Mansur Yavaş ismine yapılan bu zulümler ve haksızlıklar, Türk milli iradesine de saygısızlıktır.
Anne Adaylarına Müjde: Normal Doğum Ücretsiz Olacak
CHP, Keçiören'de kazanmasına vesile olan söylemleri yasaklı hale getirdi. Kuvayi Milliye demek kuruluş ayarları demek suç mu CHP'de
Susuz Köyü Kavşağında Tırın Sıkıştırdığı Araçta Ölümden Döndüler…
DSP İl Başkanı Duygu'dan Seçim Değerlendirmesi
Adalet Partisi Gençlik Kolları Genel Başkanı Gürkan Tan Cumhurbaşkanlığı seçim çalışmalarına başladı!
FETÖ'nün Uşak yapılanmasına ilişkin görülen dava sil baştan mı görülecek?
Hakan Savaş'a yapılan saldırının ardından İyi Parti hareketli
Hurda Bakır Fiyatlarında Yükseliş: Geri Dönüşümde Yeni Fırsatlar
Benzine İndirim Geliyor! İşte Uşak’ta Akaryakıt Fiyatları!
Uluslararası Tahsilat Süreçleri ve Önemli Detaylar
Nakit akışı sorunu yaşayan şirketler konkordatoya yöneliyor
Eğitim Sektörü İş İlanları: Öğretmen ve Eğitmenler İçin Fırsatlar
"Dikilen Bir Fidan, Yıkılan Bir Engel" Projesi ile Engeller Ortadan Kalkıyor
Uşak Üniversitesi Öğrencilerinden "Akciğer Barışı" Kampanyası
Birlikte Büyüyoruz: Eski Bilgelik, Yeni Yapraklar
Eskişehirspor: Tarihi ve Başarıları
Katar 2022 Dünya Kupası
Canlı Basket
Eşme İlçe Emniyet Müdürü göreve başladı!
Kamyon ile Minibüs kafa kafaya çarpıştı! 1 Ölü
Ferhat Göçer, Eşme'de Sahne Aldı!
Ulubey Kanyon Festivali'nde Ankaralı Ayşe Rüzgarı Esti!
Apikobal Nedir, Ne İşe Yarar ve Nasıl Kullanılır?
Lomber Dar Kanal Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Rüyada Evlenmek Veya Nişanlanmak 
Yunan Adalarına Gitme Ve Tatil Yapma Seçenekleri 
Uşak Açıköğretim Fakültesi'nden Yöresel Yemek Şenliği!
Güven Özkan politika ve hukuktaki kadar olmasa da solo ve koro sanatçılıkta da maharetini gösterdi
Üniversiteli öğrencilerden Engelliler Günü'nde farkındalık etkinliği!
Uşak Üniversitesi'nin Yeni Rektörü Belli Oldu!
Bu gelişmeler hükümetin sürekli etrafımızdaki terör örgütlerini desteklediği iddialarını doğrular nitelikte görünüyor. Bu arada acaba bu gösterilerin yeri ne gereği ne? Bu sokağa dökülenler Kobani'nin nerede olduğunu bile bilmez, kardeşi bile umurunda olmayan bu insanların akrabalık damarlarını kabartan asıl sebep de ne? Bu gösterilerin arkasında ne var acaba? diye sorgulayıp dururken cevaplar yeni gelişmeler ile gelmeye başladı.
1) Ak Parti Hükümeti'nin teröre verdiği iddia edilen destek ortaya çıkacak bu belli. Hiç değilse millet başka gündemlerle ilgilenirken bu durum gargaraya getirilsin istendi ve amaca kısmen de olsa ulaşıldı.
2) Güneydoğu'da yaşayan Kürt vatandaşların hepsi PKK ile paralel düşünüyor ve terörist olmaya devlete kıyam etmeye hazırmış gibi bir hava estirilmek istendi, yani PKK ile Kürt vatandaş bir tutulmamalı tezi çökertilmek istendi ve kısmen de olsa amaca ulaşıldı. Zira insanlar uluorta Kürtlerin hepsinden nefret ettiğini yazar dillendirir hale geldi. Böylece bölünmenin gereği olan kamplaşma ve kutuplaşmanın altyapısı atılmış oldu.
