Bildiğiniz gibi geçtiğimiz günlerde Nurullah Çavuşoğlu verdiği bir mülakatta MHP yönetiminden bazı istifaların beklendiği yönünde bir bilgi paylaşımında bulunmuştu, öncelikle bu konudan bahsedelim. Şu ana dek resmiyete dökülmüş herhangi bir istifa söz konusu değil MHP yönetiminde. Ancak görünen o ki; her an MHP il ve Merkez İlçe yönetiminin tamamen çökmesine sebep olabilecek sayıda istifaların eli kulağında ve istifalar her an gelebilir. Malumunuz olduğu üzere MHP'nin mevcut İl Başkanı Muhterem Kuruçay, Uşak Belediyesi yönetimi ile sıkı ilişkiler içinde son zamanlarda ve bu durum sadece MHP'ye oy veren kitlenin ya da MHP tabanının değil, MHP yönetiminin yani kendi yönetim kurulu üyelerinin bile tepkisine sebep olmakta. Zaten Devlet Bahçeli'nin Milliyetçilikle taban tabana zıt fiil ve icraatlerinden hayli rahatsız olan taban, özellikle Başkanlık Sisteminin getirilmesi için MHP yönetiminin verdiği desteği bir türlü içine sindiremiyor ve ciddi serzenişler ve eleştiriler getiriyorlar. MHP'li olarak bildiğimiz, tanıdığımız pek çok isim artık açıktan kazan kaldırmış durumda ve hem MHP Genel Merkezi'ni hem de MHP İl yönetimini sosyal paylaşım sitelerinde ya da farklı platformlarda açıktan açığa eleştirir hale geldiler. MHP'nin yok olma noktasına, kapısına kilit vurulma ve AKP'ye ilhak edilme noktasına geldiğini artık 40 yıllık MHP'liler bile kabul ediyor ve vu durumdan ciddi oranda rahatsızlar. Özellikle FETÖ ile mücadele adı altında ortaya konulan politikalar MHP'lileri bir hayli rahatsız ediyor. FETÖ'ye hesap sorulacaksa MHP iktidarında sorulmalı, AKP'ye nasıl güvenebiliriz ki diyorlar. Sanki FETÖ'cüler ülkücülere kumpası kurarken iktidar da AKP yok muydu? Kumpası kuran FETÖ'cülere bu gücü AKP vermemiş miydi? Ya da AKP yararına kurulmamış mıydı bu kumpaslar? Şeklinde sosyal paylaşım hesapları üzerinden sorular yönelten MHP'liler sürekli rahatsızlıklarını dile getiriyor lakin hiç kulak veren yok.
MHP yönetimiden sayıları 10 ila 15 arasında değiştiği öğrenilen bir grubun istifasını her an verebileceği konuşulurken, Kuruçay'ın, özellikle Belediye ekibine yakınlığı ve fevri çıkışlar ile partiyi dağıtma noktasına getirdiğini dile getirenler artık partinin toparlanabileceğine bile inanmıyorlar diyebiliriz. Partiden disiplin kurulu kararı ile ihraç edilen ve henüz iade-i itibarı yapılmadığı halde partiye yakınlaşma sinyalleri veren MHP'nin eski İl Başkanı Alpay Özgür'ün ise kimse ne yapmayı amaçladığını anlayamıyor diyebiliriz. Malumunuz MHP'lilerin en düşkün oldukları şey ülkücülüklerine söz söylenmesidir ve Özgür'ün ülkücülüğü ve partisine olan sadakati bizzat Parti Genel Merkezi ve Uşak yönetimince tartışmaya açılmış ve ihraç noktasına gelmişti. Ama anlaşılan o ki; siyasi ikbal ve beklenti insanları kendi itibarlarından olma pahasına hatalara sürükleyebiliyor. Getçiğimiz