Uşak'ın Nerede Olduğunu Bilen Var Mı?
Zaytung güncel olayları ti ye alan ve sosyal medyada yoğun destekçisi olan bir medya yapısı ve Ağustos ayında derginin bir paylaşımı her şeyin özeti gibiydi. Derginin paylaşımı aynen şu şekildeydi; madem Uşak diye bir yer var, neden hiç Uşaklı yok”.
Aslında nüfus olarak yeterli insan sayısına sahip bu şehir de Uşak’ın ismini bir türlü Türk siyasetinin, sporunun, sanatının ön planına taşıyamamamız bu algının oluşmasındaki en büyük sebep. Hemen yanı başımızda bulunan Afyon’u ele alalım. Ahmet Necdet Sezer, İlker Başbuğ, Veysel Eroğlu gibi bir çok bakan ve Cumhurbaşkanı çıkarmış bu şehri göz önüne alırsak, Uşak bir elin parmakları kadar bile Türk siyasetine iz bırakan şahsiyet çıkaramamış maalesef.
Kültür Müdürlüğü Ne İş Yapıyor?
İllere göre korunması gereken taşınmaz Kültür Varlığı istatistiğine baktığımızda, Uşak 391 kültür varlığı ile önemli bir durumda bulunurken, bu kültür hazinelerinden bırakın Avrupa’da ve Türkiye’de yaşayanları, Uşaklı vatandaşlarımızın bile bir çoğunun haberi yok maalesef. Gerçi zamanında kendi topraklarımızdan çıkan ve devrin Kültür Bakanı Fikri Sağlar’ın büyük uğraşları ile bize emanet edilen Karun Hazineleri’ne nasıl baktığımızı da düşünürsek, bu durumun hiç de garip olmadığını kolaylıkla anlayabiliriz. O kadar değerli bir hazinenin Uşak Müzesi gibi küçücük ve korunmasız bir müzede barındırılamayacağını düşünemeyen devrin kamu görevlilerine ne söylesek az maalesef.
Uşak’ta bir Kültür Müdürlüğü var ne yaptığı ne işe yaradığı konusunda kimsenin bir fikri yok. Ne gibi çalışmalar yapıyorlar şehrin tanıtımı adına bilen biri varsa gelsin bana söylesin, çünkü ben inanın bilmiyorum. Aynı durum İl Özel İdaresi için de geçerli. İl Özel İdaresi’nin görevlerinden biri de; şehrin tanıtımına katkıda bulunmak değil midir? Böyle bir sorumlulukları yok mudur? İl Özel İdaresi yetkilileri ne iş yapıyorlar?
Uşak’la İlgili Doğru Düzgün Bir Tane Dahi Tanıtım Videosu Bulunmuyor!
Herhangi bir şehrin ismini yazarak herhangi bir arama motorunda ya da video arama sitesinde bir sorgulama yapın; sonuca siz de şaşıracaksınız. Uşak diye yapılan aramalarda birkaç amatör Uşak sevdalısının hazırladığı videolar dışında doğru düzgün bir video bulunmazken, diğer şehirlerin yüzlerce profesyonel tanıtım videosu bulunuyor. Konuya Uşak’ta bulunan ajanslarda maalesef duyarsız. Özel sektör adına çalışan bu ajanslar, ekmek yedikleri şehire vefa borcunu mutlaka ödemeli ve bunun yöntemi de şehir değerlerini ön plana çıkaran tanıtım videoları hazırlamaktan geçiyor.
Siyasetçileri ayrı ele almak lazım. Uşak’tan meclise gönderdiğimiz siyasetçilerden hepimizin büyük beklentileri var. 1953’den bu yana meclise gönderdiğimiz milletvekillerinin kaç tanesi Uşak adına, Uşak’ın ismini duyurmak adına bir şeyler yaptı ki bu zamana kadar. Şu an ki milletvekillerinden Dilek Akagün Yılmaz’ın birkaç gayreti dışında maalesef şehir tanıtımı adına milletvekillerinden çok büyük çaba göremiyoruz ve bu durum bizi fazlasıyla üzüyor.
Şehrin Güzelliklerini Tanıtamıyoruz!