3) Bu esnada PKK'lıyı öldürüyorsa şayet "düşmanımın düşmanı dostumdur" nevinden hareketle IŞİD'in sevimli hale getirilmesi amaçlanmıştı, bunda da kısmen amaca ulaşıldı. Zira Ak Parti İl Genel Meclisi Üyelerinin bile IŞİD reklamı yapan videoları kendi sayfalarında çarşaf çarşaf yayınladığına ben şahit oldum. Mizansen uydururarak hazırlandığı her halinden belli olan, kim olduklarını bilmediğimiz kadın kılığında iki erkeğin kaçarken çekilmiş resimleri sosyal medyaya IŞİD'den kaçan PKK'lı resimleri olarak sunuldu, yine IŞİD'lilerin öldürdüğü PKK'lılar diye görüntüler yayınlandı. Bunun gibi bir sürü sanal ortamdaki sahte veriler aracılığı ile IŞİD-PKK karşılaştırması Türk Milleti'ne yaptırıldı ve Batı'da yaşayanlara IŞİD, Doğu'da yaşayanlara PKK sevimli ve güçlü gösterilmeye çalışıldı. İnsanlar IŞİD ile PKK kıyası yapmaya adeta mecbur edildi. Her ikisinin de birer terör örgütü oldukları gözden kaçırılmaya çalışıldı, meşriyetlerinin alt yapısı atıldı.
4) Bu arada gösteriler bahane edilerek, çıkartılan yasalar ile, Polis Devleti güçlendirildi. Polisin yetkisi artırıldı yani korku imparatorluğu, daha güçlü hale getirildi. Örneğin arama emrinin gerekliliği kaldırılarak, Polise yoğun şüphe halinde arama yapabilme yetkisi gibi muğlak ifadeler ile, bölge ya da olay gözetmeksizin farklı farklı yetkiler verildi. Yani kumpasların, montajların, zorlama delillerin, gizli tanıkların, düzmece iddianamelerin kol gezdiği ülkemizde, konuşanlara, gerçekleri haykıranlara, hiç değilse yeni gözdağları verildi. Bir taşta dört kuş birden vuruldu ki! bu kuşlar vurulmazsa, vurulamazsa AK Partisinin sonu geldi demektir. Yani Millet gerçekleri görür farkederse, Ak Parti iktidarda kalamaz. Zira teröre destek olan iktidar meşruiyetini yitirmiş demektir.
Neyse biz gelelim kendi mesajımıza; Bu Millet Kürdü ile Lazı ve Çerkezi ile birdir ve de kardeştir. Kürdü de, Lazı da, Çerkezi de, şunu iyi bilir ki; PKK da, IŞİD de madde bağımlısı, cehalet ve zillet içinde yüzen, vahşi ve canilikte sınır tanımayan, değil imani vasıfları üzerinde taşımak insani melekelerini bile yitirmiş, şeref ve haysiyet yoksunu caniler güruhundan oluşturulmuş, silah tüccarlarının ve bu topraklarda ve kaynaklarında gözü olan başcanilerin maşalığını yapan terör örgütleridir. Bu terör örgütlerine, siyasi, askeri ya da maddi destek olanların da bu canilerden pekte farkı yoktur. İnsanları acımasızca katlederken ne dediklerinin ise hiç bir önemi yoktur. Bismillah da dese katildir, Allahu Ekber de dese, yaşasın Kürt Realizmi de dese katildir ve de canidir.
Bu Millet, yüzyıllardır bu tezgahlardan çok geçti ve hepsini de er geç deşifre etti. Bu tezgahı da İnşaallah görecektir ve kurdukları bu tezgahı, hem tezgahı kuranların hem de senaryosunu ustaca oynayanların başına geçirecektir. En kötü ihtimal ile bir Kurtuluş Savaşı daha veririz, bir Lozan daha yapılır ve şu sözümüz, bir kez daha bütün cihana yeniden ilan edilip, bütün cihanca ferman kabul edilir; "YURTTA SULH CİHANDA SULH".
Ve tarih şöyle not düşer: Hülasa Türkler o tarihte cihana yeniden sukut ve sulhu getirerek bir kez daha destansı bir tarih yazdı. Devrin Lord Curzon'u her kimsen nerede isen şunu bil ki o kağıdı bu kez cebine koyamayacaksın çiğneyip yutacaksın. Vallahi bir Millet uyanıyor haberiniz olsun!
2) Güneydoğu'da yaşayan Kürt vatandaşların hepsi PKK ile paralel düşünüyor ve terörist olmaya devlete kıyam etmeye hazırmış gibi bir hava estirilmek istendi, yani PKK ile Kürt vatandaş bir tutulmamalı tezi çökertilmek istendi ve kısmen de olsa amaca ulaşıldı. Zira insanlar uluorta Kürtlerin hepsinden nefret ettiğini yazar dillendirir hale geldi. Böylece bölünmenin gereği olan kamplaşma ve kutuplaşmanın altyapısı atılmış oldu.
