Uşak'a Bir Bakan Geldi Bir Çok Fırsat Nasıl Tepildi? Ak Parti Yönetimi Ne Yapmaya Çalıştı?
Uşak; yıllardır yeterli devlet yatırımı alamadığı için dert yanılan, köy görünümünden çehresini kurtaramadığı için yaşayanları tarafından eleştirilen, gurbetçilerinin bile çok özledikleri memleketleri olduğu halde tatilini geçirmek istemedikleri kent. Üstelik 81 il arasında içinde yaşayanların özellikleri, coğrafi konumu itibarı ile aslında hizmeti en çok hakeden kentler arasında. Gerek halkının girişimci ruhu, gerek tarihi ve kültürel zenginlikleri ve dokusu gerekse İzmir Ankara yolu gibi önemli bir yolun geçtiği kent olması gibi bir çok sebepten hizmete müstehak olan ancak bir türlü hakettiği hizmeti almaya müktedir olamayan bu şirin kent ve cana yakınlığı mertliği ve misafirperverliği ile tanınan insanı neden hep mağdur acaba?
Çevre ve Şehircilik Bakanımız Erdoğan Bayraktar geçtiğimiz günlerde bir dizi açılış ve etkinliğe katılmak üzere kentimize teşrif ettiler. Bu ziyaret aslında bu kentin neden böyle yetim çocuk muamelesi gördüğünün işaretlerini veriyordu.
Kentsel Dönüşümün Kısa Hikayesi
Bilindiği üzere yeni tabakhane bölgesi olarak bilinen hem kentin merkezine yakınlığı hem de İzmir-Ankara asfaltına kilometrelerce cephe olması sebebi ile kentin görselliğine ciddi bir yara vuruyor ve çirkin bir görüntü arzediyordu. Yalnızca bu değildi tabiki problem kentleşmenin önünde engel olma özelliği de vardı. Ayrıca Ankara'dan kente giren birsini kent girişinde karşılayan berbat kokusu ve çevre kirliliği de cabası idi. Her neyse buradaki fabrikalar, atölye ve işletmeler gerek OSB gerek Karma OSB ve gerekse Sanayi sitelerine dağıtıldı. Ancak bu görüntünün de mutlaka ortadan kaldırılıp bu bölgenin kente kazandırılması gerekiyordu. Bu ayrıca kent için ciddi bir fırsata dönüşmüştü.
Kentsel Dönüşüm Projesini İlk Ortaya Atan Ak Parti Değil miydi?
Bunun içinse gereken Kentsel Dönüşümün muhakkak gerçekleşmesi idi. Ak Parti'li Belediye Başkanı Mesut Apaydın'ın ortaya attığı, o dönemde bazı çevrelerin uçuk bir proje diye nitelendirdiği bir proje ile konu kentin gündemine taşınmış ve tartışılmaya başlanmıştı. O dönem de Ali Erdoğan Beyin, Apaydın'ın bu projesine şiddetle karşı çıktığı hatta kentsel yıkışım projesi olarak adlandırdığı biliniyordu. Hatta o dönemde Ali Erdoğan'ın kentsel dönüşüm alanında yerleri bulunan kişileri kapı kapı dolaşarak kentsel dönüşüme engel olmak için 900 kişiden imza topladığı bile yetkili ağızlarca iddia edilmişti. Daha sonra seçilerek Belediye Başkanlığı görevine gelen Ali Erdoğan, daha önce eleştirdiği kentsel dönüşüme sahip çıkmış ve bu projenin gerçekleşmesi için ciddi bir gayret ortaya koymuştu. Ancak Belediye'nin yürütmeye çalıştığı kentsel dönüşüm projesinin sınır tespiti ile ilgili Manisa Bölge İdare Mahkemesinin aldığı karar ile çıkmaza girmişti. Mahkemenin kararının ardından Kentsel dönüşüm hayal olmuştu ve belediye meclisi üyeleri bu noktada kent adına risk almaktan imtina etmişlerdi.
Erdoğan Bayraktar'a Uşak Halkı Neden Teşekkür Borçlu
Kentsel dönüşüm projesi için ümitlerin kesildiği noktada Ankara'dan bir ses yükseldi. O dönemin TOKİ Başkanı şimdinin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar risk almış ve Uşak adına ayakta alkışlanması gerekn tarihi bir karara imza atarak elini taşın altına koymuştu ve Kentsel Dönüşüm alanını gecekonduyu önleme bölgesi ilan etmek sureti ile TOKİ devralmıştı.