Şehrin hemen girişinde daha önceki yıllarda Valilik tarafından yaptırılmış ve üzerinde o hepimizin çok iyi bildiği “ Cumhuriyeti Biz Böyle Kazandık” yazısı bulunan bir totem bulunuyor. Bu totemin bütün yazıları solmuş durumda. Şehrin Ankara yolundan girişinde Göğem ayrımında bulunan Uşak tabelasının ise yazıları sökülmüş durumda. Yazıyı kaleme aldığım gün Uşak Belediye Başkanı Sayın Nurullah Cahan ile konuyla ilgili bir görüşme de bulundum. Cahan bu tabelaların yenilenmesi adına Uşak Valisi Seddar Yavuz ile konuyla ilgili görüşeceği ve sorunun çözümü adına gayret gösterecekleri adına tarafıma söz verdi, bizler de memnuniyetle bu konunun takipçisi olacağız.
Hatırlarsınız; Eşme Takmak Köyü’nde bulunan ve Gazi Mustafa Kemal’in “Ordular İlk Hedefiniz Akdeniz” sözünü söylediği ağacın bulunduğu yeri haber yapmıştık ve vatandaşlarımız bu habere büyük ilgi göstermişti. Bırakın Uşak’ı, Eşme’de yaşayan birçok vatandaşımız bile bu sözün burada söylendiğinden haberleri olmadığını yorumlarda yazmıştı. Bu durum Uşak’ın tanıtım sıkıntısının sadece Dünya ve ülke genelinde değil, Uşak’ta bile yeterli olmadığını bizlere gösterdi.
Bu şehir hava durumuyla, barındırdığı insanlarla, kültürel varlıklarıyla sosyal yaşamıyla daha güzel tanıtılmayı hak eden bir şehir. İlçelere, köylere, şehrin eski mahallelerine gittiğinizde o kadar güzel detaylar yakalıyorsunuz ki, hepsi ayrı bir tanıtım konusu. Ancak şehre dair gerekli tanıtımı yapamadığımızdan dolayı sadece kendi kendimize dizlerimizi dövüyoruz. Bu şehirden ekmek yiyen herkesin, bu şehrin kültürel değerlerine sahip çıkmak, tanıtımına yardımcı olmak gibi bir görevi var. Üzerine görev düşenler bu görevleri yerine getirmediği taktirde de bunu hatırlatmak bizim en doğal görevimiz. Hala isim sponsoru olmayan ve şehrin en büyük markası olan Uşak Sportif’e bir tane dahi Uşaklı iş adamının sponsorluk desteği vermemesi bile yukarıda anlattığımız konuların özeti gibi.
Şehrini seviyorsan, şehrine sahip çıkarsın. Günümüzde her şey tanıtım ve reklamsa lütfen yetkililer üzerinize düşen görevi yerine getirin ve bu şehri tanıtımına katkıda bulunun, bizleri artık utandırmayın!
cünkü uşakta hiç bir şey yokda ondan. ne doğru dürüst parklarì ve nede kaliteli bir sehir içi. birkac cocuk parki haric söyle insanlarin saatlerece vakit gecirebilecegi bir yer bile yok. usak insani birde cimri ve tembel. iki km uzakta bir yer olsun ödü kopuyor dolmusa para veririm diye. kipa gibi bir yer bile kapatsi gittik cimrilikten. özdilekte kapatacak. migros her yere büyük dükkan acarken o bile yatirim yapmiyor dükkanina. cünkü biliyor gelecek yok burada. varsada yoksada tarhana coebasini icip icip halk kendini övüp övüp duruyor.
usak o kadar beceriksizki, dörr yolda ulubey tarafindan gelince sol tarafda kaldirimda inis var ama karsi tarafda geri cikis icin eğimi unutmuşlar. bu usakin ne kadar boş bir yönetimleri hep olduğunu gösteriyor.
i̇smetpaşa caddesi beş para etmez. güya motorsiklet yasak. ama hergün giriyorlar. birde elekteikli. geldiğini bile duymuyorsun. carpip gidiyor. cocuğun ile bile yürüyemiyorsun.
birde ismetpasa cadesine bakin. ne varki orda gezilecek?
ne derneğinizle nede haberle alakamız yok ammaaa...
şöyle bir olay oldu.
güneyde bir iliz biz hemde 1980 beri büyük şehir olan bir ildeyiz.
ilçemize nakil gelen hocalar oldu girişlerini yapıyoruz.
sıra bayan bir hocamıza geldi...
--hoşgeldiniz buyrun hocam...
--hoşbulduk
diyerek oturdu..
giriş işlemi bittikten sonra ordan burdan laf açıldı.