3) Bu esnada PKK'lıyı öldürüyorsa şayet "düşmanımın düşmanı dostumdur" nevinden hareketle IŞİD'in sevimli hale getirilmesi amaçlanmıştı, bunda da kısmen amaca ulaşıldı. Zira Ak Parti İl Genel Meclisi Üyelerinin bile IŞİD reklamı yapan videoları kendi sayfalarında çarşaf çarşaf yayınladığına ben şahit oldum. Mizansen uydururarak hazırlandığı her halinden belli olan, kim olduklarını bilmediğimiz kadın kılığında iki erkeğin kaçarken çekilmiş resimleri sosyal medyaya IŞİD'den kaçan PKK'lı resimleri olarak sunuldu, yine IŞİD'lilerin öldürdüğü PKK'lılar diye görüntüler yayınlandı. Bunun gibi bir sürü sanal ortamdaki sahte veriler aracılığı ile IŞİD-PKK karşılaştırması Türk Milleti'ne yaptırıldı ve Batı'da yaşayanlara IŞİD, Doğu'da yaşayanlara PKK sevimli ve güçlü gösterilmeye çalışıldı. İnsanlar IŞİD ile PKK kıyası yapmaya adeta mecbur edildi. Her ikisinin de birer terör örgütü oldukları gözden kaçırılmaya çalışıldı, meşriyetlerinin alt yapısı atıldı.
4) Bu arada gösteriler bahane edilerek, çıkartılan yasalar ile, Polis Devleti güçlendirildi. Polisin yetkisi artırıldı yani korku imparatorluğu, daha güçlü hale getirildi. Örneğin arama emrinin gerekliliği kaldırılarak, Polise yoğun şüphe halinde arama yapabilme yetkisi gibi muğlak ifadeler ile, bölge ya da olay gözetmeksizin farklı farklı yetkiler verildi. Yani kumpasların, montajların, zorlama delillerin, gizli tanıkların, düzmece iddianamelerin kol gezdiği ülkemizde, konuşanlara, gerçekleri haykıranlara, hiç değilse yeni gözdağları verildi. Bir taşta dört kuş birden vuruldu ki! bu kuşlar vurulmazsa, vurulamazsa AK Partisinin sonu geldi demektir. Yani Millet gerçekleri görür farkederse, Ak Parti iktidarda kalamaz. Zira teröre destek olan iktidar meşruiyetini yitirmiş demektir.
Neyse biz gelelim kendi mesajımıza; Bu Millet Kürdü ile Lazı ve Çerkezi ile birdir ve de kardeştir. Kürdü de, Lazı da, Çerkezi de, şunu iyi bilir ki; PKK da, IŞİD de madde bağımlısı, cehalet ve zillet içinde yüzen, vahşi ve canilikte sınır tanımayan, değil imani vasıfları üzerinde taşımak insani melekelerini bile yitirmiş, şeref ve haysiyet yoksunu caniler güruhundan oluşturulmuş, silah tüccarlarının ve bu topraklarda ve kaynaklarında gözü olan başcanilerin maşalığını yapan terör örgütleridir. Bu terör örgütlerine, siyasi, askeri ya da maddi destek olanların da bu canilerden pekte farkı yoktur. İnsanları acımasızca katlederken ne dediklerinin ise hiç bir önemi yoktur. Bismillah da dese katildir, Allahu Ekber de dese, yaşasın Kürt Realizmi de dese katildir ve de canidir.
Bu Millet, yüzyıllardır bu tezgahlardan çok geçti ve hepsini de er geç deşifre etti. Bu tezgahı da İnşaallah görecektir ve kurdukları bu tezgahı, hem tezgahı kuranların hem de senaryosunu ustaca oynayanların başına geçirecektir. En kötü ihtimal ile bir Kurtuluş Savaşı daha veririz, bir Lozan daha yapılır ve şu sözümüz, bir kez daha bütün cihana yeniden ilan edilip, bütün cihanca ferman kabul edilir; "YURTTA SULH CİHANDA SULH".
Ve tarih şöyle not düşer: Hülasa Türkler o tarihte cihana yeniden sukut ve sulhu getirerek bir kez daha destansı bir tarih yazdı. Devrin Lord Curzon'u her kimsen nerede isen şunu bil ki o kağıdı bu kez cebine koyamayacaksın çiğneyip yutacaksın. Vallahi bir Millet uyanıyor haberiniz olsun!
saçma saçma birşeyler yazmışsın. bu çocuk kim ya