günlerde sohbet ettiğimiz Alpay Özgür'ün de önceden arkadaşı olan bir partili aynen şunları aktardı. Alpay Özgür anlaşılan o ki; MHP Genel Merkezi kapılarında af dilenirken siyasi hayatına da bilmeden son noktayı koymuş oldu. Çünkü MHP'liler böylesi bir davranışı asla affetmez, keşke dimdik dursaydı da MHP tabanı kendisini sever, itibar ederdi, belki de ileride Genel Merkez yönetimi ya da burada il ilçe yönetimleri değiştiğinde Alpay Özgür'de iade-i itibarını alırdı, yeniden partinin başına bile gelebilirdi. Ancak Muhterem Kuruçay'a kuyruk olduğu yönünde eleştiriler alan bir ismin artık MHP'de siyasi ikbali kalmamıştır, anlamadığımız nokta; Genel Merkez'in ve Kuruçay'ın yanlışlarını bile bile üstelik iade-i itibarının verilmemesine rağmen Kuruçay'a yakın tavırlar içine girmesi. Gerçi malum seçim öncesi yazdığı Belediye Meclisi üyeleri de bugün Nurullah Cahan ve ekibine yakın olmak, kişisel çıkar odaklı siyaset yapmakla suçlanıyorlar. Hem kiminin Menzil'e kiminin FETÖ'ye yakınlığı bilinen isimleri meclis üyesi yazan birisinden bu davranışın gelmesi normaldir de diyebiliriz. Yine anlayamadığımız nokta; bu FETÖ bizim ülkücülere kumpas kurarken bu kumpasları AKP yararına ve AKP'nin verdiği güçle yine AKP nezaretinde kurmamış mıydı? Yani ülkücülere kumpası kuranlar AKP'liler değil miydi? Ya da şimdi bu hesabı sormayan hala bizim ülkücüler açısından adaletin tecelli etmesini sağlamayıp ipe un seren AKP iktidarı değil mi? Bahçeli, Gül'e ve Gülen'e yakınlığını bile bile CFR yöneticisi Durmuş Yılmaz'ı Milletvekili yapmamış mıydı? FETÖ'cülük yaftası üzerinde hiçte fena durmayan şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
MHP'de istifası beklenen bu sayıları 10 ile 15 arasında değişen yönetim kurulu üyelerinin son bir aydır partinin hiç bir faaliyetine katılmadıkları da bilinmekte. Özellikle Belediye Meclisi'nde muhalefet alanının neredeyse tamamen CHP'ye terkedilmiş olmasına, Cahan ve ekibinin bütün yolsuzluk iddialarına ve berbat yönetimine rağmen arkasında MHP'nin durmasına bir hayli tepki oluşmuş durumda.
AKP'ye gelince AKP'deki durum da tıpkı MHP'deki gibi parti tabanının neredeyse tamamına yakınını AKP yönetimi kaybetmiş durumda diyebiliriz. Bildiğiniz üzere geçtiğimiz günlerde Merkez İlçe Başkanı Turgay Eser, Uşak Haber Merkezi'ne yaptığı temiz siyaset, dürüstlük ve şeffaflık vurgusu içeren bir açıklama ile istifasını vermişti. Daha doğrusu Belediye yönetimi ve İl Başkanı hakkındaki yolsuzluk iddialarını belgeleyip Genel Merkez'e götürdüğü yönündeki iddiaların ardından istifası istenince kamuoyuna AKP içindeki yolsuzluk iddialarına atıfta bulunmak istercesine bir açıklama yaparak istifa etmeyi yeğlemişti. Her neyse istifanın üzerinden yaklaşık olarak iki ay gibi uzun bir süre geçmesine rağmen halen Merkez İlçe Başkanı ve yönetimi netlik kazanmış değil.
