Uşak'ta yaptığı analizler ve ilginç tespitlerle politika sahnesine farklı açılardan bakılmasına imkan tanıyan ve kaleme aldığı köşe yazıları ile Uşak kamuoyuna ışık tutan değerlendirmelerde bulunan Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu ile; Uşak siyasetinde konuşulmayanları ve özellikle Uşak Belediyesi'nde yaşanan olumsuzlukları konuştuk. İşte Çavuşoğlu'nun çarpıcı açıklamalarından satırbaşları...
İmar Rantçıları Bu Rüyayı Geçmişte de Gördüler!
Geçtiğimiz günlerde Belediye Meclisi’nin de görüşülen ve karara bağlanan 8 köy ve 1 Belde’nin Uşak Belediyesi sınırlarına dahil edilmesi ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunan Gazeteci Nurullah Çavuşoğlu; “İmar rantçıları, bu rüyayı geçmiş yıllarda da gördü. O dönemde de bu konu gelmişti Belediye Meclisi’nin gündemine ve kabul edilmemişti ancak bu sefer kabul ettiler. Ama bu bir rüyadan ibaret. Ne o köyleri ne de Bölme Beldesi’ni Uşak Belediyesi sınırlarına bağlanması mümkün değil, Belediye Meclisi’nin de zaten böyle bir yetkisi yok. Peki neden bu köyler ısrarla belediye sınırlarına dahil edilmek isteniyor? Bu soruyu da yanıtlayayım. Ben gittim bu köylere, gitmem gerek yoktu aslında, çünkü ben zaten hep bu köylerdeyim ve bir sağlama yapmak adına yine de ben bu köylere ziyaret gerçekleştirdim. Kuyucak’ta, Ovademirler’de, Karaağaç’ta, gölet etrafında kimlerin imar üzerine ne planları varsa bu onların bir tezgahı.” Şeklinde konuştu.
İller Bankası’ndan Pay Alacağız Diye Yayıyorlar, Alacağı Katkı Payı Uşak Belediyesi İçin Komik Rakamlar!
Köylüden mülk alma konusunda sıkıntılar yaşandığını söyleyen Gazeteci Çavuşoğlu; “köylüye mülkünü sat diyorsun satmıyor. Çünkü köylü mülküne paha biçmiyor. O zaman biz buna parselasyon yapalım, şehre dahil edelim diyorlar, onu da kabul etmiyor köylü haklı olarak. O zaman biz de belediye sınırlarına dahil edelim, köylü telaşlansın ve bu arazileri satmak zorunda hissetsin kendini ve bir şekilde buraları bizim tasarrufumuza geçirmek zorunda kalsınlar diye düşünüyorlar. Örneğin Çevreyolunun diğer tarafında da bazı rantlar var. Yine Bölme’nin Uşak’a katılmasının aylık katkısı Uşak Belediyesi’ne, aylık 90 bin TL gibi komik bir rakam olacak. Dolayısıyla küçücük köylerin Uşak’a bağlanmasının bize çok büyük bir katkısı olmayacak. Buna rağmen İller Bankası’ndan çok büyük paralar gelecekmiş gibi ilan ediyorlar. Burada başka başka hesaplar var.” İfadelerini kullandı.
Bölmeliler; Avrupa’nın Medeniyeti ve Teknolojisini Bölme’ye Taşırken, Kendi Kültürlerini Korumayı da Başardılar!
“Sen Bölme’li olsan, Bölme’liyim demenin hazzını Uşaklıyım demenin hazzına değişir misin?, Kuyucak’lı olsan, bu hazzı Uşak ile paylaşmak ister misin” diyerek bahse konu köylerine kendine has özeelikleri olduğuna dikkat çeken Çavuşoğlu; bugün Bölmeli olamk bir ayrıcalıktır. Uşak merkezde bir çok mahallede henüz doğalgaz dahi olmamasına rağmen Bölme Beldesi’nde doğalgaz kullanımı var. Bölme’li vatandaşlar Avrupa’yı gördü. Ancak oranın kültürünü buraya taşımadan buranın kültürünü oraya taşımayı başardı. Ancak oradaki teknolojiyi, medeni gelişmeleri Bölme’ye getirmeyi başardılar.
Bölme’li gençlere bugün baktığınızda Batılı serkeşliği göremezsiniz. Kendi kültürlerine, örf ve adetlerine uygun hareket etmeyi biliyorlar.” Dedi.