Burada yeri gelmişken öncelikle Sayın Bakan Erdoğan Bayraktar'ın Ak Parti Uşak teşkilatının halka mal etmeyi beceremediği ya da anlatmaktan imtina ettiği bir takım özelliklerini ya da Uşak'a katkılarını kamuoyu ile paylaşmak isterim: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı harcama giderleri en fazla olan icracı Bakanlıklardan bir tanesidir ve bu birimin en tepesindeki isim sayın Bayraktar'dır. İçişleri, Dışişleri, Adalet gibi bir çok Bakanlığın kentimize ne katkısı olabilir? hangi konuda Uşak'a yatırım yapılmasını sağlayabilir ki, oysa Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hem icracı hem de para harcaması en kolay yatırım getirmeye en müsait ve hükümet tarafından en çok kayırılan Bakanlık pozisyonunda. Ayrıca Sayın Bayraktar daha TOKİ Başkanı iken Trabzon'lu olmasına rağmen sanki hemşehrimiz gibi davranarak üstelik Belediye Başkanının bağımsız olduğu gerçeği bilinirken Uşak için risk almış ve Uşak'a çok büyük bir jest yapmıştır. Aleyhinde açılan davaları da tek tek kazanarak tüm engelleme gayretleri ve prosedür zorluklarını aşan Bayraktar projenin hayata geçmesine ciddi katkılar sunmuş bir isimdir. Ovademirler'deki çöp depone alanına da Bakanlık bütçesinden ciddi bir rakam ayırdığı bilinen Bayraktar, yaptığı bu hizmetlerin Uşak halkı tarafından bilinmesini ve taltifi kesinlikle hakeden bir şahsiyet. Ben Uşak Haber Merkezi ekibi adına Sayın Bakan'a teşekkürü bir borç biliyor ve bu vesile ile bu borcu buradan ödediğimizi kendisine çok teşekkür ederek bildiriyorum.
Konumuza geri dönelim Kentsel Dönüşüm projesi, alanın yıkımı için yapılan protokol sırasında ihaleye fesat karıştırıldığı ya da kamunun zarara uğratıldığı iddialarının da arasında bir şekilde süregeldi. Nihayet yıkımı tamamlanan bir kısmının temel atma töreni Uşak Belediyesi'nce organize edildi. Bu noktada kente yaptığı hizmetlerin doğal sonucu olarak teşekkür ya da taltifinde bir gereği olarak Sayın Bakan temel atma törenine davet edildi. Özel Kalemlerce karşılıklı gerçekleştirilen yazışma ve görüşmeler neticesinde Bakan'ın gelebileceği tarih netleştirilirken o tarih temel atma töreninin tarihi olarak belirlendi ve bu durum Uşak Belediyesi'nce ilan edildi.
Ak Parti Uşak Teşkilatının ve İl Başkanı'nın Anlaşılamaz Tutumu ve Neticeleri
İşte ne olduysa bu aşamadan sonra oldu. Ak Parti'li başını İl Başkanı Mehmet Gün'ün çektiği bir grubun Bakan'ın Uşak'a gelip temel atma törenini gerçekleştirmesine karşı çıktığı ve Bakanlık nezdinde bu nedenle kulis faaliyetleri yürüttükleri iddiaları ortalıkta dolanmaya başladı. Hatta bir ara Bakan'ın gelmeyeceği iddiası bile yine Ak Parti'li bazı kaynaklardan fısıltı gazetesi yolu ile Uşak'ta yayıldı. Bakan Karadeniz'li olduğundan mıdır? Yoksa kendi fıtri meziyetlerinden midir bilinmez, hiç kimseyi dinlemedi bir kez daha risk alarak Uşak'a gelme kararında ısrar etti. Biz bu esnada Ak Parti teşkilatından hemen açıklama bekledik, Sayın Bakan'ın gerek kentsel dönüşüm gerekse Ovademirler Çöp Depone Alanı projelerinin hayata geçirilmesi için aldığı riskleri ve fedakarane tutumu Uşak halkına izah ederler ve Bakan'ımıza yakışır bir karşılama ve ağırlama için Uşak halkını basın aracılığı ile davet ederler diye. Ancak beklentimizin tam aksine Ak Parti'li bazı kaynaklardan edindiğim bilgiye göre Ak Parti Uşak İl Başkanı Sayın Mehmet Gün Bakan'ın bizzat katılacağı programa katılmayacağını bile söyleyebilecek kadar ileri gitmiş ve son anda zorla ikna edilerek katılımı sağlanmıştı. Oysa yapılması gereken Sayın Bakan'ın hizmetlerinin Ak Partice anlatılması Bakan'ın öneminin Uşak halkına anlatılması idi. Aynı zamanda Açılışın yapıldığı alana boy boy sayın Bakan ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ın resimlerinin asılması birlik ve beraberlik halinde Uşak'a yakışır şekilde sayın Bakan'ı ağırlamaktı diye düşünüyorum. Kaldı ki burada bir önemli husus daha velev ki Sayın Bakan bir arkadaşının nikah töreni için bile gelse AK Parti teşkilatı buna kayıtsız kalamaz ve Bakan'a yakışır şekilde gerekli misafirperverliği göstermeye başta Ak Parti'liler olmak üzere tüm Uşak mecbur ve de memurdur.