--nereliydiniz hocam
--uşaklıyım ben
--ooo karadenizlisiniz öylemi yem yeşildir oralar şimdi (yaz ayındayız)
--hayır ne karadeniz değil egedeyiz biz.
--egemi??? samsunu geçince değilmiydi uşak??
-- yooo (gülümseyerek) denizli manisa civarında.
velhasıl sözün özü odada 6 kişiyiz. çogunluk türkiyenin çeşitli illerinden memurlarız.
1 kişi hariç hepimiz uşağı karadenizde sanıyoruz.
söz konusu siteniz uşaklılar için bir site olunca buraya yazmak istedim
tüm uşaklılara selam ediyoruz.
uşağin adinin anilmasini istıyorsanız belediye baskanına söyleyinde uşagı biraz geliştirsin ankara ve izmir arasında anayol ama bir mola yeri bile yok.
sevgili kerim bey kardeşim kalemine aklına saglık seni kutluyorum. bizim siyasilerimizyerden yapma oldukları için bürokrasinin emrinden çıkamıyorlar.uşakta politika ahbaplar akrabalar özel işleri takip etmek için yapılıyor.artık politikacı olabilmek için bir egitim ve yeterlilik belgesi olmalı.mesela bir siyasi parti aday adaylarında yüksek tahsil isterken ,bunları mülakat yapacak ekibin başına diploması olmıyan okur yazar bir aadamıkomisyon başkanı yapıyor.... sonucu siz tahmin edersiniz. ben onu yazmıyayım..buradan çıkan politik idarecide o abisine borcunu ödemekten başka bir görevi olmaz...bu politik idarecide ilimizin bürokrasisinden kendisine biat etmesini başkaca memleket meselelerine karışmamasını ister.ama abisi orayada el atar çünkü bilgili degildir ama on parmagında on mahareti vardır, o işide o bilecektir...selam olsun yalakalara
yazı güzel, gerçeklerden kaçılmaz fakat yazıyı kaleme alan arkadaşın mail adresinde 34 var. sanırım 64 olacaktı yazım hatası olmuş diye düşünüyorum ?? eğer yazım hatası yoksa tam bir ironi olmuş :)
facebook profilinde bile memleketini izmir yazan usaklilar olduğu surece bu sehirden maalesef hicbirsey olmaz
ama şuda bir gerçek: biz zamaninda 40 sene evvel almanya munihte polise uşakmı büyük türkiyemi büyük dedirten bir memleketin evlatlariyiz. şimdi cogumuz uşaka döndüğümüz için eskisi gibi çok usakli gurbeyvi yok ama yinede ilk 10-15 gireriz almanyada nüfus olarak usaklilar usaka kesin dönüş yapmasa yine ilk beşe girerdik ve bizler usakli oldugumuz icin mutlu ve gururluyuz.her usaklinin araba plakası 65 tür almanyada.vede en az sorun cikaranlardan birisiyiz.bunu biz degil diğer memlektliler diyor.herşeye ragmen iyiki biz usakliyiz....
uşak neden mi tanınmıyor? anlatayım.
1. ismi kücük düşürücü bir anlami var
2. doğa güzellikleri pek yok. ne akan doğru dürüst dere var, ne şelale, ne dağı. ulubey kanyonlarında gezilecek yer yok az. sadece cam teras var okadar.
3. sehir ici berbat. ismetpasa caddesinde telefoncudan baska bir dükkan yok.
4. ismetpasa caddesinde gezmek tehlikeli. trafike güya kapalı ama elektriki motorlara dur diyen yok. çocuğunuz her an ezilebilir. arkaniza bakmakdan önünüze bakamiyorsunuz.
5. vasifli belediye baskanlari ve milletvekilleri yok. hep ya avukat yada sarraf.
6. sehir pis ve bakimsiz. sadece ana yollar hergün süpürülüyor. ara yollara bakan yok.
7. uşak sosyal faaliyeti sifir. ne dogru dürüst bir parki var, ne doğru dürüst cay bahväcesi, ne tiyatrosu
8. bir avm'si bile yok. karun'a sakin avm demeyin. gülerler bize.
9. usak halki cimri. kimse kizmasin. dolmusa bir kurus para veririz diye ötleri kopuyor. adam gerekirse seker evlerinden örnek evlere kadar 30 derece sicakta yürür,