Şimdi diyeceksiniz ki Merkez İlçe Başkanlığı'na Ali Kumaş atanmıştı hani? Evet AK Parti Genel Merkezi Ali Kumaş'ı görevlendirdi, Merkez İlçe yönetimini kurması için ancak Ali Kumaş Merkez İlçe yönetimi oluşturmakta bir hayli zorlandı. Hatta şimdilerde bir yönetim oluşturdu derme çatma, çoğunluğunu zaten Gençlik Kolları ve Kadın Kolları yönetiminde yer alıp hiç bir faaliyete katılmamasıyla bilinen isimlerin olduşturduğu ama henüz Genel Merkez tarafından onaylanmış değil. Genel Merkez'in yönetim kurulundan memnun olmadığı ve yönetim içinde hiç flaş ismin olmadığı hatta yönetime yazılmaya değer çok az insan bulunduğu gerekçesiyle yönetimi bu haliyle onaylamayı düşünmediği de konuşulmakta. Haberimizin sonuna Genel Merkeze sunulan ve fakat halen onaydan geçmesi beklenen yeni merkez ilçe yönetiminin isimlerini ilave edeceğiz. Bekleyip göreceğiz onaylanıp onaylanmayacağını.
Bu arada AKP Kulislerinin iki bomba kulisi var; birincisi bu hafta içinde hem Belediye Başkanı'ndan hem de İl Başkanı'ndan istifa isteneceği yönünde gelen kulis bilgileri. Gerçi bu türden dedikoduvari kirli bilgiler sık sık çıkıyor ama aslı çıkmayabiliyor bekleyip göreceğiz bu bilginin doğru olup olmadığını. Kulislerin ikinci bombası ise geçtiğimiz günlerde 3 Milyonu aşkın Suriyeli Mülteciye baktığımız yetmiyormuş gibi savaşta mağdur olduğu iddia edilen Suriyeliler için toplanan yardım kamyonlarının Suriye sınır kapısına gönderilmesi esnasında yaşanan güvensizlik kriziydi. Kulislerden edindiğimiz bilgiye göre Atatürk Anıtı önüne kurulan yardım çadırında toplanan yardımların Cilvegözü sınır kapısına götürülmesi işini, yardım toplama işinde katkısı olan İHH, EBRAR, Ensar Vakfı gibi kuruluşların temsilciler göndererek yapmak istemsiyle birlikte kriz çıktı. Çünkü hiç kimse yardımları kimseye güvenip emanet edemiyordu. Belediye yönetimi yardımları Özel Kalem Müdürü Seyfullah Furtuna'nın nezaretinde götürülmesi hususunda ısrar etmiş ancak diğer yardım kuruluşları ve derneklerde biz de temsilci gönderelim ne malum sizin yolda yardımları başka yere yıkmayacağınız şeklinde itirazda bulunmuştu. Nihayetinde Belediye yönetiminin dediği oldu ve kamyonlar Belediye Başkanı'nın Özel Kalem Müdürü Seyfullah Furtuna nezaretinde gönderildi. Elbette ki Furtuna'nın Cilvegözü sınır kapısında kamyonlarla birlikte fotoğraf çektirmesi kaydı şartıyla. Furtuna bu şartı yerine getirmişti ancak Cilvegözü sınır kapısındaki fotoğrafta sadece kendisi vardı, kamyonlarla birlikte çekildiği resimlerin Cilvegözü'nde çekilip çekilmediğinin net olmadığı gerekçesiyle kulislerde mırıldanmalar ve serzenişler çıktı. Kamyonlarla çekilen resmin de tıpkı Furtuna'nın tek kendisinin göründüğü resimlerdeki gibi Cilvegözü sınır kapısından verilmiş resimler olduğu belli olan resimler olması gerektiğini savunan dernek ve yardım kuruluşlarının yöneticileri şikayetlenmekten ve kısık sesle de olsa da eleştirmekten geri durmamışlardı. Allah'tan daha sonra bazı kötü niyetli kimselerin Belediye adına vatandaşları arayarak Suriye'ye yardım topluyoruz adı altında dolandırcılık yaptığı yönünde dedikodular çıktı da bu konu da kapandı.