Kentimize gelen bir Bakan, üstelikte elinde ciddi imkanlar barındıran bir Bakan ve biz bu insandan neler isteyebilirdik kimbilir hangi yatırımların sözünü alabilirdik. Oysa koskoca Bakan Ak Parti Uşak il Binasına gelmiş ve küçücük salon bile doldurulamamıştı. Ak Parti'li İl Genel Meclisi üyeleri bile lütfedip katılmamışlardı.
Kentsel dönüşüm alanının açılışına 200 kişiyi bulmayan bir grup halk ve protokolden başka kimsenin katılımı sağlanamamıştı. Halbuki Ovademirler çöp depone alanına yapılan yatırımın önemi ve bu yatırımdaki ciddi payın, Sayın Bakan tarafından Bakanlık bünyesinden karşılandığı halka anlatılmış olsaydı eminim hiç değilse Karaağaç sakinleri kendilerinin pis kokudan kurtulması için uğraşan Sayın Bakan'a ahde vefa gösterirlerdi. Belediye Başkanı Ali Erdoğan'ın nemalanacağı endişesi ile hareket ettiğini düşündüğüm Ak Parti Uşak yönetimi sınfıta kalmıştır. (Kaldı ki bu tavrın ve yaşananların neticesinde Ali Erdoğan umduğundan daha fazla siyasi nema kazanmıştır.) Yalnız Onlar mı MHP'li Belediye Meclis üyeleri CHP İl İlçe başkanı da kanaatimce bu konuda sınıfta kalmıştır. Uşak bir türlü asgari müştereklerde de olsa birlikte hareket edebilme kaabiliyeti ve yeteneğini geliştiremiyor. Kişisel menfaatler, şahsi ya da siyasi hesaplar arasında kenti boğup giden bir ekabir takımı var ve bir türlü kent bunlardan kurtulamıyor diye düşünüyorum. Neden bu kentte birlik beraberlik içerisinde örneğin Hastane meselesi dillendirilmesin neden Şeker Fabrikasının akibeti çevre yolu kentin kuzeyinin sorunları tartışılıp ortak hareket noktaları oluşturulamasın. Sıradan bir seçimde bile köylü oy istemeye gelen siyasiden örneğin sağlık ocağı ya da içme suyu istemeyi ağız birliği ile siyasetçiden bunu talep etmeyi akledebiliyorda biz neden Sayın Bakan'dan ya da beraberinde gelen Çevre Genel Müdürü'nden bunu talep etmeyi akledemeyiz. Bu sözlerimin sebeplerini ve Bakanın gelişinin nasıl fırsata dönüştürülebileceğini, sonuçlarını yarın ki yazımda sizlere bir anektod ve o güne dair izlenimlerim ile beraber paylaşacağım. Sürç-i Lisan Ettiysek Affola.
ruh hali bozuk insan senii yasin denen. insanlar hakkini ariyor veee senin gibilere kanmiyor ee sende böyle basi bozuk gibi dolasip laff üretiyorsun ancak heee.