Bu Konuyu Geçmişte Gündeme Getiren Kimdi, Şimdi Kimler Neden Gündeme Getirdiler?
Esas sorulması ve cevap aranması gereken sorunun “ne istiyorsunuz bizim beldelerimizden, köylerimizden” sorusu olduğunu ifade eden Çavuşoğlu; “ Buradaki amaç nedir? Zaten Bölme ile, Ovademirler ile, Karaağaç ile sınırlı kalmıyor ki bu. Yarın Bölme’yi bağladığında bir sonraki hamlede Elmacık’ı alıyorsun, Yeşildere’yi alıyorsun. Orada kimlerin ne mülkleri var, kimler ne işler çeviriyor? Daha önce gündeme getiren kim di? Bugün aynı konuyu yine gündeme getiren kim? Bunlara bir bakılması gerekiyor.” Diye konuştu.
AKP İl Başkanı ve AKP’li Belediye Başkan Yardımcısı’nın Oğlu; Belediye’nin Maaşlı Elemanı Oldular!
Uşak’ta siyasetin özellikle Belediye ölçeğinde şirazesinden çıktığını belirten Çavuşoğlu; Belediye’nin yaptığı ve UTAŞ A.Ş’nin aldığı ihalede UşakBelediye Başkanı Hakan Uludağ’ın oğlu Hüseyin Enes Uludağ’ın Harita ve Kadastro Teknikeri olarak net 1,350 TL ücretle çalıştığını, onun haricinde Ak Parti İl Başkanı Servet Kuş’un yine benzer bir işte 3000 TL’lik bir rakamla işçi gibi gösterildiğini söyledi. Çavuşoğlu sözlerine; “Bu işler bu kadar ayak altına düşmez. Koca İl Başkanı bunu yapar mı? Belediye Başkan Yardımcısı bunu yapmaz, AKP İl Başkanı bunu yapmaz. Birini fırına müdür yapıyor, yeğeni farklı alanda kadrolandırıyor. Bir sürü belge var önümüzde, çok açık bir şekilde bir sürü işlenen kabahat var. Belediye beton satmak gibi bir karara imza atıyor, burada bir sıkıntı yok ama. Milli Emlak’ın arazisine ruhsatsız Beton santrali kuruyor. Devlet dokunmuyor, Valilik dokunmuyor bunlara. Bir de beton santralinin aracısı yine kendi firmaları. Bir de bu firma aracılığıyla mahkemenin durdurduğu inşaata beton atıyorlar. Belediye Başkanı hukukçu, Başkan Yardımcısı hukukçu güya.” Diyerek devam etti.
Belediyeyle Bir Çok Konuda Davalık Olan Hukukçu Başkan Yardımcısı, Belediyenin mi Yoksa Müvekkilerinin mi Tarafını Tutacak?
Belediye’nin davalık olduğu bir çok dosyaya bakan avukatın, şu anda Uşak Belediye Başkan Yardımcısı olduğunu söyleyen Çavuşoğlu; “şimdi sen kimin tarafını tutacaksın? Belediye’nin mi yoksa müvekkilinin tarafını mı. Şimdi bu arkadaş Özgöbek Oteli’nde toplantılar yapıyor. Özgebek’in işlerini kotarıyor belediye içerisinde, benzin işini de o almış; hayırlı olsun. Yine, paftalarda oynama yaptığı bilinen, yolsuzlukları meydana çıkmış bir adamı aldılar geldiler İmar Müdürü yaptılar. Bu şu demek oluyor; biz kafamıza göre iş yaptıracağımız adam bulamadık, şaibeye bulamış bu adamı bu yüzden İmar Müdürlüğü’ne getirdik. İnsanlar araçlarıyla çarşıya inemez oldular, UTAŞ’a para kazandırmak için yolun kenarındaki taksicileri kaldırıp otopark yapacakmış, taksicinin ekmeğine göz dikiyorsun. Bu kadar olur mu ya? Çayzade’yi zarar etmiş gösterebiliyor, Belediye Başkanı otobüsçülere vergi kaçırırsınız işte ne güzel diyebiliyor?
Muhalefet, Olan Bitene Rağmen Neden Sessiz Kalıyor?