Her neyse bu günlük bu kadar fısıltı yeter diyelim ve halen onay bekleyen AKP Merkez İlçe Başkanı ve yönetiminin isim listesini ve mesleklerini sizlerle paylaşalım.
Merkez İlçe Başkanı: Ali Kumaş (Emekli - Eski İl Yönetim Kurulu Üyesi)
Mehmet Bayar (Makine Mühendisi - Eski İlçe Başkanı Yardımcısı)
Durmuş Yavuz ( Emekli - Egeşok AVM Genel Müdürü)
Kübra Sezer (Avukat - Eski Gençlik Kolları Yönetim Kurulu Üyesi)
İsmail Aydın (Mali Müşavir - Eski Merkez İlçe Sekreteri)
Fethiye Kartal (Esnaf - Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyesi)
Zeki Saymalı (Serbest Meslek)
Recep Sarısaman (Türk Telekom Personeli - Mahalle Başkanı)
Erhan Cepni (Mimar)
Ali Özdemir (UTAŞ Otopark İşletmeleri Müdürü)
Said Damar (İşletmeci - Eski Gençlik Kolları Yönetim Kurulu Üyesi)
Adile Ergün (Bilgisayar Operatörü - Eski Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyesi)
Turgut Özçelik (Esnaf - Selendililer Derneği Yönetim Kurulu Üyesi)
Dursun Sırıklıgil (Gazeteci - Eski Merkez İlçe Yönetim Kurulu Üyesi)
Ömer Şemen (Esnaf - MÜSİAD Üyesi)
Mustafa Yıldız (İşadamı - MÜSİAD Üyesi)
Gülay Danacı (SYDV Personeli - Eski Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyesi)
Ayhan Öztürk (Esnaf -Kimyacı)
İsmail Aktay (Makina Mühendisi)
Elvan Besrek (Eğitimci - Mahalle Başkan Yardımcısı - Eski Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyesi)
Muharrem Kuş (İşçi - İl Başkanı Servet Kuş'un akrabası olduğu konuşuluyor)
İrfan Kaynak (Konfeksiyon ve Tekstil)
Murat Aydoğ (Orman Mühendisi)
Şeref Tuna (Esnaf)
Yusuf Akcan (Mühendis)
Döndü Bardak (Eski Merkez İlçe Yönetim Kurulu Üyesi)
Recep Dinçtopal (Esnaf)
Tülay Arıcan ( Muhasebeci)
Murat Çubukçu (Tiyatro ve Drama Eğitmeni)
Uşak'ta MHP ve AKP teşkilatları kilit vurmanın eşiğinde. Her iki partide de ciddi problemler var!
Malumunuz olduğu üzere Uşak'ta MHP ve AKP artık neredeyse tek parti gibi hareket etmekte. İl Genel Meclisi'nden Belediye Meclisine, günübirlik politikalardan uzun vadeli söylemlere, genelden yerele neredeyse her alanda birlikte hareket eden iki partinin teşkilatı da parti tabanlarının desteğini neredeyse tamamen yitirmiş olmalarına rağmen bu birlikteliklerini sürdürüyor. Bu sebeple iki partinin kulislerini tek habere sığdırmayı yeğledik. Bir sonraki haberimizde ise CHP kulislerini ele alacağız ve kamuoyu ile CHP kulislerine ilişkin bomba bilgiler aktaracağız. Gerek MHP Uşak İl Başkanı Muhterem Kuruçay ve gerekse AKP İl Başkanı Servet Kuş, partilerini yönetmekte oldukça zorlanıyor olmalarına rağmen despotça tutumları ve tek başına kararlar alıp uyguladıkları gerekçesiyle yoğun eleştiriler almakta ve ilçelerden ve ilden ciddi tepkiler almakta. Peki ne olacak AKP ve MHP'nin hali?
02 Ocak 2016 Cumartesi 00:08

ne akp de ne chp ve mhp de halk yok ama bunlar partiyiz diyorlar.partiler bitti halkın ne mevcut partilerden nede sözde liderlerinden hiç bir umudu kalmadı artık.