya.” Şeklinde konuştu.
Sana Oyunlar ve Algı Yöntemleri İle Halkı Kandırmalarına Müsaade Etmeyeceğiz!
Halk teveccühünün yapılan bir işte başarı ölçüsü olduğunun da altını çizen Gazeteci Çavuşoğlu; “bizim politikacılarımızın da bu anlamda dönüp bakması lazım. Kemal Kılıçdaroğlu geliyor burada kişiye miting yapıyor. Davutoğlu geliyor 1500 kişiye miting yapıyor. Şemsiyeleri saydık ya, bu ne rezalet! Bir de çıkmış Merkez İlçe Başkanı, 25 bin kişi diye bağırıyor, beni yalanlamaya kalkıyor. Başbakan gelmiş memlekete, ben bu memlekette Merkez İlçe Başkanıyım ve Başbakan’ı 2 bin kişiye konuşturmuşum. Bir de 3000 yazdı diye Uşak Haber Merkezi ile kavgaya tutuşuyorum. Tek tek saydık, 2 bin 360 kişi çıktı. Sanal oyunlarla, algı yöntemleri ile halkı kandırıyorlar. Biz de buna müsaade etmiyoruz. O zaman rahatsız oluyorlar bizden. Daha çok rahatsız olacaklar. Biz bu işi Uşak halkı adına bu işi yoruz ve yapmaya da devam edeceğiz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
Not: İki bölümden oluşan röportajımızın ikinci kısmında Yerel politikada neler oluyor? Ak Partili hangi isimler Belediye'den ihale alan firmanın elemanlığını yapıyor gözükerek bu firmadan ücret alıyor? Bölme halkına söz verilmesine rağmen, neden Uşak Belediyesi sınırlarına dahil edilmesi konusunda ısrar edildi? Türk Milleti Gülen Cemaati'ne hangi mesajları verdi? Can Dündar, neden kahramanmış gibi ilan edilmek istendi? CHP ve MHP'de neden muhalefet Gülen Cemaati'ne yakınlığı ile bilinen isimlere yaptırılıyor? gibi sorulara cevap aradık. Uşak halkının da haberlerin ve röportajların uzunluğunda şikayet etmesi üzerine okuyucu ve izleyicilerimizin bu yöndeki ricasını dikkate almamız sebebiyle videomuzun ikinci kısmını önümüzdeki günlerde yayınlayacağız.
bu ülke de siyaseti ne hale sürüklediler yaşananlarla ayan oldu, ne muhalefet kaldı ülke de ne hükümet nereye gidiyor memleketimiz, sayın çavuşoğlu söyledikleriniz o kadar doğru ki ... çok doğru konuşuyorsunuz ... yitirilen kavramlar tespitiniz her şeyiniz çok doğru Allah başımızdan eksik etmesin sizi... hz ali dostunuz zülfikar kalbinizden dökülen aşkınız olsun inşAllah