Muhalefet’in bu olumsuzluklar karşısındaki sessizliğine de anlam veremediğini ifade eden Çavuşoğlu; “Bu arada CHP’li, MHP’li Meclis üyeleri, muhalefet partileri İl Başkanları neden bunları gündem etmiyor? Neden bu yaşananları Uşak halkıyla paylaşmıyorlar? Uşak halkı bunu da bir düşünsün. Uşak halkının bir an önce silkelenip kendine gelmesi gerekiyor. Halk, meydanı bu kadar boş bırakmamalı, artık meydanlara kendisi inmeli” şeklinde konuştu.
Türk Milleti Vicdanında Yargıladığı Cemaate, “Meydanlardan Defol” Dedi!
Ülke ve yerel gündemi bir dönem oldukça meşgul eden ve yürütüldüğü iddia edilen Paralel Devlet operasyonlarının tiyatro olduğu ve halkın da bu görüşte olduğunu belirten Çavuşoğlu; “burada cemaat dendiğinde böyle müslüman, takva ehli insan işin içindeymiş gibi anlaşılıyor. Bununla sınırlı değil, alkol alan, Atatürkçüyüm diyen, solcuyum diyen, ülkücüyüm diyen, kendini bu şekilde adlandıran, Makyevelist bir mantıkla hareket ederek her yolu kendine mübah gören bir grup var Uşak’ta. Her siyasi partide bunlardan isimler var, bunların tamamı hizipçi, bencil ve partilerini zaman zaman satan insanlar. Halk bu tür insanlara artık itibar etmiyor. Burada Uşak’ta Paralel Operasyondan ziyade, gayrimeşru illegal bir iş yapmayı bile kendisine mübah görenlere Türk Milleti’nin yapması gerek bir operasyon var ve şu an bu yapılıyor. Türk Milleti’nin vicdanında cemaat denilen algı yargılandı ve cezası kesildi. O ceza da şu ki; Türk Milleti cemaate “meydanlardan defolun” dedi.” Şeklinde konuştu.
Muhalefet Etme Görevi, Neden Paralelci Olduğu İddia Edilen İsimlere Veriliyor?
Geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin IŞİD’e sarin gazı verdiğini açıklayan Eren Erdem’in açıklamalarına ilişkin ve Can Dündar’ın tutuklanmasına ilişkin değerlendirmede de bulunan Gazeteci Nurulah Çavuşoğlu; “Kemal Kılıçdaroğlu neden IŞİD’e Türkiye’nin gaz verdiğinin isparı olduğu söylediği belgeleri Eren Erdem’e açıklatıyor? Milliyetçi Hareket Partisi de yine aynı şekilde. Nedir sizin bu paralelci aşkınız? Neden bu açıklamaları Cumhuriyet Halk Partililiği bilinen isimler yapmıyor? Bu tür isimlere paralelci yaftası vuruluyor, sonra da ortaya attığın iddiaların, sunduğun belgelerin bir itibarı kalmıyor. Yine biz, Can Dündar’ı da biliyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili bir belgesel çekti; çekmez olaydı. Sen kim Mustafa Kemal’i anlatmak kim? Neler koydu belgeselin içine, biz biliyoruz. Millete tiyatro oynuyorlar” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.
ropörtajı dinleyenin kesinlikle söyleyeceği söz şu. vay be uşakta neler oluyor. kimlerin ceplerine nasıl rantlar giriyor. akpnin il başkanı bile maaşlı memur olmuş belediyeye belediye başkan yardımcısının oğlu aynı şekilde. imar müdürlüğü teslim edilen adam bildiğin üç kağıtçı anlaşılan. bu arada ali erdoğan ile cahanın arasındaki gizli anlaşmada köylerin ve beldelerin uaşaka bağlanması isteği ile beraber ortaya çıkmış oluyor. köyleri ve bölmeyi uşaka geçirmekteki amaçlananlar neymiş. ufuk uğur nasılda özgöbeklerin iş takipçisi oluvermiş.. minibüsçüler neden birden susupus olmuş. nasıl rantlar dönmüş. bu kadar sahtekarlık bu kadar yolsuzluk usulsüzlük var ama mıhalefet birbirini yemekle meşgul.mhpde chpde birbirini yiyor şu anda. iktidardakiler ise malı götürüyor.haber merkezi olmasa hiçbi şeyden haberimiz bile olmayacak demekki neymiş muhalefetteki yöneticiler sendense sıkıntı yok.çal oyna gül oyna.muhalefet partileri uyandırılmalı daha doğrusu uyanık adamlar partilerin başına gelmeli